bugün

nesnenin hacmi ve ağırlığına göre değişkenlik gösterebilecek bir durumdur. nesnenin üzeri tuvalet kağıdıyla kapatılmak suretiyle işin içinden sıyrılmaya çalışılır. en son çare olarak utana sıkıla sevgiliye söylenir. alay konusu haline gelmek göze alınır. aslında nesnenin bir suçu yoktur ,sifondan az su geliyordur ama nafile.
misafirlikte yaşanması hoş olmayacak durumun meyvesidir.
(bkz: bir ölçü birimi olarak kol gibi)
genellikle kol gibi olan ve tak parça halinde cıkan pınar salama benzeyen, rengi siyah olan kaka çeşidi. üşenmeyiniz elinizle parçalayıp sifonu cekiniz. arkanızdan küfür ettirmeyiniz...
(bkz: kakaleyte)

ertem şener mode: on *
(bkz: bunu yapan kaka olamaz)
şerefsiz kakadır, 2 kez sifon çektirir karizmayı çizdirir. hele de kız arkadaşın evinde ise... *
baktınız ki olmuyor, kaka gitmiyor, o zaman artık tuvalette o kakayı alabileceğiniz ne varsa, mesela diş fırçası koyulan bardak olabilir yada çamaşır makinesi üzerinde duran içine sabun koyulan cam nesne, yani herhangi bir kap alınır, psikolojik olarak elini klozete daldırmaya hazırlanılır ve kaka klozetten alınıp, çöpe atılır, el en az beş kere yıkanır ve rahat bir nefes alınır. sonra da aklınıza gelince, bu kakayı almanıza yardımcı olan nesnenin evin halkı tarafından kullanıldığı, pis pis gülersiniz işte...
bu gibi durumlarda alternatif cözüm olarak genelde kakanin üstüne bol tuvalet kagidi atilir ve durumdan azda olsa kurtulmaya calisilir.
namı değer uçan boktur kendileri. yoğun bir winzip aktivesi sonucu sıkışan malzemenin içinde bazen hava kalır. malzeme içinde kalan hava haliyle suda batmaya karşı bir direnç gösterir ve kolay kolay batmaz. çözüm ise suyun hava kabarcıklarının yerini almasını beklemektir. aceleci olmayınız.
aklı sıra dikkat çekecektir.
(bkz: kendini bir bok sanmak)
konuyla alakalı olarak bir diğer versiyonu için;
(bkz: sictiktan sonra tuvalette kalan bok izi)
pek bir inatlaşıp da, gitmeyince iki kere şifonu çekmekten daha da fazlasını yaptıran eylemdir..

zira, umumi heladasınız, tuvalette de kuyruk var, girdiniz bir tanesine, sıkışıksınız tabii ki; ''pata küte, allah ne verdiyse yardırıyoesunuz; delik-melik olayı bahane, zıçış şahane'' gibilerinden olayı tamamladıktan sonra, bir de bakıyorsunuz o da ne? iğrenç görüntü ile karşı karşıyasınız. şifon, mifon da hikaye olmuş. işte bundan sonra sıcak saatler başlar. ya, üstüne tuvalet kağıdı bırakıp da, iğrençliğine ce de pisliğine doymadan, hemen kenardan sıvışma moduna geçilir, ya da ''ulan dışarıda bissürü adam var, buradan çıkınca demezler mi''

- peyy ne pis bir adammışsın be kardeşim, gibilerden düşünceye sahip bünye de, hemen diğer tekniklerin de vermiş olduğu gazla, pek bir paklar orayı.. ama kimsecikler olmasın orada, o zaman da zihniyet budur efenim;

- nası olsa kim görücek olm, o kadar para veriyorum buraya, tuvalet sanki çok mu temizdi; temizlesinler.. den ibarettir..*
bacak kalınlığında ve mızrak uzunluğunda olan kaka.
(bkz: apo)
bir türlü kurtulunamayan eski sevgili için kullanılan deyim.
heykel gibi kakadir.

- mahmuuuut.. bu sanat eserin burada mi duracak? bence onu bas kosene koymalisin hayatim.
bazen o kadar çok kalır ki, yanına arkadaş olsun diye bir tane daha sıçma ihtiyacı duyulur.
daha çok büyük abdest ihtiyaçlarını 3 günde bir yapan üşengeç ( halk arasında kalın boklu ) kişilerin başına gelen talihsiz olaydır.
sifon sonrası gitmeyen kakayı, çeşmeden doldurulan suyu maşrabayla yardımı ile göz hesabı bir yükseklikten bırakılan suyun, sevimsiz, sinir bozucu boku parçalara ayırmak hatta daha ileri gidip, dümdüz etmek suretiyle yok edilebilecek ağır, katı dışkıdır.*
dünyanın en sinir bozucu hadisesidir. özellikle misafirlikteyseniz bu gitmeyen kaka sizi uzun süre içeride formül üretmekle uğraştırabilir. artık elinize poşet geçirip kakayı parçalara mı ayırırsınız yoksa poşetle kakayı alıp apartman boşluğuna mı atarsınız o size kalmış. (bkz: allah düşmanımın başına bile vermesin)
misafirlikde başa gelebilecek en büyük sorunlardandır. hatta öyledir.
(bkz: cumhuriyet sucuğu)
vakt-i zamanında rezil olmama sebep olmuş, kovalarca suyla bir şekilde gönderilmesi gereken kakadır. misafirlere rezil olmayalım diye hem beni hem kendini rezil ettin be anne, "insanlar var bu evde oğlum ayıp, sıçıp bırakılır mı?" diye bağırmak da neymiş?
(bkz: soguk terler dokmek)
(bkz: kipkirmizi olmak)
(bkz: kalbin deli gibi carpmasi)