bugün

adam smith'in fikir babası olduğu, iktisadi ve idari bilimler fakültesinin bir dalı.
dershanedeki rehberlik hocamın bana yazdırdığı, hayatımın hatası olan bölüm. günümüzde kullanılmayan birçok teorinin öğretildiği ama yine de bilin denen bölüm.
en sade tanımı ile dünya üzerinde kıt olan kaynaklarla sonsuz insan ihtiyaçları karşılamayı amaçlayan disiplin.
bu bölüm insanı vezirde yapar, rezilde... eğer kafanız biraz çalışıyorsa savcılıktan tutun mühendislik ve tıp doktorluğu hariç bu bölümü bitiren bir kişi her sektörde çalışabilir...
dilimize arapça'dan girmiş bir sözcüktür. eski yunanda *"ev yönetimi" anlamına gelirken bugün "kıt kaynak yönetimi" için kullanılır. bilim olduğu bir gerçektir; pozitif bilim mi sosyal bilim mi olduğu konusunda tartışmalar vardır. *
akıllı bir iktisatçı bir sonraki yaşamında fizikçi olacaktır gibi bir laf duymuştum yıllar önce. iktisadın en büyük problemi kendini sosyal bilimlerin keyifli muğlaklığından kurtarmak istemesidir, hiç bir muhterem ucunda milyarların olduğu bir işlemi her anlama gelecek cümlelerle makul göstermeye çalışan insanları dinlemez. onlara vaad etmek lazımdır, kesin konuşmak, hayallerine cila çekmek gerekir. o yüzden iktisat nerede duracağına karar verememiş, ibnemsi -ibne bile değil- bir bilimdir.
akedemisyen olmadığınız sürece okulda öğretilen bilgilerin hiçbir işe yaramadığı bölüm. ulan son sınıfa geldim, aldığım seçmeli rusça dersi hariç öğrendiklerimin bir faydasını göremedim hala. mezunlara sorduğumuzda işe girince de bir işe yaramıyormuş bunlar. zaten düşününce öğrendiklerinin hepsini kullanan bir tek tıpçılar var.

ısrarla söylüyorum: (bkz: #2010922)
sınırlı kaynaklarla sınırsız ihtiyaçların nasıl karşılanacağını araştıran bilim dalı.
asik olunasi bolum. zaman zaman canima okusa da severim keratayi!
bölüm olarak işletmeye nispeten dersleri daha sayısal ve zordur.ders olarak ise tüm sınav sorularını grafik yardımıyla açıklamak zorundasınızdır. bir de keynes diye lanet bir adam var o olmasaydı ne işlerdik bu derste merak edersiniz.
bu bolumun ogrencileri bolumlerinin iktisat olarak degil ekonomi olarak soylenmesinden hoslanirlar.bolumleri her ne kadar ekonomi olucak olsa da fakulteleri iktisadi ve idari bilimler fakultesi olacagindan iktisattan kurtulus yoktur.
Okunması en zor bölümlerden biridir. Sayısalı iyi olmayanlar için tavsiye edilmez. Macro suda vardır microsu da vardır. Üniversiteler içerisinde marmara üniversitesinin iktisat bölümü öğrencileri en çok zorlayan yerdir.
tanım; kısıtlı kaynaklar ve sonsuz ihtiyaçlar bilimidir. sosyal bilim olduğundan herkes ortaya bir fikir atabilir, sonra g.t olacağını bilse bile. tarih zaten bunlarla dolu.
insan isteklerini kısıtlayabilse, kardeşçe paylaşarak yaşayabilse mesela, bu ekonomi denen zırvaya gerek kalmazdı. ama virüs gibi önümüze geleni dengesizce tükettiğimiz için, bu meret de elzem. tabii kimin işine yarar? kodamanlara elbette, fakirlere yardım eden ekonomik sistemler ya yoktur ya da bize anlatılmaz. zengini daha zengin yapmaktır yani asıl hedef.
buradan hocalara sesleniyorum; "bırakınız yapalım bırakınız geçelim".
bitsin lan yeter baydı içimi hep aynı kişilerin ortaya attığı iddiaları ezberlemek, yorumlamak vesaire.
bir tane de doğu alimi yok içinde anasını satayım, islam zaten yakınlarına uğramaz. varsa yoksa kapitalizm. iktisat tarihi dersinde bile kapitalizmin öncesini görüyoruz batıda, o kadar köklü medeniyetler (çin, pers vs.) ekonomisiz mi yaşadılar sanki lan?
zevkli ama nankör bir ders.
ilerde isletmelerde ya da devlette yonetici pozisyonunda calısmak isteyenlerin,onsuz yapamayacagı bilim dalı ...iktisat biliminde kesin dogru yoktur..Bu da zaten iktisatı sosyal bilim yapar..iktisat ; insana herseyi sisteme dahil ederek analitik dusunme yetisini kazandırır...Toplumda meydana gelen her degisim , iktisat sistemlerini etkiler.Iktısat ve Toplum birbirinden ayrılmaz bir butundur...Bunun icindir ki yalcın kucuk " Bir basbakan iktisat bilmiyorsa , basbakan olamaz " der...
babam:yine limiti aşmışsın
esens:yok baba ne limiti
babam:iktisat okudun bi de size öğretmediler mi azıcık iktisatlı olmayı
esens:hönkk
durumudur.
insanın sadece anasını değil,babasını falan da ağlatan derstir..hele ki ingilizceyse "olmaz olsun böyle ders" dedirtir insana..
her memlekete gidildiğinde insanların karşına geçip , 'sen iktisat okuyodun dimi yiğenim nolacak bu enflasyon, işsizlik diye muhabbet açmalarına sebep olan bölüm. bi götünü kaldırır insanın tabi en başta, başlarsın anlatmaya, ' ee şeyy şimdi amcacım bu maliye politikaları...' diye ama sonra içinden çıkılmaz bir hal halır, amcanın, sigorta primlerini hesaplatmak istemesiyle..
farzedelim ki diye başlar, bütün iktisat dersleri sonradan bi farkedersin ki okul uzamış.
okuyanların kafayı yediği, azıcık bulaşanların yemden içmeden kesildiği bölüm. ineğin kulağına iktisat diye üflesen zavallı hayvancık sütten kesilir. ama yinede hayata farklı bakış açılarıyla yaklaşma fırsatı veren her bölümde en azında girişinin gösterilmesi gereken bir bölüm.
bütün insanlık tarihi içinde bilim diye yutturulmuş en büyük yalandır.

dünya tarihinin aşağı yukarı son 150-200 senesinde, batının insan ruhundan insanlığı soyutlayarak "homo economicus" yaratmasının seyri ve sonucudur. buna rağmen, hatırı sayılır bir dünya nüfusu, "seteris paribus"u zedeleyecek derecede insan!

iktisadın yaptığı en büyük yıkım, "onlar gibi olmak için ekonominin güçlü olması gerekir, öyleyse iktisadı onların bildiği şekliyle kabul edip uygulayalım" yanılgısının salgın gibi yayılması ve sorgulanmamasıdır. kuzum ata binip pedal çeviremezsin...

o kadar da kötü mü durum? bu iktisadın içinde sosyal (!) yatırımlar, harcamalar vs. yok mu?

iktisat tarihi okuyanlar bilir ki, klasik batı iktisadiyatının insancıl yönleri ancak sosyalist eleştirilerle vücut bulmuş, bir nevi "sus payı"dır.
dünyaya en fazla gerek olan bilimlerden biridir. iktisatsız bir hayat asla düşünülemez. okuması da güzel aslında. mezun olunca daha iyi anlıyorsunuz bunu.
bu bölümü okuyanların çoğu ilk başta iktisat'ın ne olduğunu bile pek fazla bilmez. ama kazanmıştır işte bu bölümü okumak zorundadır. sonra okuya okuya eğlenceli ve farklı bir bölüm olduğunu en önemlisi bütün bir hayatın iktisat ile şekillendiği anladığı için sonra severler bu bölümü.

ah bir de içindeki şu gereksiz ve gerçek hayatta asla gerçekleşmeyecek teoriler olmasa.
aslında bilim olan ama türkiye'nin siyasi tarihinin büyük bir kısmında bakkal hesabından öte gitmeyen sistemli bilgiler bütünü.
iktisat kelimesi içinde geçen bir site.

http://www.iktisat.eu
türkçe ve ingilizce dil şeçenekleri de var. yapımı bitmemiş ama kullanışlı ve zsengin.