bugün

Sonra da sessiz sessiz oturmaktan sıkılıp,

"Şunu arayayım bari o beni dinler" düşüncesi.
mutsuzluk enerjini tüketir ve konuşmaya bile mecalin kalmaz. zaten konuşsan ne çare, söyleyecekleri şeyi adın gibi bilirsin.
Derdini anlatsan vereceği tek cevap "boşver dostum ya"'dır. Bu sebepten ötürü vardır bu istek.
benim mutsuzken çenem düşüyor. sorun bende galiba.
Ben onda depresyon diyorum. Çünkü sadece depresyonda olduğumda hiç kimseyle konuşmak istemiyorum. Uyku en tatlı arkadaş oluyor o zaman.
Bende daima olan his.

Ne gereği var huzursuzluğu çoğaltmanın?
Bazen mutlu olduğum zamanlar da bile kimseyle konuşma istediğim olmuyor dolayısıyla mutsuzken insan yüzü görmek istemiyorum.
Şu an bir mutsuzluk krizine girmiş bulunuyorum. Birkaç istisna dışında kimseyle konuşasım yok, iyice çökmüş haldeyim ve ne yapacağımı bilmiyorum.
Aslında konuşmak istersin fakat konuşacak kimseyi bulamayınca boğazda bir düğümlenme meydana gelir ve kimseyle konuşacak halin kalmaz.
bu tam olarak ben.

o an tüm insanlığa kırgın ve kızgın oluyorum. yalnız kalmak istediğimi söylediğim zaman "anlatmak rahatlatır" diyorlar.

sanane lan yavşak ben rahatlamak istemiyorum belki.
Meslek konuşma üzerine kuruluysa gerçekleşmeyecek istektir. Bu da daha çok mutsuz eder.
(u)mutlu halime de sirayete eden istek.
başkalarına anlatsa bile bir şey değişmeyeceğini bilen insan davranışıdır.
Konusursa icindeki herseyi dokecegini bildigi icin susup kendi içinde yaşamak isteyip insanlara mutsuzlugunu, içinde kopan fırtınayi,hayal kırıklıklarini anlatmamak için
çünkü o an konuşmak imkansız, her şey çok anlamsız, kelimeler gereksizdir. ben şahsen ne konuşurum ne de tek kelime yazarım. içime döner fırtınanın dinmesini beklerim. doğal olan da bu galiba.
Etrafındakileri kırmaktan korkmakla doğru orantılıdır. Ayrıca daha sakin bir ortamda yalnız kalma isteğini de beraberinde getirir.
biri seninle ısrarla konuşmak istediğinde içindeki konuşmama isteği her saniye sadistliğe dönüşmeye başlıyor. evet.
anlattığımızda anlamayacaklarını düşündüğümüz için girdiğimiz ruh hali.
Bende mutluyken de öyle. Mutsuzkende. Zaten bakınca kimsem de yok.
insanlar tarafından bir türlü anlasilamayandir.
kişinin karşı tarafın iletişim beklentilerini karşılayabilmek için, ekstra harcaması gereken enerjiyi kendisinde bulamama durumudur.
Konusmak istemezsin cunku
- cami kapat usuyeceksin der ( sense skıntıdan elinden gelse nefes almak icin fezaya yukseleceksindir)
- anlat acilirsin der ( ya ilk dakka baskasindan duyarsin anlattiklarini yada daha lafini bitirmeden destek olma ayagina" abartiyosun bak bende soyle soyle skıntılar yasadim "diye dirdira baslar )
-gel cikalim lafa dagitirsin der ( ya avmye sokup alisveris yaparken yaninda canta sebastiyan niyetine bu mu olsun diye gevsek gevsek sorar yada yol boyu dinler gibi yapip samimiyetsiz samimiyetsiz onaylar her lafini )
Mutsuz olan insan ocin kalbinizden bisi yapmak gelmiyorsa kankalik kardeslik sorumlulugu diye tselliye konusmaya baslamayin o destekten cok menfaat icin yarinlara yol yapmak oluyor .
insanın konuşmaya mecali kalmıyor ki mutsuzken.
bi de mesela benim moralim bozukken o an konuştuğum kişinin de moralini bozarım gerek yok mutsuzluğu yaymaya.
Normaldir. Bazen bir bira, biraz sessizlik kafaya daha iyi gelir.
görsel
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar