bugün
- sahurdayız uludağ sözlük21
- sözlük kızlarına bir şeyler söyle18
- risale i nur dan vecizeler13
- günün sözü14
- farklı siyasi görüşler dost olabilir mi11
- fenerbahçe nin ligden çekilmesi24
- telefona eşini benim karı diye kaydeden erkek17
- kadının en güzel yaşı19
- enflasyon 3 temmuz'dan itibaren düşmeye başlayacak40
- fenerbahçe13
- benimle olan kıymetini olmayan haddini bilecek8
- zina neden günahtır12
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu26
- kuresel ikinma'nın asalet ve kalitesi15
- yazarların iftar yemekleri8
- güllaç17
- erecto'nun çaylaklılığı kaldırılsın13
- queen ravenna'ya saldıran kazlar11
- anneci erkekler8
- iv gyasaddin10
- sözlük yazarlarının akşam yemekleri8
- erkeklerin duygusuz olmaları20
- uzun boy8
- 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı75
- trabzon'a arapzon diyen tipler14
- iyi ki doğdun bik biiik iyi ki doğdun bik biiiik34
- 18 mart çanakkale zaferi18
- sub zero mu scorpion mu15
- sözlük yazarlarının çektiği istanbul fotoğrafları14
- pazar günü erken kalkmak için bir sebep10
- chp seçmeni12
- kadınların kendilerini güzel bulma oranları8
- sözlük kızıyla sevgili olmak16
- türkiyede kadın hakları kısıtlanırsa nolur12
- rakip takım taraftarına saygı duymak11
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı9
- bisikletle işe gitmeyi medenilik sanan insan13
- 17 mart 2024 kasımpaşa galatasaray maçı25
- bir günahkar profil uzmanı sikmek13
- kan tutan kasap'ın çaylaklığı kaldırılsın11
- israil malıysa almam diyen market müşterisi14
- büyük uludağ sözlük grevi10
- arapça allahın dilidir19
- uyumlu ikililer9
- uludağ sözlük'e hintli yetkili alınması16
- chp'li teyzelerin kuaförü olmak10
- çinlilerin yaptığı kan alma makinesi17
- esra ezmeci poposunu elliyor14
- kuresel ikinma'nın sekizinci nesil olması21
- yanaklarından ısırmak istenilen sözlük yazarları8
iç anadolunun gülü.
hurma şekeri, aladdin tepesi, afra, selcuk üniversitesi vede dünyanın üçüncü büyük yapay savaş alanı bu şehirdedir. (bkz: karapınar)
(bkz: meram)
yapılan faaliyetlerin en hosa gideninin fırın kebap yemek oldugu, su an için içinde bulunan yaklasık 80000 üniversite ogrencisinin sayesinde degisme ve gelisimine hız vermis, dumduz bir sehir.
kulesite nin karsısındaki sokakta bulunan yanardöner restorant a girip çorba, pilav, patlıcan oturma, tursu, salata, keskül ve su alıp, bunları bir güzel yedikten sonra 5 ytl verip cıkabileceğiniz yerleri barındıran güzel sehirdir.
plaka kodu 42 olan,türkiyenin en büyük yüz ölçümüne sahip,içinde genellikle,başka şehirlerden gelen üniversite öğrencilerini sevmeyen,yemeğe ve aile ilişkilerine çok önem veren insanların yaşadığı,geleneğe bağlı,yeniliğe kapalı,alım gücünün yüksek olduğu şehir.
kadın/kızların yarısından fazlasının kapalı olduğu,öğrenciye şeytan gözüyle bakılan,coğrafi yapı olarak kaşık şeklinde olan bir şehrimiz.vakit geçirilecek yerleri çok azdır.belediyenin öğrencileri şehre uzak tutma projesi ile öğrencilerin çoğunun bosna olarak bilinen mahallede ikamet etmesi sağlanıyor.öğrencinin şehre inip bütün konya'yı yemesi gibi korkuları olan bir şehir.
mecburi olarak uzun süre kalmak için gidilmeden önce, yaşlı akrabaların, mevlana ziyaretlerinden getirdikleri çeşitli objelerle, tanınmaktan öte gitmemiştir.
( aktaracaklarım 80 li yılların sonuna doğru gördüklerimdir. değişmeler olmuştur sanırım.)
özkaymak otobüs firmasından bilet alınır ve uzun bir yolculuktan sonra akşehir otogarında yolcu almak için durulur. mevsim sonbahardır. otogar arazisinde toz toprak uçuşmaktadır. belgesellerdeki kovboy kasabası veya türk cumhuriyetlerindeki bozkır görüntüsü akla gelir. istanbuldan sonra böyle bir ortam, oldukça hüzün yükler kahramanımıza.
neyse görev mecburidir. gelecek için önem taşımaktadır. katlanılacaktır.
konyaya inildiğinde otogarın, topkapı otogarı tarzına alışmış bir kişiyi şaşırtacak kadar düzenli olduğu görülür. lakin rakım farkındanmıdır nedir. bir burun kanaması olayı yaşanır. geçiştirlir.
havadaki çok farklı bir koku merak uyandırmıştır. daha sonra öğrenilirki bu yolcu taşımacılığında kullanılan pırpır adı verilen arçelik marka araçlardan cıkan egsoz kokusudur.
otogar'dan kalkan pırpırlara binilerek nalçacı yoluyla şehir merkezine ulaşılır. ucuz bir otel bulunur.
birkaç gün sonra bir tanıdık vasıtasıyla sille yolunda bir kerpiç ev kiralanır. sahibi bir hacıdır. daha sonra orta halli bir dostluk kurulur.
kerpiç ev ilginçtir. 60-70 cm kalınlığında duvarları vardır. catısında kiremit yoktur. topraktır. ilerleyen zamanlarda uzun süren yağmurlarda veya karlar erimeye başladığında aktığı anlaşılır.
yemek tarzı oldukça farklı gelmiştir bünyeye. eski alışkanlıklara uygun careler düşünülür. makarna imdada yetişir. kasap aranır. fiatlara hayret edilir.istanbuldaki fiatların yarısıdır nerdeyse.* bütün yemek harcırahı kasapa verilir. sabah akşam etli menülere yüklenilir.
zaman içinde etli ekmek keşfedilir. ilk 1-2 denemede etliekmeğe lahmacun muamelesi yapılır. lokantanın servis yaparken çatal getirmemesine hayret edilir. üzerinde durulmaz. elle devam edilir.
daha sonra etliekmeğin lezzeti alışkanlık yapar.
peşinden fırın kebap'ın seri saldırılarına maruz kalınır. onada teslim olunur.
ikliminin de istanbuldan çok farklı olduğu kış yaklaştıkça anlaşılır.
sürekli bir güneş olmasına rağmen nedense ısıtmamaktadır. ve de geceleri aşırı keskin bir soğuk olmaktadır. * yoğun miktarda kar yağmamasına rağmen yağan kar uzun süre kalkmaz. cünkü kış aylarında sıcaklık nadiren 3-4 dereceye çıkar. gece zaten hep sıfırın altındadır.
bahar aylarında nispeten daha yumuşaktır ama geceler hala kışla dostluklarına devam etmektedir.
yazın güneşin yakıcı ışınları sizi meram ve alaattin tepesi ' ne sığınmaya zorlar.
istanbul'da pek rastlanmıyacak olaylar görülür ve hayret düşülür. bunlardan biride ara duraklarda bile hangi otobüsün, kaçta geçeceği yazılıdır. ve otoobüs o saatte ordan geçer.
şehircilik açısından pek çok anadolu kenti gibi oldukça ileridir.nufusun aşırı kalabalık olmamasından belediye hizmetleri oldukça iyidir.
gecekondu önleme bölgesi adı altında belediyenin toplu konut yapmak isteyenlere ucuz arsa tahsis ettiği bir alan vardır.
ayrıca sanılanın aksine şehirde, rahat giyinilmesi, sevgiliyle elele kolkola tutuşulması, konularında asla çekinilecek bir tavır yoktur.
alaattin tepesi, meram, zafer gibi yerler kızlı erkekli gruplara sık rastlanılan yerlerdendir.
halkın bekara ev vermemesi tavrı ülke ortalamasından pek farklı değildir. ama sonuçta bol miktarda bekara ev verebilen kişiler mevcuttur.* hatta ilerleyen vakitlerde saygılarını kazandığınızda size yemek falan gönderdikleride olur. *
( aktaracaklarım 80 li yılların sonuna doğru gördüklerimdir. değişmeler olmuştur sanırım.)
özkaymak otobüs firmasından bilet alınır ve uzun bir yolculuktan sonra akşehir otogarında yolcu almak için durulur. mevsim sonbahardır. otogar arazisinde toz toprak uçuşmaktadır. belgesellerdeki kovboy kasabası veya türk cumhuriyetlerindeki bozkır görüntüsü akla gelir. istanbuldan sonra böyle bir ortam, oldukça hüzün yükler kahramanımıza.
neyse görev mecburidir. gelecek için önem taşımaktadır. katlanılacaktır.
konyaya inildiğinde otogarın, topkapı otogarı tarzına alışmış bir kişiyi şaşırtacak kadar düzenli olduğu görülür. lakin rakım farkındanmıdır nedir. bir burun kanaması olayı yaşanır. geçiştirlir.
havadaki çok farklı bir koku merak uyandırmıştır. daha sonra öğrenilirki bu yolcu taşımacılığında kullanılan pırpır adı verilen arçelik marka araçlardan cıkan egsoz kokusudur.
otogar'dan kalkan pırpırlara binilerek nalçacı yoluyla şehir merkezine ulaşılır. ucuz bir otel bulunur.
birkaç gün sonra bir tanıdık vasıtasıyla sille yolunda bir kerpiç ev kiralanır. sahibi bir hacıdır. daha sonra orta halli bir dostluk kurulur.
kerpiç ev ilginçtir. 60-70 cm kalınlığında duvarları vardır. catısında kiremit yoktur. topraktır. ilerleyen zamanlarda uzun süren yağmurlarda veya karlar erimeye başladığında aktığı anlaşılır.
yemek tarzı oldukça farklı gelmiştir bünyeye. eski alışkanlıklara uygun careler düşünülür. makarna imdada yetişir. kasap aranır. fiatlara hayret edilir.istanbuldaki fiatların yarısıdır nerdeyse.* bütün yemek harcırahı kasapa verilir. sabah akşam etli menülere yüklenilir.
zaman içinde etli ekmek keşfedilir. ilk 1-2 denemede etliekmeğe lahmacun muamelesi yapılır. lokantanın servis yaparken çatal getirmemesine hayret edilir. üzerinde durulmaz. elle devam edilir.
daha sonra etliekmeğin lezzeti alışkanlık yapar.
peşinden fırın kebap'ın seri saldırılarına maruz kalınır. onada teslim olunur.
ikliminin de istanbuldan çok farklı olduğu kış yaklaştıkça anlaşılır.
sürekli bir güneş olmasına rağmen nedense ısıtmamaktadır. ve de geceleri aşırı keskin bir soğuk olmaktadır. * yoğun miktarda kar yağmamasına rağmen yağan kar uzun süre kalkmaz. cünkü kış aylarında sıcaklık nadiren 3-4 dereceye çıkar. gece zaten hep sıfırın altındadır.
bahar aylarında nispeten daha yumuşaktır ama geceler hala kışla dostluklarına devam etmektedir.
yazın güneşin yakıcı ışınları sizi meram ve alaattin tepesi ' ne sığınmaya zorlar.
istanbul'da pek rastlanmıyacak olaylar görülür ve hayret düşülür. bunlardan biride ara duraklarda bile hangi otobüsün, kaçta geçeceği yazılıdır. ve otoobüs o saatte ordan geçer.
şehircilik açısından pek çok anadolu kenti gibi oldukça ileridir.nufusun aşırı kalabalık olmamasından belediye hizmetleri oldukça iyidir.
gecekondu önleme bölgesi adı altında belediyenin toplu konut yapmak isteyenlere ucuz arsa tahsis ettiği bir alan vardır.
ayrıca sanılanın aksine şehirde, rahat giyinilmesi, sevgiliyle elele kolkola tutuşulması, konularında asla çekinilecek bir tavır yoktur.
alaattin tepesi, meram, zafer gibi yerler kızlı erkekli gruplara sık rastlanılan yerlerdendir.
halkın bekara ev vermemesi tavrı ülke ortalamasından pek farklı değildir. ama sonuçta bol miktarda bekara ev verebilen kişiler mevcuttur.* hatta ilerleyen vakitlerde saygılarını kazandığınızda size yemek falan gönderdikleride olur. *
pekçok ünlü türküsü olan şehir. *.
yol verme becerisini yitirmiş kamyon şöförleri yetiştiren il.
yollarında bisikletlileri çok fazla görebileceğiniz, ama bu bisikletlilerde trafik kurallarına uymayı asla göremeyeceğiniz, güzel ilimiz..
ülkemsi yüz ölçümüne sahip şehir.
temizliği tüm şehirlere örnek olması gereken şehir. ayrıca kaybolma ihtimaliniz yoktur. hangi yolu takip ederseniz edin mevlana tepesine çıkarsınız. gece hayatı yok orda sıkılırım demeyin istediğiniz her türlü eğlence vardır her nekadar başka yerlerdeki kadar rahat yapamasanızda. hiç birşey yapamazda çok sıkılırsanız afra ya gidin.
çöllerden koparıp getirilen dümdüz il.tek yükseltisi alaattin tepesidir.türkiye'nin en büyük internet cafesi oradadır..
dünya çapında hoşgörü sembolü kabul edilen mevlananın bir zamanlar yaşadığı diyarlar, nüfus cüzdanımda doğum yerinin karşısında yazan şehir ismi.
en iyi dostumun memleketi, ve kendisinden şu deyimi öğrenmiştim zamanında,
(bkz: afyonun kaymağı konyanın manyağı)
(bkz: afyonun kaymağı konyanın manyağı)
geçen sene türkiye şampiyonsı için gittim türkiyenin güzide bir ili. cok geniştir öyle yaymış bir şehirdir.
kentin en islek caddesini(zafer) trafige kapatarak,kucuk bir istiklal havsı yaratmayı basaran,inanılmaz derecede genis bulvarlara ve alt-ust gecitlere sahip,internet cafe konusunda tartismasız turkıye'nin bir numarası olan,inanılmaz sakin,bir o kadarda yobaz ve basarılı insan toplulugunu bagrına basmıs sehir.
pek içki satılmasa da rakı tüketiminde ilk sıradadır.
bir dönem imam hatip lisesinde 15,000 den fazla kişinin okuduğu , aynı dönemde okul önünde beldesan marka velespit park edecek yer bulunamayan , iş gücünün çok ucuz olduğu , hava alanının şehre 21 km ama servisinin olmadığı , her yerin dümdüz olduğu , etli ekmek olayının olduğu , 1988 yılından beri aynı tramvay vagonlarının kullanıldığı , 30 + ilçesinin olduğu , sancılı bir doğum sürecinden * sonra bile haya coğrafi olarak ülkenin en büyük ili olan güzide şehir.
Jet ana üssü vardır. hiç bir işe yaramazlar senede bir kaçı düşer ,
Jet ana üssü vardır. hiç bir işe yaramazlar senede bir kaçı düşer ,
türkiye'nin çevre olarak en temiz şehri.adı çıkmış dokuza inmez sekize hesabı bu şehrimize de yobaz damgası vurulmuş bazı insanlarımız tarafından.her şehirde olduğu gibi burada da antika insanların varlığı mevcuttur elbette.tabi ki bu konya'nın komple bağnaz olduğunu söylememizi gerektirmez.güneydoğuda bisiklete bindiği için abisi tarafından öldürülen kızları düşününce konya'ya yobaz demek acımasızlık olur.
höşgörü timsali "mevlana"nın memleketi olmasına rağmen "yobaz şehir" damgası yemiş,ülkemizde yüzölçümü en geniş olan ildir.
tramvayı kötü olan şehir.
tramvayı var.
işte buda konyanın en meşhur türküsü KONYALIM herkes bilir heralde Nadide sultan değiştirmiş bu orjinal..
KONYALIM
(Hey Hey) Hani Benim Elli Direm Kesdenem Kesdenem
Konya'lıdan Başkasını istemem
Yar Yar Konya'lım Yörü
Yörü Yavrum Yörü
Saçlarını Sürü
Şimdi Burdan Geçti
Konya'lının Biri
(Hey Hey) Hani Benim Elli Direm Pırasam
Mumlar Yaksam Konya'lıyı Arasam
Yar Yar Konya'lım Yörü
Yörü Yavrum Yörü
Saçlarını Sürü
Şimdi Burdan Geçti
Konya'lının Biri
KONYALIM
(Hey Hey) Hani Benim Elli Direm Kesdenem Kesdenem
Konya'lıdan Başkasını istemem
Yar Yar Konya'lım Yörü
Yörü Yavrum Yörü
Saçlarını Sürü
Şimdi Burdan Geçti
Konya'lının Biri
(Hey Hey) Hani Benim Elli Direm Pırasam
Mumlar Yaksam Konya'lıyı Arasam
Yar Yar Konya'lım Yörü
Yörü Yavrum Yörü
Saçlarını Sürü
Şimdi Burdan Geçti
Konya'lının Biri
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar