bugün

aslında ilk bakıldığında bizim akide şekerine benzesede ağıza alındığında, ağızda dağılan bir şekerdir.içi beze kıvamındaki şeker..
konya dendiğinde hz.mevlana ve etli ekmekten sonra hemen akla gelendir. bergamutlusu popüler olmakla birlikte çikolatalı, muzlu, çilekli vb.lerini de yapmaya başlamışlar. sade kahveyle yemeye bayılırım.
genelde mevlidlerde karşılaştığım, tadını da baya sevdiğim bir şekerdir. sırf bu şekeri temin edebilmek için birisinin vefat etmesini temenni etmedim tabii ki, paşa paşa gidip satın aldım.
kakaolusu makbuldür...
görüntüsü kalıp kireç gibi olan ağıza atıldığı anda eriyen ve damağa yapışan şeker.
peynir şekeri diye de bilinir. * leblebiyle iyi gider. tek basına da tadı güzeldir. çok yiyince damagın üst tarafı ve dil yalan oluyor yalnız, tadında bırakmak gerek.
tadı çok güzeldir.
konya şekeri de deniyor sanırım, edirne kapalı çarşıdan almıştık ama hiç yiyemedik; tadı pek hoş değil yani. kendi beyazdır ama rengarenk de satılır.
şehirdışına yapılan aile ya da arkadaş ziyaretlerinde, anne tarafından gizlice çantaya konulan şekerdir.*

-Anne yine mi mevlana şekeri koydun çantama.
+oğlum konya'dan gidiyorsun, adettir.
-iyi ama anne kimse sevmiyor bu şekeri.
+olsun sen götür de onlar varsın sevmesinler.
konya şekeri olarak bilinen, konya şekeri olarak yazılan, gonya şekeri olarak telaffuz edilen çay yanına olağanüstü güzellikte olan tarifsiz güzellikte bir şeker. zaten mevlana mirasına sahip tartışmasız güzellikteki konya mutfağının ayrı bir harikası..
konyada yaşayan yakinlerimce ölü şekeri olarak da bilindiğini öğrendiğim şeker. kişisel oldu ama içinde tanım var.
kaya gibi sert, kar gibi beyaz, devasa boyutlarda bir çeşit şeker olduğu söylenir ancak tadı çok kötüdür.
ısırsan dişlerine yapışır,emsen damağına..ama yine de yolu ordan geçenlerden ısmarlanmadan edilemez veya kendileri siz istemeseniz de çoktan almışlardır zaten..1 tanesi 100 sütlaç gücünde,buz dolabında saklanırsa açıkta kalmıştan daha lezzetli olan,"iyi yapanı da yapmayanı da" şekeri.severiz,günde 1 tane yeriz.
tadını ve yapısını hiç sevemediğim tatlı şey. ağızda dağılır, parçalanır, garip bir hale gelir. oysa bir kaç saniye evvelinde çok daha lezzetli görünür. belki de görüntüsüyle verdiği tadı, ağızda veremediği için sevemedim. olur mu. olur.
çok yediğimi dişlerimdeki küçük çürüklerin ben burdayım demesinden anladığım şekerdir.
küçükken sek sek çizdiğimiz şekerdi. Konyalı komşumuz sayesinde varlığından haberdar olduğum çok sevdiğim kireç renkli çocukluğum kokan şeker.
değişik bir tada sahip şeker.
konya'ya özgü olmasına rağmen konya'da o kadar da çok tüketilmeyen şekerdir. daha çok hediyelik olarak satılmakta. peynir şekeri denmesi ise beyaz renkte olması ve ağızda beyaz peynir gibi dağılmasındandır. (pamuk helvaya/şekerine pamuk denmesi gibi.)
konya ve mevlana denildiğinde ilk akla gelen şeker türüdür ama ilk yiyecek türü değildir, çünkü konya denildiğinde bu sırayı "etli ekmek" ve bir etli ekmek çeşidi olan "mevalana" almaktadır.
diş kamaştıran dev şekerdir.
yer fıstığıyla güzel giden şekerdir.
Konya'ya özgü değildir.tacikistan ve özbekistan'da rengiyle tadıyla tıpkısının aynısı bulunur. Anadolu'ya gelirken orta asya'dan getirilmiştir. Mevlana hazretlerinin doğduğu yer olan afganistan'da olup olmadığı tarafımızdan bilinmemektedir.
Ne bileyim böyle bok gibi bir şey..
Diş düşmanı şekerdir. Dişlerin arasına girer ve orada yarım saatte erimez. Haliyle dişlerin derinine işleyerek çürütür.
kestane şekeri bile daha güzel,
bide şeker uğruna mevlananın adını da mahcup etmişsiniz.