bugün

kumsalda bıraktığınız ayak izleri.
makarna pişirip whatsapptan abla haydi mutfağa diyen bir kardeşe sahip olmak.
yok ya bu baya büyük bi mutluluk oldu.
bi sarılsa öpse ne de mutlu olurum..
(bkz: onu küçük molotoflarla şımartın) ummadığın yerden para çıkması.
Otobüsü son anda yakalamak.
bazen bir sakız ikram etmektir.
nereden geleceği belli olmaz.
çantanın içinde umutsuzca kulaklığını ararken; kulaklığın montun cebinden çıkması, kesinlikle mutluluk.
şu saat için süt&çikolata ikilisi.
candy crushta takıldığım bölümü geçmek. ***
en güzeli; sevdiğiniz insan sizi neyin mutlu edeceğini bilir ve onu hiç beklemediğiniz anınızda önünüze koyar ya, işte budur.. o an ki mutlulukla salaklaşır bile insan. *
yağmur yağarken güneşin açmasıdır. çünkü çamaşıra başlamışındır, onun da kuruması gerekir. işte öyle bir şeydir.
Gecenin bir yarısı rüzgarın serinlettiği bomboş sokaklarda yanında müzikçalarından seçtiğin şarkılar ve bir tür boşvermişlikle dolaşmak.
O kadar küçük bir mutluluk ki dışardan seçilmesi imkansızdır.
Buz gibi havadan sıcacık eve girilen o huzurlu an.
(bkz: patates kızartması)!!!

Ama böyle hazır donmuş paketlerde yahut burgercilerdekiler gibi değil. Ev yapımı. irili ufaklı dilimler, yarısı hafif yanmış mesela, kimisi kıtır kimisi salmış. Tam da çocukluğumuzda annelerimizin yaptığı gibi. Sevdiğimiz insanla/dostumuzla yan yana sıradan bir sofrada... O geçmiş güzel günlerin özlemini yad eder gibi. işte bunun kesinlikle mutlulukla bir alakası var!
Bazen insanda olumlu anlamda çok büyük etki yapar.
küçük bir muhabbet kuşu.
sabahtan beri klavyemin üzerinde belirli harfleri gagalıyor. mesaj mı vermek istiyor nedir. iletişime geçmeye çalışıyor olabilir.

(bkz: ay olabilir mi öyle bişey lütfen olsun çünkü)
çokoprens'i kırmadan arasını açmaya çalışmak.

hiç beceremedim. açınca dişimle çikolatasını kazıyacağım.

denemek güzel.
Boş işlerdir. insan hep büyüğü arzu etmelidir. Büyük mutlulukları hedef almalıdır.
(bkz: PetitO ayıcık)
aslında büyük mutluluklardır. mutsuzluğun işgal etmediği bünyeler bilmez. misal veremiyorum şimdi, mutsuzlukla mutluluk arasında bi yerdeyim.
Evin sokağına her girdiğimde, 5 yaşındaki küçük Betül'ün bana "arkadaşııııııım" diye seslenip el sallaması.
güzel bir kitabın mutlu sonu.
amaçsızca mutsuz olduğun an mutfaktan gelen 'çay hazır!' sözü.
kışın sıcak, yazın ılık duş almak.
20+ ama terletmeyen, bunaltmayan dereceler
bir bebeğin yada çocuğun kahkahası

herhangi bir film yada kitaptan ezberlediğiniz bir repliği söylerken başka birinin o repliği tamamlaması. tamamlayan kişiyi tanıyıp tanımamanız, diyaloğa bir anda dalması yada zaten onunla konuşuyor olmanız hiç bir şeyi değiştirmez. özellikle ben aşırı mutlu oluyorum. neden bilmiyorum ama böyle ağzım kulaklarıma varıveriyor anında.
Tuvaletini yapmak.
Bu coğrafyada yaşayıp büyük mutlular istemek tabiiki biraz abes kaçardı. Güzel başlık.