bugün

--spoiler--
kabirde ilk gece – siradişi bir roman

ahmet dünya hayatında sadece kitapların satırları arasında okuduğu, varlığına inandığı, ama hiç göremediği kanatlı varlıklarla göz göze geldi. titriyordu. “bu bu” diyordu “sadece ölüm sonrasında yaşanacak olaylardır”

gözlerindeki perde kalkmıştı. görünmeyen varlıklar şimdi sanal dünyanın ürünü olarak değil, gerçeğin ta kendisi olarak karşısında duruyorlardı.

- dur ahmet nereye?

- taziyeye katılacağım. baksana eşim ve çocuklarım orada. yanlarına gideceğim.

- onlar zaten senin taziyendeler. senin taziyeni kabul ediyorlar.

- nasıl yani! şimdi ben ölümüyüm?

- maalesef artık fani hayatının üzerine topraktan yorgan çekildi. bundan sonra ebedi yurdun için hazırlanacaksın.

ahmet “ah!” etmenin fayda vermeyeceği bir dönemeçte olduğunu çok iyi biliyordu. merak ettiği varlıklara tekrar baktı. hiçte dünyada hayal edilen gibi değildiler. kendilerine has apayrı özgün bir yapıları vardı. kanatları da çok orijinaldi. hiçte ressamların hayalindekilere benzemiyordu.

kabirde ilk gece, sıradan bir roman değil. insan hayatının en önemli hakikati olan ölümün ilk durağı kabirde geçen ilk geceyi akıcı bir üslupla dile getiren roman.

--spoiler--
(bkz: kabirde 1001 gece)
milyarlarca insanın,milyonlarca yıldır üzerinde tartıştığı sorunun cevabını bulacağı gece.
(bkz: yusuf yusuf)
göte giren pamuğu çıkartmak için uğraşılan gecedir.
(bkz: kabirden önce 100 kanat darbesi)
milyarca insanin nasil milyonlarca yildir uzerinde tartistigi konu oldugunu merak ettigim gece.

la islam 1400 yillik bir din degil mi?
ölümden ötesi hakkındaki merak insanlığın yaşıyla aynı olsa gerek,islamınkiyle değil.
hakikatlerle burun buruna gelinecek gecedir.
müslüman için cennet kapısıdır, berzaha giden yoldur, bahçedir.
insan bazen yalnız kalmak ister. hayatının her anını sevdikleriyle geçirmek isteyen biri bile arada sırada yalnız kalmak ister. hiç kimseyle olmadan, hiç bir şeyle uğraşmadan, sadece kendiyle baş başa kalıp, düşünmeden, bir şeye takılmadan mal mal yatmak ister.
kabirde ilk gece işte böyle olsa gerek. lakin oradan bir daha çıkamamak gerçeği, cennet/cehennem olgularının verdiği stres, toprağın karanlığı ve soğuğu o güzel anın içine eder afedersin.
komşu mezar ziyaretleri ve hoşgeldin, huzur içinde yatın iyi niyet temennileri ile geçecektir.
(bkz: kobrayı dolarım boynuna)
münker ve nekir meleklerinin sorgu yapacakları gecedir. soracakları üç soru:
1) rabbin kimdir?
2) peygamberin kimdir?
3) dinin nedir?
bu üç soruya yanlış cevap verenlere gözleri kör bir cehennem zebanisi musallat edilir.
hani mezarlıklardan geçerken bazen tuhaf sesler duyarız ya... işte kabirde ağlayanlar ve yalvaran kafirlerin sesleri olduğu söylenir.
Yani sorulara doğru cevap veremeyenlerin...
görsel
O iyi bari tarikat soruları yok.
Mezhep soruları yok.
duyduklarıma göre insan korkuyormuş ve dili tutuluyormuş ve inancı zayıf olan insanlar cevap veremiyormuş.
Bu ulkede neden prof bilim adamının yetişmemesini yukardaki baslığı açan gavattan anlayabilirsiniz. Oğlum ne alıp veremediğiniz var su dinle yada ahiretle. Sizene sen ölünce bu üçünü bildiğin için cennete mi gidicen hiç mi gunahın yok pezevenk. Gidip geldin mi de konuşuyorsun bunu zaman yolcusu musun anasını satayım.Bunu söyledin diye sevapmı kazanıyorsunuz. Hayır birde yanacaksın diyor. Kaynak nerde onu belirt belirtmesssin çünkü yok. Gelmiş ahkam kesiyor ipne.
Bunu mu demek istemiştiniz? (bkz: askerlikte ilk gece)
Arkadaşlar cevapları altına yazıyorum. inanmasanız bile testi geçmek için yalan söyleyin artık.

1) rabbin kimdir?
Allah
2) peygamberin kimdir?
Muhammed
3) dinin nedir?
islam

Dinin nedir sorusuna "elhamdülillah" diye veya "müslüman" diye cevap vermeyin. Sizde rahat edin bizde kurtulalım şu mezarlık seslerinden artık.
Peki islamiyetten önce ölen yahudi ve Hristiyanlara ne soruyorlardı?
Kimsenin bilmediği gecedir. Millet öyle şeyler yazmış ki gören de gidip yaşamış sanar.
Bunlar hurefe, yalan dolan diyenler kendilerini avutuyorlar sadece. Kendilerini bildiklerinden, bunların başlarına gelmemesi için yapmaları gereken şeyleri yapmak kendilerine zor geldiğinden reddediyorlar dinde yeri olan hadiseleri. Kabir de Hesap zamanı da inanmayanlar için çok çetin olacak. inanmazsanız kendiniz kaybedersiniz. Siz inanmadınız diye kimse bir şey kaybetmez.
Kabir de cennete cehenneme gideceğimiz belli ise kıyamet ve sonrasında yargılama niye var.
Birileri kadın-kız peşine düşecek. O potansiyele sahip olanlar burada fazlaca mevcut.