bugün

partisinin adına yazdığı bilgi:

"20 ekim 2000’de başlatılan ölüm orucu eylemine tutuklu olduğu ümraniye hapishanesinde katılan ve tahliye edildikten sonra dışarda, armutlu’da ölüm orucuna devam eden gülay kavak, 7 eylül cuma günü 19.50'te şehit düştü.

gülay kavak, 19-22 aralık katliamını ümraniye hapishanesinde yaşamış, ardından kartal özel tip hapishanesine götürülmüş, durumunun ağırlaşması üzerine şişli etfal hastanesine kaldırılmış, burada zorla müdahaleye maruz kalmıştı.
1 temmuz 2001’de tahliye edildiğinde, hiç tereddütsüz direniş evine geldi ve alın bandını kuşandı.
gülay kavak, l972 zonguldak-ulus, kirazcıkköyü doğumludur.
liseyi antakya’da okudu. devrimcilere o dönemde sempati duymaya başladı. istanbul’a geldikten sonra, 1990’da bir dev-genç’li olarak mücadeleye katıldı. 12 temmuz 1991 operasyonu sonrasında tutuklandı. l993 yılında hapishaneden çıktıktan sonra gençlik alanında mücadeleye devam etti. gençlik alanında milis sorumlusu oldu.
1993 temmuz'unda gençlik mücadelesinin yönetici kadrolarından erol yalçın’la evlendiler. erol yalçın, evliliklerinin üzerinden iki ay geçmeden 26 kasım 1993’te katledildi. gülay, hiçbir tereddüte düşmeden mücadelesini sürdürdü. 1994 yılında tekrar tutsak düştü. bayrampaşa ve ardından ümraniye hapishanelerinde kaldı.
bir dev-genç’linin ataklığıyla, cüretiyle, dinamizmiyle mücadele etti hep. 1996’da, hapishanelere yönelik saldırı gündeme geldiğinde, o da ölüm orucu gönüllüsüydü. 1996 ölüm orucunda ikinci ölüm orucu ekibinde yer aldı.
2000’de bir kez daha hücre saldırısıyla karşı karşıya kalındığında, o da yüzlerce yoldaşı gibi, en önde olmak için öne fırladı. ümraniye hapishanesi birinci ölüm orucu ekibinde yer aldı. 19 aralık katliamını yaşadı. zorla müdahalelere maruz kaldı.
1 temmuz’da tahliye edildi.
katliamcılar onu dışarı bıraktığında, tahliye manevrasının figüranı olmayı, direniş kırıcısı olmayı reddetti. hainlere ders vererek, ihanete meydan okuyarak, onurlu olmanın direnmekten, verdiği söze sonuna kadar sadık kalmaktan geçtiğini bilerek, ihanetin değil, kahramanlığın yolunu seçti.
hatalara, eksikliklere düştüğü de oldu. o kendi içindeki düşmanı da yendi. "ölüm orucu eylemini sürdürüp zafere koşmak görevim. bu görev benim için büyük bir şeref..." diyordu. bu şerefi, onuru, alnındaki kızıl bantını ölümsüzlüğe kadar taşıyarak kazandı."

zonguldaklı bir devrimcidir. 19 aralık katliamında katledilmiştir.
güncel Önemli Başlıklar