kız erkek farketmeksizin doğrudur. abi ya da ablanın hatalarından ders alıp ebeveynlerin zayıf yönlerinden faydalanmayı öğrenir kardeş kişisi ve aileye söz geçiren asi görünümlü insana dönüşür. çoğu zaman buyuk kardeş daha başarılı da olabilir.
ilk çocuklar genelde el bebek gül bebek büyütülür ama denek tahtası olma özellikleri de vardır. ikinci çocuk bunlara nazaran daha ılımlı büyütülebilir belki de tecrübeyle o zaman da her dediğine karşı çıkılmıyodur belki de hemen ve bence hemen hemen her çocuğun içinde olan isyankarlık onlarda daha rahat yer bulabiliyodur. sonra üçüncü çocuğa gelinirse hepsinden edilinilen tecrübeyle ve çocuk yetiştirmenin zorluğunun, vicdan gerektirdiğinin farkında olan ebeveynlerde ortaya çıkan yorgunlukla tamamen "ona izin vermedim üzüldü bari buna yapmıyım, ona kızdım şimdi laf sokuyo buna yapmıyım" gibi salıvermişlikle davranabilirler sevimliliğine de kapıldıkları için ufağın. ama olan yine de ortancalara olur büyük, ilk göz ağrısıdır; küçük, zaten o daha çok küçüktür ablası, o yüzden ne kadar isyan etsede hepsi içinde patlar, o yüzden ilerde sosyal ortamlarında "acayip" değerlendirilmesi muhtemel bence *
etrafımdaki çoğu ailenin 2. çocuklarında gözlemlediğim ve kesinlikle doğru olduğunu düşündüğüm söylemdir. en büyük örnek de kardeşimdir. isyankarlık, asilik her bişi vardır. bana verilmeyen bütün izinler nedense kendisine hemen verilir. hayır üvey evlat olduğumu neden hala itiraf etmiyorlar ben onu anlamıyorum. söyleseler de gerçek ailemi bulsam bende. çok dertliyim be sözlük...*
üçüncü çocuğun daha isyankar olmasından iyidir.
bana da uyan genellemedir ama yer yer çünkü bazen yemez asi olmak sonuçta abi denilen bir kişi vardır ve o ne anneniz kadar sevecen ne de babanız kadar kuralcıdır valla çakar ağzına birşey de diyemezsin annene babana ve kesinlikle haksız durumda kalırsın. ama doğrudur abinin yada ablanın kızmayacağı konularda baya bir isyankar olurlar. (bkz: kendimden biliyorum)
ikinci çocuğun boşuna girdiği triptir. ilk çocuk herzaman için aileye ilkleri yaşatıp ona yol açmıştır halbuki. bunlara rahat batıyor hacı
sürekli bakkala ekmek almaya gönderilmesinden dolayıdır.
angarya işlerin aranan ismi olduğundan haklı tepki gösterendir.
Ilk cocuk olarak babama yapmadigimi birakmayisimi ve kardesimin asiri uslu olusunu goz onune alinca yanlis olan ama aslinda tutma ihtimalinin dogal olarak %50 oldugu önerme.
birinci çocuğun isyankarlığının yanında pek bir şey değildir.

hayatımız "sen büyüksün" kalıbı ile başlayıp bitmez tükenmez emirlerle geçti.

- sen büyüksün, sus.
- sen büyüksün, ver oynasın.
- sen büyüksün, aç istediği kanalı.
- sen büyüksün, hadi bırak oyuncakları da abaküsünde boncuk say.
- sen büyüksün, ...

amına koyim hiç küçük olamadık ki? 5 yaşımda da büyüktüm, hala büyüğüm lan!

bizim isyanımız hep sessiz oldu...

http://www.youtube.com/watch?v=ijmYYkX-8P4
kişi kardeşinden bilir işi. bir kardeş bu kadar mı isyankar bu kadar mı vurdumduymaz olur. *
küçülmüşleri giymenin verdiği isyankarlık olsa gerek.
daha isyankar değil daha rahat büyür. şımartılır küçük olduğu için. hep en küçükler daha çok sevilir şımartılır.
sütçü isyankarlığı da olabilir. çekmez olasıcaya çekesice .
bizzat yaşadığım durumdur. ilk cocuk psikopat oldugundan, ikincisi de onun yüzünden isyankar olabilir.

gerçi Mustafa sandalın isyankar adlı şarkısından sonra isyankar olduğumu söyleyenlerde var, bilinmez.
yanlıştır. kardeşimle yalnız kaldığımız vakitlerde ona patronun kim olduğunu göstermiş olmamın bunda payı büyüktür.
Bir ikinci cocuk olarak daha rahat büyüdüğüm için ve şımartildigim için daha isyankar olabiliyorum.
ilk çocuk deneme tahtası, oyun hamuruymuşçasına aile üyeleri tarafından kopay faresi gibi görünür. daha çok kısıtlanır, bağrılır. sonunda bu çocuk depresif, içine kapanık olarak büyür çıkar. sonra aileler 'biz yaptık bunu ama olmamış' mantığıyla ikinci çocuğa farklı davranırlar. ama adı çıkmıştır büyük çocuğun, gözünün üstündeki kaşı büyük çocuktan bilirler. küçük çocukta 'nasıl olsa tampon bölge var bana bir şey olmaz' mantığıyla her şımarıklığı yapar. true story.
ilk numaranın içler acısı halini görmesi yüzündendir.
yalan! diye haykıracağım beyandır. ikinci çocuk kendince isyankardır, düz zeminde isyan etmek kolaydır. orası oldum olası düz müydü diye düşünmez, çöp detaylarla boğuşmaz, dahası temel esasları ihlal eder ve sonra da kendince isyankar olur belki.

halbuki ilk çocuk anne babanın acemiliğine rastlayan, ilk deneme olduğu için her türlü baskıyı gören zavallıdır. onunla türlü maceraların ardından anne baba anlar ki zorla güzellik olmuyor, ikincide daha temkinli olur. bu artiz ikinci de gelir, akşam eve geç girmek için mücadelesini verip, lafın gelişi eve akşam 11 e kadar girmeyen 1. nin ona kendiliğinden gösterilen bir hak olduğunu düşünüp 11 i alt sınır almaya kalkar. gecenin körüne kadar dışarıda kalıp anne babaya haber bile vermez paşam. lan o saati yoktan 11 e çekmişim ben, şunların gönlünü yap da sıkıntı çıkarmasınlar diye düşünür 1. ama yok. sonra 1. ye dert olur çünkü gelip bir de ona sorarlar kardeşin nerede haber aldın mı diye. ya sorumluluk tamam da arkadaşlarına karşı karizman çizilmesin diye bayır bucak takip etmeden mesafeli takılmanın ve daha özgür bırakmanın karşılığı bu mu? sonra neymiş, isyankarmış. hadi ordan!

kardeşlik dediğin, toplam sayının iki olduğu durumu tecrübe ettim ben, birbirini tamamlayıcı kutuplar olmaktır. sen içe kapanıksan diğeri sosyaldir, sen sorumluysan o sorumsuzdur falan. isyankarlık da değişkendir bana göre, 2. hiç isyankar olmaz diyemem. ama evdeki kurallara muhalefet etme rahatlığını kendi kişisel özelliği hatta becerisi olarak görmek sadece kendi açısından bakmaktır kanımca. aynı tipi getir o ilk zamanlara bir yerleştir bakalım nasıl oluyor, ee ne de olsa anne baba yanında bira içti diye bir ay geyiği çevrilen o değil. yaşasa anlardı, yaşayanı görmüşse de anlar, umarım. Sonuçta isyankarlık ne kadar serbest olabildiğinle orantılı ise 2. daha isyankar denir. ama yarışa doğuştan 1. ile yakın pozisyondan başlar, başlangıç çizgisinden değil. o yüzden kanımca kat edilen toplam mesafeye bakmalı ve isyankarlık ile zirzopluğu birbirine karıştırmamalıdır.
Benim kardeşim 2. çocuk ve isyankar olan benim. Anne-babanın acemiliğine gelmiş olmam tetikledi sanırım bu durumu. nasıl davranacaklarını bilmiyorlardı, okuyup kendimi geliştirdim, tabiki benimle onlar da geliştiler ve öyle olunca şuan arkadaş gibiyiz. Ama kardeşimle öyle değiller. daha temkinli davranıyorlar ona. daha anne-baba ilişkisi var aralarında. bir de iyi, alçak gönüllü, notları yüksek olan taraf o. sanırım okul konusundaki sorumluluğu o üstleniyor ama hayat bilgisinden gelen sorumluluk da bana kalıyor. karşılıklı yani.