geldikleri gibi giderler

1918 yılında, 1. dünya savaşı'nda, atatürk tarafından itilaf devletleri için söylenen söz. nitekim öyle de olmuştur.

ataturk'ün ileri görüşlülüğünü gösteren sözdür. onca imkansızlık, zorluklar ve baskıya rağmen bu sözü söyleyip sözünde durması, ve gelenleri aynen postalaması bakımından sözün doğruluğu bizlere atatürk'ün bir özelliği olan o üstün ileri görüşlü kişiliğini yansıtmaktadır. helal olsundur.

tarih finalinde yazilarak biraz da ermenilere sallanmasiyla 90 alinabilen,atamizin unlu sozu..

atatürkün çanakkale savaşları sırasında boğaza girmeye hazırlanan anzac * *gemilerini gördüğünde söylediği cümledir. ileri görüşlülüğünü göstermesi ise tam olarak doğru değildir. çünkü geldikleri gibi değil rezil olarak ve yenilerek dönmüşlerdir

kendisine ve milletine güvenen nadir önderlerden biri olan atatürk'ün
söylediği söz.

ulu önderimizin günümüzde akp hükümeti için de söylenmesi gerektiğine yürekten inandığım sözü.

(bkz: mehter takımı)

tekrar tekrar gelmekteler şerefsizler...
tekrar geldikleri gibi gidecekler...

bugün de söz konusu işgalcilerin ders almamış, taktik değiştirmiş torunları için söylenebilecek mis gibi mustafa kemal atatürk sözüdür.

Geldikleri gibi gidişlerinin de tarihe mal olduğu sözdür. Yine gideceklerdir.

atatürk' ün istanbul boğazı' ndaki ingiliz gemilerini gördüğünde söylediği söz. aynı zamanda atatürk' ün ileri görüşlülüğüne de güzel bir örnek oluşturmaktadır...

(bkz: akp).

feto ve müritlerini, akp zihniyetini zamanı geldiğinde yine denize dökecek olan devrimci ruhu anlatan atatürk sözüdür.

3 kasım 1918: itilaf devletleri donanmaları istanbul'a gelir. düşman birlikler dolmabahçe sarayına silahlarını çevirir. mondros ateşkesine uyulmadığı izlenimi alan işgal devletleri osmanlıyı vurmaya hazırlanır. aynı gün istanbul'a gelen mustafa kemal'in yaveri salih bozok gözyaşları içinde mustafa kemal'e gemileri gösterir. mustafa kemal: ''geldikleri gibi giderler.''

"geldikleri gibi giderler" mustafa kemal tarafından salih bozok'a 1918 de söylenmiş ve bizim tarih kurgumuz da önemli bir yer tutan meşhur söz.

Ne yazık ki geldikleri gibi gitmemişlerdir. Tarihi anlamak tarihi farklı okumalar la birleştirmekle ve bu farklı okumalar da gerçek olmayanı ayıklamakla mümkündür. Bilindiği üzere her ulus devletin kendi tarihsel kurgusu vardır. Bu kurguya genelde "resmi tez" denmektedir. Bizim tarihsel kurgumuzda da bir gizli iç içe geçmişlik gözlemlenebilir. Örneğin; "kurtuluş savaşında yedi düvele karşı savaştık" vurgusu bir şekilde çanakkale savaşlarını içeren ve birbirine bağlayan bir yaklaşımdır. Tarihsel kesilmelerle tarihsel devamlılıklar iyi ayırt edilmeli, bir tarihsel dönemi anlamaya çalışırken de bu ayırımları yerli yerine koymalıyız.

3 kasım 1918 tarihi resmi tezimizde henüz kurtuluş savaşının başlamadığı bir tarihe tekabül eder. ( kurtuluş savaşı 19 mayıs 1919 mustafa kemal'in samsun çıkışı ile başlatılır) ingiliz donanması istanbul boğazında toplarını osmanlının merkezi karargahı dolmabahçe sarayına çevirmiş ve beklemektedir. Birinci dünya savaşı başlangıç 1914,bitiş 1918 dir bilindiği üzere. Gelmelerinin amacı ise müttefikleri ile birlikte yenilmiş osmanlı devletine son vuruşu yapmak. Aslında son vuruş da değil teslim almanın biçimi üzerine düşünme süreci denebilir. Çünkü dolmabahçe'ye çevrilmiş topların anlamı teslim aldık tır. işte bu nokta da söylenen bu sözden sonra neler olmuştur. Osmanlı'yı teslim almaya gelen galip devletler savaşın sonlarında (1917) patlak veren bolşevik ihtilalinin yayılmasından, özellikle de avrupaya sıçramasından çekindikleri için tampon bir güç ihtiyacı içindedirler. Aynı süreçte hindistan, ortadoğu ve kuzey afrika da ingiliz sömürgeciliğine karşı özellikle müslamanların etkin olduğu başkaldırı hareketleri vardır. işte bu noktalar gözönüne alınarak galip devletlerce paylaşım durdurulmuş, dolmabahçe'ye çevrilen toplar geri çekilmiştir. Mustafa Kemal'in dahi, çılgın zekası da bunu gördüğü için mustafa kemal bir dahi olarak algılanmaktadır. Ne istenmiştir? Yeni bir devlet ve müslümanların birliğini temsil eden hilafetin ortadan kaldırılması. Başarılmışmıdır? Evet. Baş aktörü kimdir? Mustafa kemal.

Kısaca, geldikleri gibi gitmemişler, kendilerine bir devlet yaratmışlar ve bir dünya örgütlülüğü nü dağıtmışlardır. Neyin karşılığında? Osmanlının bir çeşit devamı karşılığında. Neyin karşılığında? Bugün kü türkiye'nin yaratılması karşılığında. Neyin karşılığı olarak? Cezayir'in 1960 lara kadar fransız işgali altında kalmasının karşılığı olarak. Hindistan'ın sömürge sürecinin uzaması karşılığı olarak. Sizce, gerçekten geldikleri gibi gitmişlermi? Tarih böylemi diyor?

ata'nın tarihin ötesine söylediği sözdür.

sadece ingilizler için değil, türk topraklarına ve türk devletine, herhangi bir açıdan işgalci konumunda yerleşen siyasi,ideolojik,askeri her türlü düşmanı ilgilendiren sözdür.

Atanın ne kadar büyük bir insan olduğunu gösteren olaylardan sadece biridir. Cevabında hiç, bir kinaye, kin-nefret, umutsuzluk yoktur. Düşmanı ülkesini işgal ederken bile o mağrur ve asil duruşunu, tavrını değiştirmeden bu sözü söylemiş ve çevresindekilere de ne kadar büyük bir kumandanın askerleri olduğunu hissettirmiş, güç vermiştir.

atatürk gibi lider çıkacakta göndericek diye düşünülecek durum.

geldikleri gibi giderler cümlesiyle, mustafa kemal atatürk kurtuluş savaşını başlatacağını belirtmiştir. müfettişlik göreviyle anadoluya geçip amasya bildirgesiyle bu görüşünü perçinlemiştir.

Ulu önderimiz tarafından söylenmiş ve tarihe geçmiş,türklüğüm ile gurur duyuran muhteşem cümle.

tüm emperyalistler ve uşaklarının korktuğu, bugünkü damat ferit takipçilerinin tedirgin olduğu veciz söz. bu sahte cennet biterse asılır mısınız, evet artık aşağısı kurtarmaz.

atatürk'ün dediğini yaptığını gösteren türk tarihinin en anlamlı sözlerinden biri günümüz içinde bu söze ve bu söze inanan bir halka çok ihtiyaç var

ataturk tarafindan soylenme tarihi 13 kasim 1918 soylendigi yer haydarpasa gari onu.
(bkz: 13 kasım 1918)

atatürk'ün türk eğitim sistemi hakkında söyleyebileceği sözdür aslında. yaşasaydı türkiye'deki üniversite gençliğine ithaf ederdi bu sözü.

üniversiteye gelip geldikleri gibi giderler. hiçbir şey öğrenmeden, kendisini geliştirmeden...

(bkz: adalet ve kakınma partisi)
(bkz: recep tayyip erdoğan)