yeni yeni gundeme gelen bir bagımlılık turu. yapılan bir takım arastırmalara gore altta yatan baska nedenlere (sosyal fobi, depresyon) baglı olarak gelisebiliyormus.
-abi çok başım ağrıyor yaa pff deli başım ağrıyor, gözlerimde şişti zaten,burnumda kızardı,etrafa 1 ler 0 lar gezelio dalga geçio hepsi benle, lan yeter lan, nabıcam lan daha 4 ders var, olm atlıycam duvardan bi yardım et.
-bak şimdi atla ordan hah gördünmü alçak yerden hah işte ordan git dümdüz go go go törn rayt hah kol gibi olan sokak köşesinden dön, döner dönmez bak sağına sileyır int. cafe var orda, içeri doğru koş.
-laaaaaaaaa keeendimii durduramıyyımm !
insanın günlük hayatındaki görevlerine ayırması gereken vakti ve ilgiyi internete ayırmasıdır. artık yeşilay'ın da faaliyet alanlarından biri.

adsl'nin gelmesi ile sınırsız internete kavuşan türk halkının başını çok ağrıtacak gibi.
(#746379)
ortamda internet bulunamadığında baş ağrısı yapar ve bir bilgisayarın başına oturulup da ie*açılmadan da geçmez. genellikle ev, aile fertleri pek iplenmez. sanal ortama bağlı yemek bile yenmeyen bi durum oluşur, ki zarardır.
kliniklere, danışmanlık merkezlerine gelen vakaların %30'unu oluşturan teknolojik hastalık. bu bağımlılığın en sık görüldüğü ülke ise amerika (bir yılın 5 ayını internet başında geçiriyorlar).
http://www.hurriyet.com.t...le.asp?sid=8&aid=2090
uluslararası araştırmalara göre;
eve adım attığında ilk iş olarak bilgisayarını açan, internet bağlantısı olmadığında kendini yalnız hisseden bi acayip olan, google'da ismini filan aratan, vs. özelliklere hasıl olan insan internet bağımlısı olarak tanımlanmaktadır ki çoğumuzun böyle olduğu konusunda hemfikiriz heralde.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=228565
internetten bir süre uzak olmanın, ona bağımlı olanlar ve bağımlı olduklarının farkında olmayan insanlar için oldukça sıkıcı saatler/günler geçmesine neden olacak bir durumdur.

cep telefonu rehberinde olmasına gerek duyulmayan ama belli bir muhabbetin de olunduğu insanlar arasında geçen geyik msn muhÂbbetleri ardından; yeni bir eve taşınmak, ev telefonu numarası değiştirmek ya da bir arkadaşın kafasında modem kırmak** gibi olaylar sonucu belli bir dönem evde internet bağlantısı olmayınca başrol oyuncumuz olası bir uflama puflama dönemine girer. televizyondan hiç zevk almadığını farkeder. internet kafelerin asla evin rahatını vermediği, 15 kişiyle l.a.n. üzerinden dota, counter ya da battlefield oynamak haricinde evin yerini tutamayacağı farkedilir. hatta sözkonusu kişi biraz pimpirik ise "hede hödö şifrem benden sonra alınır mı" diye paranoyalar bile yapabilir.

bir geçiş süreci gibi "önce tv yoktu, geceleyin ışıklar kararır, mahallece toplanılır. çocuklar top oynar, büyükler leziz sohbetler yapar, tv geldi millet artık birbirinin yüzüne bakmıyor" tarzı laflarla beyni ütülenen aile küçüğü, bilgisayar geldikten sonra da internetsiz hayÂtın evde odasından başka yerler de olduğunu farketmesine ve anne babasının "aaa yüzünü görür olduk, oh bee" gibi sözler duymasına yol açtığını farkedebilir.
internet kesildiğinde yada modem falan bozulduğunda, bilgisayarın manasız boş bir kutu olduğu hissini duyan kişilerin hastalığı.
internet olmadan zamanın durduğu şekilde subjektif bir düşünceye kapılan, hayatın olmadığını düşünen, hemen internet bağlantısı olan ilk yerde soluğu alması muhtemel insanlardır. internetle ilk kez tanışan herkes kısa bir süre böyle bir dönem geçirir. kimileri kurtulurken kimisi bağımlısı olur.
bağımlılık değildir düşünün bir erkek işsiz güçsüz zamanının çoğunu nerede geçirir tabikide bana göre kıraathane de neden çok basittir kendi gibi işsiz güçsüz insanlar ile arkadaşlık kurarak böylesine bir sıkıntıyı sadece kendisinin yaşamadığını içersinde olmadığını hissetmek içindir. internet bağımlılığı denilen şey de son zamanlarda insanoğlunun evden çıkmak yerine gününü evde geçirme isteği ile zamanını bilgisayar başında geçirmek zorunda kalmaktadır. bu şahsın bir işi güçü veya zamanını geçirmesi gereken bir eylemi bulunsa eğer bağımlılık denilen bir hadisenin olmadığının farkına varabilir. yalnız iş hayatında ve normal şartlarda bilgisayar başında vaktini geçirmesi gereken kişilerde bağımlılık değil de kendisine olan güvenini kaybetmekle bilgisayar yardımı ile sorunlarını çözmesi sonucu bağımlı olduğu sanılmaktadır. düşüncelerimi biraz karmaşık dile gitirmiş olabilir ancak bağımlılık diye bir şeyin olmadığını anlatabilmeye çalışmış bulunmakta olduğumu belirtmek isterim.
bağımlıyım, bağımlısın, bağımlı.
Yeni nesilin koca göbekli, koca populu ve fakat incecik kolları olan herhangi bir fiziksel aktivitede hemen oflaöaya başlayan garip nesnelere dönüşmesine yol açmış bağımlılık türü.
artık klinik karşılığı olan 21. yüzyıl hastalığı.
(bkz: uludağ sözlük ten soğuma nedenleri)
(bkz: ne mutlu internet bağımlısıyım diyene)
dönem dönem değişen teknolijik bağımlılıkların 21. yüzyıl versiyonudur. daha önceki radyo ve televizyon bağımlılıklarının pabucunu dama atmış bağımlılıkıtr.
acilen kurtulunması gereken hastalıktır.
günde 14 saatini geçiren ben şahsen, bağımlılık yaptığını görmedim.
internet bağımlılığının nedeni özellikle sosyalleşme ihtiyacından kaynaklanıyor. Günümüzün şehir hayatında kolay kolay kurulamayan sosyal bağlantıları internet üzerinden kurabilmek, yabancılarla kolaylıkla ve risksiz olarak ilişkiye geçebilmek; insanların kendi kendilerini dizginlemeden, özgürce düşüncelerini, duygularını ifade edebilmeleri; kendilerini göstermek istedikleri yönlerini abartarak gösterebilmeleri; internet üzerindeki paylaşma ortamlarında ses çıkarmadan diğerlerini dikizleme olanağının olması gibi. Sosyalleşme ihtiyacına, internet'i çekici kılan başka unsurları da eklemek zor değil; her an el altında olması, yasaklanmış olana ulaşabilmeyi kolaylaştırması, oyun oynamaya, risk almaya yardım etmesi gibi.
1. Yalnızca birkaç dakika harcamaya niyetli olduğunuz halde, bilgi aramak için saatler harcadığınızı fark ediyorsunuz.
2. Çalışma arkadaşlarınıza, özel hayatınızdaki arkadaşlarınıza ya da eşinize bilgisayar başında geçirdiğiniz zaman hakkında yalan söylüyorsunuz
3. Monitörün başında her oturuşta saatlerce kaldığınız için fiziksel sorunlardan mustaripsiniz.
4. Sürekli olarak bir sonraki internet oturumunu iple çekiyorsunuz.
5. Aradığınız bilgiyi bulmaya hep "bir adımcık" kaldığını düşünüyorsunuz.
6. Anonim bir kişiliğe bürünmek size heyecan veriyor, insanlarla internet üzerinden konuşmayı yüz yüze konuşmaktan daha kolay buluyorsunuz.
7. E-postanızda bir şey var mı diye bakmak için zorlayıcı bir istek duyuyorsunuz.
8. internet'e girmek için yemek öğünlerinize, derslerinize ya da randevularınıza boş veriyorsunuz.
9. Bilgisayarınızın başında bu kadar fazla zaman geçirdiğiniz için suçluluk duyma ve büyük bir zevk alma arasında gidip geliyorsunuz.
10. Bilgisayarınızdan uzak kaldığınız zaman canınız bilgisayar çekiyor ve yoksunluk semptomları gösteriyorsunuz.
Bundan kurtulmak için günlük internet kullanım saatlerini değiştirmek, örneğin bir mutfak saati yardımıyla bilgisayarı kapatmayı hatırlatmak, haftalık internet kullanımı hedefı çizelgeleri yapıp bunları kaydetmek, internet orucuna girmek, küçük hafıza kartlarına internet'in faydaları ve zararlarını yazmak, destek grupları ya da aile terapisi gibi yöntemler düşünülebilir.
--spoiler--
1. Yalnızca birkaç dakika harcamaya niyetli olduğunuz halde, bilgi aramak için saatler harcadığınızı fark ediyorsunuz.
2. Çalışma arkadaşlarınıza, özel hayatınızdaki arkadaşlarınıza ya da eşinize bilgisayar başında geçirdiğiniz zaman hakkında yalan söylüyorsunuz
3. Monitörün başında her oturuşta saatlerce kaldığınız için fiziksel sorunlardan mustaripsiniz.
4. Sürekli olarak bir sonraki internet oturumunu iple çekiyorsunuz.
5. Aradığınız bilgiyi bulmaya hep "bir adımcık" kaldığını düşünüyorsunuz.
6. Anonim bir kişiliğe bürünmek size heyecan veriyor, insanlarla internet üzerinden konuşmayı yüz yüze konuşmaktan daha kolay buluyorsunuz.
7. E-postanızda bir şey var mı diye bakmak için zorlayıcı bir istek duyuyorsunuz.
8. internet'e girmek için yemek öğünlerinize, derslerinize ya da randevularınıza boş veriyorsunuz.
9. Bilgisayarınızın başında bu kadar fazla zaman geçirdiğiniz için suçluluk duyma ve büyük bir zevk alma arasında gidip geliyorsunuz.
10. Bilgisayarınızdan uzak kaldığınız zaman canınız bilgisayar çekiyor ve yoksunluk semptomları gösteriyorsunuz.
--spoiler--

yukarıdaki maddelerden çoğu bende var lan ühü ühü yardım edin la bana. valla hissetmden bağımlısı olmuşum la hep bu uludağ sözlük yüzünden. ben böyle biri değildim. bie netry daha giriyim millet ne yazmış okuyim derken coşmuşuz la. iptal de ettiremiyorum interneti ne halt yiyiecem interneti. a dostlar siz siz olun internet bağlatmadan önce iki kez düşünün.
Zamanının tümünü bilgisayrda geçiren insandır.
(bkz: Bilgisayar karşısında yaşlanan adam)
ailelerin, çocuklarının bekaretini korumak için başvurabilecekleri yöntem.