bugün

bir anda geçmişe götürebilme ve an'ı yakalatma özelliği vardır.
o an dibe de vurdurur, keyfi anlamda zirveye de çıkartır.
Sevgilimi görmeyeli 2 hafta oldu kokusu hala burnumda ama silik silik alakasız yerde alakasız zamanda sanki biri yanımda onun parfümünü sıkmış gibi kokusu geliyor amqm kokun burnumda tütüyor olayı da buradan geliyor sanırım.
öyle kokular vardır ki insanı alır mazide bir yolculuğa götürür. çamaşırların aralarından gelen kalıp sabun kokusu, çeyiz sandığından yükselen naftalin kokusu, dolaplardan gelen lavanta kokusu, bunlar geçmişle alakalı. yani koku hafızası burada açığa çıkıyor. teknoloji geliştikçe kokularla olan ilişkimiz de değişmeye başladı. bunların yerini oda spreyleri, yumuşatıcılar, kokulu mumlar, tütsüler almaya başladı. bunlar arasında huzur vereni de var, rahatsız edeni de var.

kiler ya da tel dolap kokusu, babaanne evine götürür.
açık araziden yayılan tezek kokusu, yıllar önce gittiğin bir köye götürür.
silgi kokusu, ilkokul sınıfına götürür.
çam ağacından gelen koku, çocukken sahil kasabasında yapılan tatile götürür.
bunun gibi kokular, hatıraların dejavusudur. nöroloji dediğimiz alan da burada dedektif hikayesi yönünü ortaya çıkarır.

koku hafızası güçlü olanlar bu sebeple geçmişe ışınlanır, zaman tünelinde yolculuğa çıkarlar. bu durum hem neşelendirici, hem de hüzünlendiricidir. çünkü güzel hatıraların yanında yaşanmış hüzünlü hatıraları da canlandırır. geçmişe özlem ve derin bir sızıya da yol açar. bu kokular hem dostumuz, hem de ıstırap veren düşmanımız da olabiliyor.
beynimiz, hafızasında tuttuğu dataları, bazı tetikleyicilerle birbirine bağlar. bu tetikleyiciler bir nesne, bir görüntü, bir ses ve bir koku olabilir. bir anıyı içeren bir hafıza hücresi, koku ile aktif hale gelebiliyor. bu tip hafızalara koku hafızası deniliyor. yani her şeyin kokusunu bilmek değil, o kokunun anahtarlık ettiği anıya erişim hızını ifade eder.

"bu günü daha önce yaşamıştım" hissi veren "dejavu" kavramı da bununla ilintili. bir anı bir koku ile hafızaya yazıldığında, o koku tekrar alındığında o anıyı hatırlatır. beynimiz de bilgisayar gibi, benzer data saklama algoritmaları kullanıyor, mesela içinde kırmızı peugeot 206 arabasının geçtiği anılarda, her anı için bir kırmızı peugeot 206 nesnesi saklamak yerine, bir adet kırmızı peugeot 206 nesnesi saklayıp her anıda o nesneyi kullanıyor, bu yüzden bir koku bir anıyı hatırlattığında, o anı içinde bazı nesneleri başka anılardan alıyor, bu nedenle insanda bir "bugünü daha önce yaşamıştım" hissi ortaya çıkıyor. bununla ilgili çok araştırma var, halen bilimsel olarak nokta konulabilmiş değil.

koku, moleküllerle burnumuzdaki çok özel alıcılar tarafından elektrik sinyali olarak beyne ulaşıyor ve o koku hissedilebiliyor. burnumuzdaki o reseptörler devredışı bırakıldığında, hiçbir koku alamadığımızda muhtemelen anı hatırlamakta zorlanırız.
son zamanlarda günümün içine eden hafıza. ortada koku yok kişi yok ama durduk yere koku burnumun ucuna geliyor yani beynim kokuyu kendi kendisine hatırlatıyor sanki bi bok varmış gibi. son üç beş gündür sıkça yaşıyorum ve nası engelleyeceğimi bilmiyorum.
Engelle gitsin donuza al.
Bende, olması gerekenden fazlasıyla çalışan hafızadır. iyi ve buruk hissettirmenin yanında kırık ve kötü de hissettirir.
Tuhaf.
esans pazarlayanlar, koku hafızamı gıdıklamak üzerine sürekli reklam yaparlar.
Lanet bir şey.
Koku diğer duyuların tersine beyinde pek filtre edilmiyor. bu gibi nedenlerle uzun zaman önce yaşadığınız bir anda kokladığınız bir kokuyu tekrar koklamaya başladığınızda birden o an gözünüzün önüne gelebilir. Gibi bir şeyler duymuş idim. Aradan biraz zaman geçtiğinden ve bu tarz konularda neredeyse hiç bilgimin olmamasından bazı yerlerini yanlış anımsamış olabilirim.
Ança bilingler..
Beyin ameliyatı olduktan sonra koku hissim gittiği için eksikliğini oldukça hissettiğim durumdur. Akşam üniversitemin mis kokulu yerleşkesinde yürüyüp kulaklıkla müzik dinlemek isterdim ama o güzel kokuları duyamayacağım için yapmıyorum.
Kuzenimin üvey halasının kokusunu bile hatırlıyorum.
O zamanlar Almanya'daki akrabalar sadece çikolata getirmez; şampuan, duş jeli, el kremi, parfüm getirirdi.
Güzel zamanlardı.
işte üvey hâlâya da alamancı abisi bellissima parfüm getirmişti.
Notaları ve içeriği harika bir parfüm olmasına rağmen bir araya gelince aşırı ağır ve burun direğini sızlatan berbat bir parfümdü.
O gelmeden iki sokak öteden kokusu gelirdi.
Her yere sinerdi O koku ve ben hiç sevmezdim.
Koku hafızası en güçlü hayvan köpek galiba.