karamsar insanı mutlu etmeye çalışmak

karamsar birini mutlu etmeye çalışmak genelde kadın takıntısıdır.
kadın ya, düzeltmesi gerekir etrafında ne varsa bir bir. öyle bir düzenek yapar ki, dünya kadınların istediği hızda dönecek, evren onlara bağımlı bir boşluk olacak. içinde ille de "ben" olacak.

başta karamsarlık nedendir bunu anlamak lazım.
ama bu zor gibi. çünkü karşındakini hep bir ayarı bozuk elektronik eşya gibi görürsen, çok zor. bunun için bırakın kim ne ise o şekilde yaşasın. karamsarlık varsa karakterinde bunu düzeltmek imkansız. ki düzeltmeye çalışınca, bir parça olsun değişim sağlağınızda, o kişiye en büyülük kötülüktür.

olduğu gibi kalsın bırakın, kimse işte. her ne ise.

gereksiz bir uğraştır. kendi haline bırakılmalıdır.

sadece mutlu olmanız için amacınıza ulaştığınızı düşündürürler, yalnız kaldıklarında gene kendi dünyalarına çekilirler.

hassas adamım yıkılırım işte...

Boşa kürek çekmektir. Karanlığında mutlu olan insan, siz ona aydınlığa çıkabilsin diye tavsiye verdiğinizde bunu kendisine takılmış bir çelme olarak algılar. ister ki ben dertlerimi insanların üzerine kusayım, insanlar bana hep "haklısın." deyip benimle birlikte aynı karanlığın içine gömülsünler, hayatları zehir olsun. Mutluluktan bahseden insanlara tahammül dahi edemeyecek derecede nefretle çalışan insanlardan uzak durun. Kaostan beslenirler, ortalık karıştırmaya çalışırlar, mutsuzluklarını başka insanlara bulaştırarak kendi ruhlarını tamir etmeye çalışırlar. Bu yüzden de kendilerine farklı yollar açıp ışık tutan insanları değil, onlarla birlikte karalar bağlayıp oturan insanları severler.

fenerbahçe'nin şampiyon olmasını beklemek gibi bir şeydir. boşa yormayalım kendimizi.

deveye hendek atlatmak kadar zordur. karamsar insanın, aslında mutlu etmeye çalışanın anlattığı mutlu olması gerektiği şeyleri anlamasına rağmen, anlamamakta ısrar etme üslübu işi zorlaştıran unsur olur genelde. karamsarlığa düşmedim mi ben hiç. oo milyon kez. ama hep beni çıkaran hep umut veren kişiler ya da daha doğrusu umut veren detaylar olmuştur.

Karamsar: "her şey daha kötüye gidemez"

iyimser: "her şey daha kötü olabilir"

(bkz: Zülfü livaneli - serenad)

ulvi bir gaye, çaba ve amaç.

doğru bir yol.

karamsar değildir, gerçekçi biridir. kendini kandırmıyordur.