bugün

ortaçgil şarkısı.

çocuklar gibi çaresiz
büyükler kadar doyumsuz
susamış ve su bulamamış gibi
kalktım sana geldim
herkes kendinden biraz kaçar
yataklarda aynı iz
aynalarda aynı yüz
cebinde yeni bir şey var mı diye
kalktım sana geldim
yollar yokuş, yoruluyor insan
hababam debabam hiç farketmeden
bambaşka bir yerlere gidiyorken
kalktım sana geldim
başka kokular, başka tatlar aramaktansa
hep aynı öyküyü yeniden anlatmaktansa
yaşadığımızın adı nedir diye sormaktansa
sana geldim
alargada kalmış gibi kıyısız
hiç ölmeyecekmiş gibi kayıtsız
biraz kılıksız biraz keyfsiz
kalktım sana geldim
yollar yokuş, yoruluyor insan
hababam debabam hiç farketmeden
bambaşka bir yerlere gidiyorken
kalktım sana geldim
sonu gelmez sorumluluklar
hep savunmalar, hep savunmalar
ya acıtan ayrıntılar nedir diye
kalktım sana geldim
ruha inanılmaz bi sükunet aşılayan,dinlerken gercek olup olmadığına karar veremediğiniz şarkı! (bkz: gece yalanları)
gözlerini benden çekip karanlıkta bırakmana rağmen, ağlarken-ağlatırken yalan söylemene rağmen, benliğimi gururumu piç etmene rağmen, beni hiç haketmemene rağmen, her şeye rağmen en önemlisi sana rağmen sana geldim...
limewire'de aratınca ''abdurrahman önül & sedat uçan - cürmüm ile geldim sana'' diye bir şey çıkan bülent ortaçgil parçası.
insanın gözlerini kapatıp doğru yönü bulmasına yardımcı olan şahane ortaçgil parçası. sığınacak bir şeyse eğer mühim olan; şarkılarda yaşamak en güzeli.
bir ferhat tunç şarkısı. sana geldim sana bağışlar mısın. bilmem ki yeniden kucaklar mısın.
üşüdü ellerim üşüdü kalbim. yaban ellerinden dışlandım geldim. sanki cehennemdi sensizlik bana . bir anda yıllarca yaşlandım geldim.
kendi içinizde o insana gidişinize sevmekten öte anlam aradığınız noktada cevap bulmanıza yardımcı olacak bülent ortaçgil şarkısı.
(bkz: zuzu) işte geldim hani özledim demiştin ya dayanamadım geldim hayallerimi süsleyen sevgisini yüreğime kazıyan sevgiliye geldim... sana geldim sana zuzu... zuzuuuu sana geldim zuzu kokunu elimi sımsıkı tutuşunu gözlerindeki sevda ateşini özledim zuzu aşkım canım benim zuzum benim bi tanem bi bi bi bi bi bi bi tanem bi sana geldim sana hasretiyle yandığım yare hayallerimdeki o hep rüyalarımda gördüğüm prensime geldim.işte geldim seninleyim tamam mı anladın mı şimdi geldim tamam mı zuzu... ama ben sevdiğinim tamam mı he he he he ay çok mutluyum he he he he ama ben seni çok özlemişim zuzu bunların hepsi hayal burada yoksun ki sen sadece hayal etmiştim ya birden buradasın sanmıştım seni yine yoksun yine oradasın çok uzaklarda istanbulda "istanbul bekliyor onsuz olmam diyor" aman iğrençti sesim iğrenç ya da şey neydi? Benim en çok sevdiğim şarkı var ya hani hatırlıyormusun "ben ona resmen aşığım" ya ayy çok konuştum tamam anladım anladım susuyorum tamam sustum....
ne kadar uzağına gitsenizde bir türlü kaçamadığınız insana geri dönüş yolunda adımlarınızı atarken fon müziği olarak duyulabilcek şarkıdır... kapısını çalarsınız ve sadece bakarsınız. bülent ortaçgilin sözleri ve ezgileri herşeyi anlatır...

''başka kokular, başka tatlar aramaktansa
hep aynı öyküyü yeniden anlatmaktansa
yaşadığımızın adı nedir diye sormaktansa
sana geldim''
(bkz: allahım sana geliyorum) diyerek gelmek istediği yere varmış olmak
Seni gördüm dün gece...
Karanlıktı her taraf, sonra bi ışık düştü karanlığa,
Ama tutamadım elini...
Ya gidersen' yüzüne söyleyemem.
Ben bebeğimizin ismini doğmadan koyalım, sende duy istedim!
Ben sana geldim...
Ben bir tek seni sevdim!

ıhlamurlar altında; ömer den alif e mektup.
ne güzel şarkıdır o.

alargada kalmış gibi kıyısız
hiç ölmeyecekmiş gibi kayıtsız
Sana geldim, sona
Sende yeryüzüdür gövde bulan
Ey suların sonsuzluğu
Bakışlarım demir alsın gözlerinden limanına
Fırtınalar yorgun yüreğim, sana
Bütün sabahlarım sesinde ağarsın
Keder tırmanmasın yüzüme bir daha sarmaşık gibi
Öpüşlerin damlasın çöl dudaklarıma
Biliyorum yüreğin durgun sudur, dindiğim
Korku kıyılarımı sildiğim
Sana geldim sustum ve yondum
iki damla ateş düşürdün gözlerime
Al uslandır korsan bedenimi
Gece kanat çırpsın parmaklarımda
Birbirimizden kaçıracak neremiz kalmasın
Birleşsin yağmur soylu ellerimiz
Bırak öpüşlerim ağzını kapatsın
Uzun uzadıya susarak kalalım birbirimizde
Sabaha söyleyecek söz bırakmayalım
Köpekler gibi havlayan acılarımız sussun
Sevda çözmesin kendini bizden
Sularca gülüşelim
Yüreğin alı koysun gitmelerimi
Sona geldim, SANA
insanın kalbi düğün, dili düğüm olduğunda, hani anlatamazsın bi türlü. bi şarkı yeter o zaman dillendirmeye, tarif etmeye. al işte dersin bu, böylesine, böylece, dinle. öyle bir bülent ortaçgil şarkısı.

başka kokular, başka tatlar aramaktansa
hep aynı öyküyü yeniden anlatmaktansa
yaşadığımızın adı nedir diye sormaktansa
sana geldim
"sana geldim can hüseyin"

selda bağcan'ın muhteşem sesiyle yorumladığı türkü.
bülent ortagil'in eşsiz şarkısı.
af dilemeye geldim affa layık olmasam da ....

(bkz: sürgün)
(bkz: sezai karakoç)
yusuf hayaloğlu'nun bir şiiridir;

sana geldim

yağmurlar içinden ıslandım geldim
bir kuru değneye yaslandım geldim
sıcacık çorbana muhtacım inan
ölümlerden geçtim uslandım geldim

üşüdü ellerim üşüdü kalbim
yaban ellerinde taşlandım geldim
sanki cehennemdi sensizlik bana

irmaklar içinden sislendim geldim
tren yollarında islendim geldim
kalmadı hevesim kalmadı inan
yıkandım arındım süslendim geldim

sana geldim sana kucaklarmısın
bilmemki yeniden bağışlarmısın
--spoiler--
alargada kalmış gibi kıyısız
hiç ölmeyecekmiş gibi kayıtsız
biraz kılıksız biraz keyfsiz
kalktım sana geldim
--spoiler--
(bkz: geldikleri gibi giderler) o değil de ben niye böyle atara atar gidere gider entryler giriyorum bugün?
Birisinin dudaklarından duyulduğunda çok şey ifade edebilecek tümce.
yalnızca hayati fonksiyonlarınıza yetecek kadar enerji bırakıp geri kalanını alan, can acıtan, durgunlaştıran, düşündüren son tahlilde yıkan şarkı. var olsun.
http://fizy.com/#s/1aimcp
Ortaçgil söylüyor biz dinliyoruz.