benim türbanlı anam, ben orduevinde askerlik yaparken benim ziyaretime gelmişti. kimse de ağzını açıp tek kelime etmedi. ama diğer ziyaretçiler sadece baş örtüsüyle girebiliyordu. *
Sadece türbanla değil uzun saçla ve sakalla da girilemeyen yerdir. Şort ile erkekler bile giremiyor lan.
Artık olmayan durumdur. Sakal serbest baş örtüsü serbest. Sallarken destekli sallayalım. Evet.
cumhuriyet karşıtı üniformanın ne işi var orduevi'nde? ben vahdettin'in mezarına giriyor muyum?
dünyanın en saçma şeylerindendi. ulan asker anası oğlunu görmeye türbanla giremeyecek mi ? bacısı o kadar askerin içine başı açık göğüs dekolteli falan mı girecek? yemek duası etmesini biliyorsunuz ama.
müthiş anlamlı bir duruştur.
laikçi zihniyetin bayıra karşı duruşudur.
bu duruş sayesinde laikliğin namusu kurtarılmış, atatürk ilke ve inkılapları bir kez daha teminat altına alınmış, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne yönelik girişimler sert bir şekilde durdurulmuştur.
artık bu ülkeyi kimse tutamaz. nanoteknolojide bile dünya gücü oluruz.
uçarız uçarız.
ordu devletin gücüdür. devlet nasıl laik ise ordu da laik olmak zorundadır. orduevleri resmi bir birim olarak geçer. resmi birimlerin kuralları vardır, kimse kafasına göre iş yapmaz, yapamaz.
gereksizdir. ordu bu konuda geri adım atsa, tüm islamcı-muhafazakar çevrelerin desteğini alır ve böylelikle tayyip, fethullah gülen ve benzeri tayfanın canına okumaya başlar. şu yasağı kaldırın ve infazları başlatın. çok acı çektik, çok kan döktük. şimdi onlardan dökülmeli.
çünkü orduevidir. babanın evi değil sonuçta, oraya da girme ucube gibi kardeşim.
nasıl ki camiye kafa kapanmadan girilemiyorsa, orduevine de açılmadan girilemez.
o camilerde benim vergimle inşa oluyor, onu nasıl yapıcaz şimdi? müezzin ben ne istersem onu yapıcak diye birşey mi var vergi veriyorum diye?!

bunlar gayet basit kurallar anlamıycak bir şey yok. demek istediğim ne kimse dinin kurallarını esnekleştirme yetkisine sahip, ne de türkiye cumhuriyeti devletinin ordusunun kurallarını.

bazı şeyleri değiştirmeye verdiğiniz o sikindirik vergi yetmez yani, kimsenin de gücü yetmez.
çankaya ya bile türbanlı girdikten sonra saçma bir kuraldır. bir gün türbanlı da girer. birer birer hedeflerini gerçekleştirirken adamlar uyu sen koyunların koyunu uyu.
eşitliktir sort,sakal ve küpeylede girilmemektedir .
içine bomba saklanabilir.*
1993 yılında yürürlüğe konulmuş yasak. o yıl (zannedersem bir bahar günüydü) malatya orduevi'nde sabah, astsubay olan eşiyle kahvaltı yapan türbanlı bir bayanın, öğleden sonra orduevine alınmadığına bizzat şahit olmuştum. o vakte kadar başörtüsü olan şey, bir nöbet devri sonrası rejim karşıtı türban oluvermişti.

ayrıca üst dudak hizasından aşağıya sarkan bıyık, kulak memesi hizasını geçen favori, her türlü sakal ve omuz hizasını geçen saç ile de giremezsiniz o mekana. küpeden bahsetmiyorum bile.
(bkz: ayşe arman göreve)
anlaşılamamış durumdur. başörtüsü altında ses kayıt cihazı, kamera, uzi gibi çeşitli alet edavat sokmaları riskinden endişe duyuyor olmaları da ihtimal dahilindedir.
türbanla da başörtüsüyle de girilmez.
"tavşan kulağı" olarak tabir edebileceğimiz, iğne kullanılmadan *, başörtünün iki ucunun bağlanmasıyla elde edilen örtünme şekliyle alınırlar.
saç, gerdan görmek gibi fentezileri mi vardır bilemiyorum lakin islami çerçevede örtünmesi gereken yerleri kapatmanızdan rahatsız olurlar.
ha birde boneniz batar orduevlerine veya hastanelere girişlerde. sebebini isveçli bilimadamları halen araştırmaktadır.
selametle...
yalnızca türbanla değil, top sakalla, uzun sakalla, uzun saçla, küpeyle, şortla girilmemesi durumudur ki türbanı ön plana çıkarmaya çalışarak ilgi toplamaya çalışan bünyelerin çok iyi bildiği durumdur.
bu bir kuraldır. erkeklerin şortla girmesi de yasaktır.
orduevi siyasi
simge.
ne dedin sen
çaattt
açıl bakim ben geliyorum.
ne oldu
siyasi simge
orduevi.
ne dedin sen
çaattt
uygun adım
say
bir
bir ki
ne dedin sen
türban dedim
çaatttt
En azından Orduevleri kaldı diyerek şükredilmesi gereken bir durumdur.
her yerin kendine göre kuralları olduğu gibi orduevlerininde kendine göre kuralları vardır. bu kuralda bana göre doğru olanıdır.
orduevlerine kirli sakalla dahi girilmez. katı kuralları vardır orduevlerinin. ancak girebilirseniz çıkmak istemeyeceksiniz. günde 15 liraya krallar gibi takılırsınız.
akşam yemeği yiyecekseniz kot pantolon da giyemezsiniz. bazı standartların korunması için konulmuş kurallardandır. Bunu türbana vurup "din elden gidiyor" ya da "demokrasi istiyoruz" diye çemkirmenin manası yoktur.
doğrudan genel kurmay başkanının insiyatifinde olan bir durum. bir emirde hem türbanlı hem de çarşaflı baynalar o evler girebilirler. (hoş girseler ne olacak? sanırım başlık s.çanın egoları tavan yapacak?) neyse. genel kurmay başkanının insiyatifinde olduğunu belirtmişken, esasında dolaylı olarak da sayın başbakan rte'nin dudakları ucundadır türbanlı kişilerin orduevlerine giriş izini. nihayetinde genel kurmay başakanı da rte'ye bağlı bir memur, türbanlı bacılarını orduevilerine alınmasına izin vermeyen bir genel kurmaya başkanını halan daha o koltukta neden tutar ki rte? yazık değil mi türbanlı, kara çarşaflı bacılarımıza, analarımıza? onlar da ucuza tost, pizza, yemek yeyebilsin; onlar da kıytırık orkestralar eşliğinde orduevlerinde düğünlerini yapabilsin, renk renk; desen desen türbanları ile dünür ağırlayabilsinler artık! yeter, bu nasıl ayrımcılıktır ya(?)