bugün
- esma bint mervan13
- fenerbahçe11
- meral akşener16
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması43
- dursun özbek'in aziz yıldırım'a verdiği ayar9
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi23
- maca sekiz8
- erkek erkeği siker mi16
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi33
- yazarların bira içme rekorları13
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu32
- türkiye de ku klux klan benzeri yapılanmalar8
- savaştaki ülkelerden daha fazla enflasyon olması11
- aziz yıldırım12
- bir hafızın ateiste karşı müthiş açıklamaları9
- jose mourinho17
- anın görüntüsü17
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması16
- gideon reid morgan jj24
- zalbert ramstein9
- irem derici'nin erkek sevdası12
- akp nin iktidardan düştüğü gün13
- sözlükten hatun kaldırmak8
- ankarayı sel aldı27
- iskilipli atıf hoca8
- ali koç ve aziz yıldırım başkanlık seçimi8
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- giden gider9
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- gizli samyelin moderatör olması10
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190522
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
tuna kiremitçi' nin bir şiiri ama şiir diye hemen de güzel diyemiyorum. mantık hatası var. "seviyorsun madem niye yol veriyorsun be hacı", diye sormazlar mı adama? alınma, darılma ama ben sorarım. ne o öyle, seni seviyorum ama çıkarken kapıyı kapatmayı unutma, cereyan yapıyor ayakları? * şiirden soğuyorum bu şiire rastladıkça.
söylemek için geç kalındıgında, insanın kendisine geç kalmasına neden olan sözdür.
tuna kiremitçinin güzel,özenle ve üzerinde çok düşünülerek yazılmış güzel kitaplarından biri.
tuna kiremitçi'nin ismiyle okuyucuyu vuran içeriğiyle elinden bırakamadan okumasını sağladığı ilk romanı.
daha önce şiir kitaplarıda varmış.
sonra çıkan kitaplarından pek hoşlanmamış olsam da, git kendini çok sevdirmeden'in yeri baçbaşkadır.
daha önce şiir kitaplarıda varmış.
sonra çıkan kitaplarından pek hoşlanmamış olsam da, git kendini çok sevdirmeden'in yeri baçbaşkadır.
(bkz: gel kendini çok özletmeden)
tipik bir demagog tuna kiremitçi kitabı...
ismiyle dikkat çeken, basit konulu içi boş kitaplardan biri daha..
gencecik bir eskişehirlinin istanbul' a, kardeşini görmek üzere gidişiyle başlayan tuna kiremitçi romanı. ayrıca eserde eskişehirspor ile ilgili hoş bir anekdot yer almaktadır.
--spoiler--
- hangi takımlısın?
- ( coşkuyla ) eskişehirsporluyum !
- 3. lige düşmüştü sanırım, değil mi?
- düşmüştük ama tekrar çıktık.
--spoiler--
--spoiler--
- hangi takımlısın?
- ( coşkuyla ) eskişehirsporluyum !
- 3. lige düşmüştü sanırım, değil mi?
- düşmüştük ama tekrar çıktık.
--spoiler--
bikaç kez okuyayıp gene de elimden bırakamadığım roman. tuna kiremetçi'nin her romanı çok etkileyici ama bunun yeri gerçekten ayrı. kitap sevmeyen insanı bile deli gibi okutuyor.
okumadığım, okumayacağım kitaplar arasında yer alan; içine aşk bulanmış hafif 'cool' bir adamın medya desteği ile sattığı kitaptır. herkes okusun diye rafında sbit ücreti ile diye okuyucuyada sunulmuştu sanırım.
*
*
Git kendini çok sevdirmeden kalırsan daha çok sevicem seni günden güne. Daha çok bağlanıcam ondan sonra gidersen kalbim yok olacak yok edeceksin ruhumu. Git kendini çok sevdirmeden git ki böyle güzel kalsın herşey git ki daha çok acımasın kalbim git ki herşey masal gibi kalsın.
eskişehir aşkımdan ötürü olacak bir hışımda okuyup bitirdiğim kitap.ayrıca bir kitap için olabilecek en güzel isimlerden biri...
romantik komedi filmleri gibi; okuduktan bir kaç yıl sonra aklınızda sadece adı kalacak olan bir kitap. *
istanbulda bohem hayat yaşamanın nasıl bir duygu olduğunu bu yaz gününde insanın yüzüne vuran bir kitap. arda'nın gençlik yıllarını okumak heyecan verirken orta yaş halleri de aynı derecede insanı kasvete boğan bir havada anlatılmış
tuna kiremitçi nin okuduğum ilk kitabıdır. aynı zamanda tuna kiremitçi nin ilk romanıdır. güzel bir romandır, okunasıdır.
porsuk nehrine nehri görmeden aşık olmama vesile olan enfes kitaptır.
(bkz: bak giderim ama)
tuna kiremitçinin ilk romanı, 2002 sonlarında yayımlanmış.
"bazı mektupların yazılmasını geciktiren bir kısırdöngü var. önce gücü yetmediği, ne söyleyeceğini bilemediği için yazamıyor insan. sonra bu tereddütler yüzünden mektubun yazılması gereken zaman geçiyor. tren kaçıyor yani. bu sefer de gecikmiş olmanın suçluluk duygusu engelliyor seni. mektup asla yazılamıyor." **
edit:imla
"bazı mektupların yazılmasını geciktiren bir kısırdöngü var. önce gücü yetmediği, ne söyleyeceğini bilemediği için yazamıyor insan. sonra bu tereddütler yüzünden mektubun yazılması gereken zaman geçiyor. tren kaçıyor yani. bu sefer de gecikmiş olmanın suçluluk duygusu engelliyor seni. mektup asla yazılamıyor." **
edit:imla
medya şişirmesiyle iyi gibi duran kitap.
kitabın ismi çok etkileyici.
Banyodaki aynada yüzüme bakıyorum.
Yüzümde ne yılların çizdiği bir ifade, ne bir iz, ne de görmeyi beklediğim yıkıntılar var.
Başına işler gelmiş bir kadının yüzü değil bu. Oysa acıyla tanışan insanların yüzünde özel anlamlar oluyor.
insan bunu arkalarında yanan bir kenti bırakmış kadınların televizyondaki görüntülerinde okuyabiliyor.
Tek oğlu gözlerinin önünde işkenceyle öldürülmüş bir köylü, oğlu yaşındaki habercinin gözlerine herkes gibi bakamıyor.
Kim bilir, içimizdeki suçluluk yüküyle belki de biz beğeniyoruz onlara bu anlamları: sizin için bir şey yapamadık, hiç olmazsa bakışlarınız önünde eğilelim...
Yüzümde ne yılların çizdiği bir ifade, ne bir iz, ne de görmeyi beklediğim yıkıntılar var.
Başına işler gelmiş bir kadının yüzü değil bu. Oysa acıyla tanışan insanların yüzünde özel anlamlar oluyor.
insan bunu arkalarında yanan bir kenti bırakmış kadınların televizyondaki görüntülerinde okuyabiliyor.
Tek oğlu gözlerinin önünde işkenceyle öldürülmüş bir köylü, oğlu yaşındaki habercinin gözlerine herkes gibi bakamıyor.
Kim bilir, içimizdeki suçluluk yüküyle belki de biz beğeniyoruz onlara bu anlamları: sizin için bir şey yapamadık, hiç olmazsa bakışlarınız önünde eğilelim...
saçma sapan kitaplardan biridir adınave kapağın afilliğine kanmayınızdır.
güncel Önemli Başlıklar