mustafa denizli

Dört sene boyunca Ay-Yıldızlı ekibi çalıştırmıştır Fransa 98 Dünya Kupası'na katılamamızın ardından Milli Takımı, tarihinde ikinci kez Avrupa Futbol Şampiyonası Finalleri'ne taşımıştır. Finallerde tarihimizde ilk defa çeyrek final oynatmıştır ardından Fenerbahçein başına geçmiştir 2000-2001 yılında samsunspor'u sahasında 3-1 yenerek Fenerbahçeye şampiyonluk yaşatan ilk türk teknik adamdır.

stopper oyuncusunu santrafor defansif orta saha oyuncusunu sağ kanat hatta ilerleyen zamanlarda kalecileri orta saha oynatabilecek potansiyele sahiptir. maç kazanıldığında ilk etkenin kendisi olması ister.

(bkz: hoca bırak bu işleri)

şampiyonlar ligi kariyerinde, 3 puanla beklediğimden erken tanışan teknik direktör.

benimsediği futbol anlayışıyla pes 2009 falan oynasa rakibinden büyük ihtimalle dayak yiyecek kişi.

beşiktaş dibe vurmuşken etiler'de görüp moral verdiğim insan. şu anki başarıda katkım tartışılmaz.

bjk'yi dibe vurdurtup inanılmaz çıkışa geçirten teknik direktör. yaptığı tahminleri kötü giden her teknik adam yapıyor ama tutturma oranı ile nostradamus'u bile kıskandırıyor.

mustafa denizli denize girse götüyle balık tutar diyyenlerde var ama kurt hoca diyenlerde var. tek bildiğim fal işine girse parayı kırmaya devam eder...

kendisi o kadar şanslı ki beşiktaş'ın şampiyonlar ligi'nde matematiksel olarak gruptan çıkma sansı olmamasına rağmen cska'yı yenerse gruptan çıkacağına inanmaktayım *

kendisi o kadar şanslı ki her hafta zevkle mustafa denizli ile şans topu adlı oyunu oynuyorum. bir kere de sahaya sabit bir kadro çıksın arkadaş..

şanslı falan değil. adam direk kriz yönetimini ve planlamasını iyi yapıyor. taktikleri ve yardımcıları da iyi. şanslı olsa milli takımla avrupa şampiyonu olurduk. neyse..

yani mustafa denizli tam bir psikolojik yönetim lideri. oyuncularını, başkanı, spor yazarlarını o psikolojik zemine çekene kadar atılması gereken adımları atıyor, sonrada herkesi psikolojik olarak hazırladığında darbeyi vuruyor.

bakınız geçen iki hafta önce trabzon deplasmanında maç sonrası fenerbahçeyi yeneceğiz demiş ve yenmiştir.

yine böyle bir örnek geçen sezonun 17. haftası deplasmandaki galatasaray maçı için maçtan bir hafta önce rıdvan dilmen ve güntekin onay'ın programında ''yenilirsek bizim için büyük bir kayıp olmaz'' diyerek ''beşiktaş yenilecek, buna hazırlıklı olun'' cümlesinin yumuşak halini söylemiştir.

nitekim ''26. haftayı bekleyin'', ''12 ile 15. haftaları bekleyin'' mevzularını da hatırlatmak isterim. bu söylenen haftaların amacı hesap kitap artı psikolojik taktiktir.

sonuç olarak bu hafta baz alındığında beşiktaş'ın şampiyonluktaki rakiplerini değerlendirirsek biri daum ki türk ligini iyi bilen ancak ne yapacağı belli olmayan bir antranör. diğeri frank rijkaard ki türk ligini bu sene tanıyan, elinde iyi oyuncuları olan ancak oyuncularını her zaman üst düzey performansları ile kullanamayan, ve ertuğrul sağlam ki psikolojik yönetimi allah inancıyla bütün, taktiksel yönetimi gol yeme, bir tane atarsak kârdayız olan bir antranör.

bu rakipler göz önüne alındığında mustafa denizli'nin her şeye rağmen beşiktaş ile bu sene de şampiyonluk yaşayacağını düşünüyorum.

son maçlarındaki başarılarını göz önüne alınca ya çok şanslı ya da bu işi biliyor dediğim teknik direktör . ama hala anlayamadım bu adam ne ayak

serhat ulueren'in son kale programında yaptığı açıklamayla bu sene daha kolay olur, ya biteriz ya da 30. haftada şampiyonluğu ilan ederiz diyen büyük hoca.

(bkz: 2009 2010 sezonunda bjk şampiyon olur diyen insan)

türkiyenin en şanslı ve en sırtlan teknik adamı.

iyi bir teknik adam. beşiktaş'ın sistemini güzel oturtmuştur. aforizmalarıda hep tutmuştur. teknik adam ne kadar iyi olursa olsun, oyuncular kötüdür hatta berbattır. mustafa denizli beşiktaş'da istisnalar hariç halen bunu yaşamakta. sonu hayrola...

http://www.facebook.com/p...880950&id=37161473389

son zamanlarda vahiy gibi beişeylerin geldiğine inandığım adam. muhteşem taktikler yapıyor. yenemez denilen takımları yeniyor. giremez denilen şampiyonluk potasına tekrar adını yazdırıyor.
*

"30. haftada şampiyonuz" kehaneti yayıncı kuruluş tarafından engellenecek kişi. çünkü bu kehanetin gerçekleşmesi yayıncı kuruluşun gelirlerine darbe vuracaktır. düşünün, şampiyon 4 hafta kala belli olduğunda kim maç yayını izlemek ister ? bu yüzden yayıncı kuruluşla federasyon kafa kafaya verip, yarışın son haftaya kadar sürmesi için elinden geleni yapacaktır. hatta bjk'nin geçen seneki şampiyonluk kutlamalarının fb ve gs'nin şampiyonluk sevinçlerine göre sönük geçtiğini ve bu seneki şampiyonluk yarışının içinde bursaspor ve kayserispor'un da olduğunu düşünürsek bu kez işi çok zor.

efendi olmasına rağmen iddialı açıklamalarıyla kendi içinde tezat olan bir teknik direktör. bir diğeri için (bkz: ertuğrul sağlam)

daha sezon ortasına gelmeden kehanetlerde bulunan ve kehanetinden sonraki ilk maçta puanlar kaybeden teknik direktör.

askere gidecek gençlere bir tavsiyede bulunulur. tecrübeli abi, "oğlum ne yaparsan yap, dikkat çekme. ne en önde ol, ne de en arkada kal." der. sanırım mustafa denizli zamanında kendisine yapılan bu tavsiyeyi hayat felsefesi yapmış kendine. öyleki oynattığı futbolla, kurduğu takımla adeta gol atmaktan korkmakta, lider olacağım diye ödü kopmaktadır.

avrupa'da boş yere ilerleyip takımı yoracağına full time lige ve kupaya kasıp yine double amacı taşıyan teknik direktördür. bence iyide yapıyordur zira mayıs ayında avrupa'da kim ne yaptı değil. ligi kim aldı muhabbeti dönmektedir.

galatasarayımızın steaua bükreş ile 2-2 berabere kaldığı şampiyonlar ligi ön eleme maçında, michael skibbe'nin yaptığı yanlışın tıpkısını yapan teknik adam. eğer kendi sahanda oynuyorsan ve beşiktaş seyircisi gibi ateşli bir seyircin de varsa 5'li savunma neyin nesi? 2 tane dmc oynatıyorsun*, zaten ekrem'in savunma yönü ağırlıkta, tello ve bobo var bir tek. ben mi hücum yapıcam? kazanılması gereken maçta çıkarılabilecek en defansif kadroyu çıkararak beraberliğre yatmış ve beşiktaş seyircisine ayıp etmiştir.

markaj aşığı bir adam. zorluk derecesi biraz yüksek olan her maçta rakip takımda en çok korktuğu futbolcuyu kendi takımındaki iyi markajcı birine emanet edip oyundan düşürür. kendi futbolcusunu düşürür yani.

tamam mustafa amca fenerbahçe'de alex'i kilitleyince fenerbahçe'yi de kilitlersin ama avrupa takımları öyle değil işte. a'yı tutarsın b çakar, c'yi tutarsın d çakar. ibrahim toraman'ı alıştığı yer olan sağ bekte oynatıp kendi sistemini bozmasaydın cska bu kadar rahat top oynar mıydı?

8 kişi defansif takımın ilk yarı gol yemesi ve ikinci yarı 3 gole ihtiyacı olmasına rağmen 8 tane defansif adamla oynamaya devam eden , 77 de en iyi oynayan fink'i çıkartıp hiç bi vasfı olmayan uğur incemanı alan , 87'de oyunu soğutmak için tello'yu çıkartıp nobre'yi alan, sonrada kazanmak için herşeyi yaptık diyen hücumcu hoca.

8 aralık 2009 beşiktaş cska moskova maçından önce "Manchester United'ın, Wolfsburg karşısında kazanamayacağını düşünüyorum. Arzu ettiğimiz düşünce de bu. Manchester'ın nasıl bir takım olduğunu biliyoruz, ama kazanamayacağını sanıyorum" diyerek engin futbol öngörüsünü bizlere göstermiş kişi. ayrıca kariyerinin büyük bir bölümü iran liglerinde geçmiştir. oradan hesap edin artık..

kehanetlerde geri giden adam. kolay gelsin hoca..