bugün

yanak yapım yuvarlak. kemikli yüzüm yok sanırım. en çok bunu sevmiyorum.
megolaman olmam en büyük rahatsızlık kaynağımdır.
ben herzaman haklıyımdır.
alanımın en iyisi hep benimdir.
konu prime gelince bunları söylerim ama açıktan asla söylemem.
edit:herzaman olmasada genelde bunları haklı olarak yaparım. (bkz: megolaman) tabir ettiğimiZ kişiler genelde işlerinde başarılıdır. girdiğim her dalda hatrı sayılır yerlere gelmem benim en büyük övünç kaynağımdır. (beni zamanında kale almadıklarından belki) sürekli daha iyi olup bununla övünmeyi hakettiğimi düşünürüm. pek pişman biride değilim işin aslı. neden pişman olayım ki. ben mi dedim beni küçükken ezip bana bastırılmış kişilik oluşturun diye. en kötüsüde bu farkındalık tedaviyi önlüyor.
Unutkanlık. Konuşurken bazı kilit kelimeler o an aklıma gelmez ve anlatımım sönük kalır. Sanırsın bu kelimeler beynimden çıktıklarında dilin yolunu kaybettiler. Sonra alakasız bir vakitte tak diye aklıma gelir, deli olurum.
Fazla merhametliyim.
Sonra da ağzıma ağzıma sıçıyorlar işte.
iyilikten maraz doğar diye boşuna dememişler amk.
kötü bir vücudum var göbekli ve zayıf.ayrıca bunyemde çok hassas.
Haketmeyen insanlar(başta hakettiğini düşündüklerim) kırılmasın diye kendimden ödün vermem. Öyle bir seviyeye geldim ki artık özsaygımı kaybettiğimi düşünmeye başladım.
Beni sevdiğini anladığım yada bana bağlandığını hissettiğim insanlardan bir anda soğuyorum. Nefret ediyorum bu huyumdan.
Sinirlenince ağlıyorum, ağlamazsam da aşırı kekeliyorum.
Çabuk heveslenip, harekete geçip çabuk sıkılıp çabuk pişman oluyorum.

Ama törpülüyorum yavaş yavaş.
biraz alıngan olmak. Bazı zamanlar herkes benimle ilgilensin istiyorum. Dünyada sadece ben yaşıyormuş gibi.
Sinirlenememek.
Çabuk sinirlenmem.
Boşa zaman geçirmekten yakınsam da sitem etsem de yine boşa zaman geçiririm.
çabuk ön yargı oluşturuyorum.
Yalan söyleyen birini görünce ondan derhal soğuyor ve bir daha konuşmak istemiyorum. En iyi arkadaşım olsa bile.
*boyum kısa ve bunu kompleks yapıyorum sanırım. insanlar boyumla ilgili en ufak bir şey söylese çok üzülüyorum. Ama belli etmemeye çalışıyorum.

*bide kimseyi kıramıyorum. Biri kötülük yapsa mesela bağırıp çağıramıyorum. Sürekli içime atıyorum.
Sakarım, çoğu insan ile iyi anlaşamam, bildiğim şeyleri bilmiyormuş gibi davranarak dinlemeyi severim, ha bide hazır gelmişken kendi söyleyişimle mantar gibi yaşıyorum.
Canım sıkılmadığı sürece ciddi olamıyorum. Hep bir şakalar komiklikler...
Herhangi bir durumda yanaklarımın kızarması ve çabuk sinirlenmem.
Bazen(günde 5 kere falan) hiç kimsenin umursamayacağı şeylere o kadar sinirleniyorum o kadar kafaya takıyorum ki duvar dibinde oturup ağlayasım geliyor. Yiyip bitiriyor bu halim beni.

Bi de karşı tarafı düşünür gibi gözüksemde genelde kendimi düşünürüm. Heh hepiniz meleksiniz aq. Salağım yazmış. Salaksın.
ayaklarımın terliyor olması,
kolay benimsiyor olmak,
takdir edilmeyi bekliyor olmak,
kolay düşen motivasyon.
kucuk seyleri kafama cok takiyorum, unut gitsin diyemiyorum.
takıntılıyım. garip takıntılarım var. bir takıntım bitiyor ondan sonra başka bir takıntı başlıyor genelde her yıl değişiyor bu.
Çok ısrarcı bir insanım.
hayır diyememek.
insanları reddedememek.
insanların kalıcı olduğunu düşünmek.
yanlış yapan kişilerin yüzlerine gülmek. tepkimi ortaya koyamamak.
insanlara güvenerek iş yapmak.
bazen kırıcı olmak.