geçmişte imrendiğim çoğu şeyi yaşadım, çoğu şeye sahibim.
ama eskiden daha mutluydum, daha heyecan doluydum.
Geçmiş hiçbir zaman bugünden daha iyi olmadı.
eskiden yaşadığım o heyecan, o mutluluklar..
şimdi aynı olayları yaşasam aynı hisleri duyamam belki.

çok şey yaşamış olmak, tecrübe sahibi olmak özgüven getiriyor belki ama çok şey de götürüyor.
hissizleştiriyor.

ve ben bunu sevmiyorum.
bir iki senedir bu döngünün içerisindeyim sürekli eski günleri özlüyorum geri dönmek istiyorum bir daha öyle mutlu olduğum günler yaşamayacakmışım gibi geliyor. içime mi doğmuş nedir biliyordum ben böyle olacağını da çocukken televizyon izlerken bile derdim kendime bugünleri özleyeceksin lisede de arkadaşlarımla gülüp eğlenirken bilirdim bugünlere özlemimden kahrolacağımı. Bazen sırf geçmiş yıllarda hissedebilmek için eskiden izlediğim dizileri ezbere bildiğim halde tekrar izliyorum çünkü izlerken kendimi o yılda hissediyorum işin kötü yanı anı kaçırıyorum bu hep böyle mi gidecek ben bir daha hiç andan zevk alamayacak mıyım bilmiyorum üzülüyorum sadece
Ben çocuk değilim. Genç oldum artık. 80'ler'de daha başkaydı ona bakılırsa. Geçmiş geçmişte kalır.
o kendiliğinden gelir çöker ve yine kendiliğinden kalkar gider. davetsiz misafirdir geçmiş özlemi.
(bkz: nostalji)
gereksizdir. geçmişte olan geçmişte kalır.
Bostanlı iskeledeki gün batım iskelesindeki banklara uzanıp kitap okuduğum günleri çok özlüyorum be...
bu durum bir realite olmasına rağmen aşırı saçma bir eylemdir çünkü geçmiş zaten geçmiştir ki ayrıca zamanı durduramıyoruz zaten ve zaten bundan 2 yıl öncesi de geçmişte kaldı bir bakıma. geçmişi değiştirmek istenildiği için geçmişi özlemek mantıklı görünebilir ancak geçmiş zaten o şekilde yaşanıp bitmiştir.
eskiye özlem duyup duygulanmaktır.

(bkz: nostalji)
Sebebi geçmişin bilinilirliğinin verdiği güven ve geleceğin belirsizliğinin verdiği korkudur.
Özlemiyorum neresini özleyeyim.
lise yıllarına dönsem yeterli benim için.

büyüdükte ne oldu amk.
Ben geleceğe Özlem duyanlardanım..ati benim için nostanjik.
(bkz: nostalji)
psikolojik sorunlarımın olmadığı günleri özlüyorum. *
görsel
insanın çoğu zaman hissettiği ruh halidir.
Hatıralar mutlu olsun, kederli olsun hep acı verir. Demiş dostoyevski.
Mesela gün gelecek şu an içinde buldunduğumuz anı bile çok özleyeceğiz. Çünkü dünya hergün daha kötüye gidiyor.
(bkz: ahir zaman)
2040 yılında falan bir yudum suyu ararken anlayacağız şimdinin kıymetini.
Bir zamanlar korona vardı. Aşı tantanası sürüyordu.
Meğer o günler zor değilmiş, En azından gökyüzü aydınlıkmış diyeceğiz.
Yapay bulutların kararttığı dünya'da Zombilerle savaşırken...
Kendi kendini mutsuz etmenin altın anahtarı.
Hoş, beni altın bile kesmiyor, ben platin olanını kullanıyorum.
Mutsuzluk belirtisidir. Mutlu olunca kim takar geçmişi.
Insanı manyak eder ve ben o manyaklik yolunda ilerliyorum sanırım çünkü güncel zamanımda hiç mutlu değilim ve sürekli geçmişte güzel anılarımın olduğu yerlere götürüyor beni hafızam. Hafıza gerçekten duygusal insanlar için lanet.
1800’lü yıllarda doğsaydım geçmişi özlerdim. 1990’larda doğan kimsenin yüzü gülmedi.
Yavrum özleme bak manyak olursun.
hep beklediğimiz yarınlardayız ama işler hiç istediğimiz gibi gitmiyor değil mi? sanırım en büyük nedeni bu. ikinci büyük neden ise bir şekilde ayrıldığımız, sevdiğimiz insanların yerini artık pek güzel kimselerin dolduramaması.

aslında özlemi abartmamak kaydıyla normaldir bu. aklına gelsin geçmişin ve gülüp, geç. geçmişe müdahale edemeyiz, gelecek ise muallaklarla dolu. anın keyfine bakalım. geçmişi takıntı haline getirip, aynısını yaşamak için çabalarsanız boka batar, hem yaşadığınız günü hem de geleceği hiç edersiniz.