bugün

(bkz: su yoksa kola içsinler)
ülkemizin zengin doğal kaynaklarını nasıl da hızla fakirleştirdiğimizi anlatması açısından düşündürücü ve üzücü haber.
Kocaeli de bulunan barajlarda azalan su miktarı sebebiyle hasıl olmuş sıkıntıdır.
ankara da aynı dertten muzdariptir.
(bkz: yağmur duası)
(bkz: kocaeli deki su kesintileri)
kocaeli ve köylerinde nadiren su bol olmuştur.
(bkz: acısu)
(bkz: acı kuyu)
(bkz: kaynak)
(bkz: yuvacık barajı)
çevre düzenlemesi adına tonlarca su israfı yapılmıştır. olası sonuçları hiç değerlendirmeden yapılan bu ve bunun gibi nedenler su kesintileri ile bertaraf edilecektir. bu konu sadece kocaeli ile sınırlı kalmayacaktır. bunu bilmekiçin de kahin olmak gerekmemektedir.
(bkz: kocaeli belediyesi ne guvenip asilmak)
milyarlarca dolarlık yatırım ne yazıkki iki çiçeğin sulanmasına yenik düşmüştür. bundan sonra çiçekleri sulamamak gerekmektedir.
yakında su tasarrufu için, halkın su içmesinin,kıç yıkamanın,sabahları uynadıgımızda el yüz yıkamanın,cay içmenin,gereksiz olduğunu öne sürüp yasaklanabileceğini aklıma getirip beni ürküten, kara kara düşündüğüm elim bir olay.
kocaeli halkının su açısından zengin şehirlere göç etmesine sebebiyet verebilecek olaydır.
önceden su depolamayan insanların sabahları şehirde çapaklı gözleri,zombi suratlarıyla dolaşmasına sebebiyet vermiştir.
Yuvam Akarca Konutları ' nda oturanların yasamadigi sikintidir.
üniversite tuvaletine bidonlar koyulmasına neden olan olay. bir de allahın dağındaki umuttepe kampüsünde 7/24 su var. *
aylar öncesinden yapılan uyarılara rağmen aldırış etmeyen kocaeli valiliğinin kocaeli halkına çektirdiği ızdırap.istisnalar kaideyi bozmaz.
işe yaramayan baraja güvenilip yağmurlu günlerde bile çimlerin ve çiçeklerin sulanmasıyla ve hoyratça yapılan su israfı sonucu gelinen durum.
yuvacık barajı'nın neden olduğu su sıkıntısıdır. evlere günde iki saat su verilebilmektedir. vatandaş suçlu olarak sefa sirmen'i gösterirken, sefa sirmen de olayı recep tayyip erdoğan'a yıkmaktadır. şehirde salgın hastalıkların başgöstermesinden korkulmaktadır.

sonuç olarak, olan kocaeli halkına olmuştur. yazıktır.
bayındırlık konutlarının kısmen yaşadığı sıkıntı.
dibindeki kampuste 7/24 su var.
adapazarı'na kendi aralarında "köy" diyen kocaeli vatandaşlarının, "şehir"lerinde içecek su bulamaması ve "köy"deki sapanca gölü'nden beslenmek zorunda kalması hadisesidir.

allah kimsenin başına vermesin...
(bkz: çalışınca oluyor)
mevzu adapazarı ile izmit'i kıyaslamak ise buraya başlıklar yetmez çünkü ortada kıyaslanacak birşey yoktur.izmit'in türkiye'nin en zengin ve en gelişmiş şehirlerinden biri iken adapazarının neyi ile kıyaslanabilir?Ayrıca Sapanca gölünden su mu içilir?içecek suları yine izmit Büyükşehir Belediyesi zamanında yapılmış Yalova ve Karamürseldeki özel tesislerden gelmektedir.adapazarını bilende biliyor,izmit'i bilen de biliyor.Saygılar efendim...