Okuduğunuz için teşekkür eder, okuyan gözünüzün çeperini muhabbetle s….rim.
Delikanlı, çok sevdiği kadın yazarın standında yaklaştı, kadın, "seni tanıyorum" dedi.
kızın ölmekten vazgeçtiği an başlayan o hikâye, kızın ölümüyle son bulmuş.
Yılladır kabullenmediği yalnızlığı son nefesinde iliklerine kadar hissetmiş, geç kalmışlığının pişmanlığı ve yalnızlığının huzuruyla gözlerini kapatmıştı.
Sonra alarm çaldı.
Kitabın son cümlesi olduğunu sanıyorsunuz halbuki daha yeni başlıyorduk.
Şimdi sana sorum var okuduğun kitatan ne anlaadın?
devam edecek.
Ve O son kadehi içmeyecektim.
Son sayfayı boş bırakıyorum, oraya kuş çizersiniz.
Belki de..
yazdıklarım ve yaşadıklarım için pişmanım.
Derken hoop uyandım.
Evet çocukken öyleydi hep.
Ve öldüm.
Aruz’un o dövmeli adamı, Mustafa ibrahim’in Bagram ile Tatevos’u, Ressam Fuat’ın Kanıkey’i, Mareşal Hilmi Günder’in Uyuşturucu inhisarında ki memurları, Güney’in rüyasında beni bul diyen dudakları ve sizin o gizemli hakikatinizi aradığınız gibi; bende sizi arıyorum…
Gecelerce hayalini kurduğu sondan yine kilometrelerce uzaktı ancak geri dönebilse, o yol ayrımında yine aynı yanlış yolu seçecek kadar da müptela...
"Ve kameranın 'klik' sesi, bahçede yankılandı."
yahu bu boş kitabı sonuna kadar okudun ya ne işsiz adammışsın sen.
“Diyeceklerim bu kadardı. Belki bir gün yine görüşürüz”. Gibi bir cümle ile biririrdim diye düşünüyorum.
Her yeni gün istediğin insanla olsun sizleri seviyorum bebeklerim derdim. Çünkü artık bir şeyleri paylaşmışsak benim bebeğim olmuştur.
Son cümleler yeterince doğru cümle kurmamış aptallar içindir.
buraya yazıp deşifre olmayalım şimdi.
Yalnız geldim. Ve yalnız döndüm.
Bu tip kitapların devamının gelmesini istiyorsanız bu kitabı beğenmeyi ve yayınevimize abone olmayı unutmayın.
başlangıç cümlemle bitirirdim.