bugün

nereye geç kalındığı konusuna göre "önemsiz, önemli ya da çok önemli" olan, vaktinde yetişememe, geri kalma durumu.
bazen kaderdir.
allah'a inanmaktır.
isyan yerine, "neden?" yerine...
inatla...

.
titrek bir hüzün yakalar boğazından,
sahte gülmelerin arasından bir özlem akar yüreğinin tenha yurduna
(bkz: haftanın beş günü işe geç kalan insan)
alternatif geç kalma bahaneleri* üretilerek üstesinden gelinebilecek bir fütursuzluk örneği. alışkanlık halini alırsa hastalık denebilir...
(bkz: randevuya geç kalma hastalığı)
neye geç kalındıgına baglı olarak önem kazanıcak olan durum...bazı şeylere geç kalmanın telafisi olmayabiliyor..
az önce sorulan bir soru vasıtasıyla bu eylemin azı için yani "az geç kalmak" için azerice'de ayrı bir kelime olduğunu öğrendim.

bana sorulan ise türkçe'de böyle bir sözcüğün olup olmadığıydı. Sizlerden gelecek fikirlere açığım. Gün türkçe'nin zenginliğini gösterme günüdür. Davranın bre sözlükçüler.
eğer yaşıyorsak hala zamanımız var demektir.
Ya zamanından çok erken gelirim..
Dünya'ya geldiğim gibi,
Ya zamanından çok geç,
Seni bu yaşta sevdiğim gibi....

Mutluluğa hep geç kalırım.
Hep erken giderim mutsuzluğa..
Ya herşey bitmiştir çoktan,
Ya hiçbirşey başlamamış...

Öyle bir zamanında geldim ki yaşamın,
Ölüme erken,sevgiye geç..
Yine gecikmişim bağışla sevgilim..
Sevgiye on kala,ölüme beş......
neye, nereye geç kalmak? durumuna göre değişir.en azından; mutluluğa, aşka, hayallerine, hayata ve kendine geç kalma da..
Bazen biriyle konuşmak için bir plan yaparken, bunu yapmana engel olacak bir şey çıkmasıdır.

Geç kaldığını anlarsın. Ama bu üzüntün hiçbir şeyi geri getirmez artık. Zamanında yapman gereken bir şey varsa o anda yapmalısın bunu. Başka bir zamana ertelememelisin. Ve asla nasıl yapman gerektiğini düşündüğün kısım fazla uzamamalı yoksa geç kalmış olursun.

Bazen birine onu çok sevdiğini söylemekte geç kalırsın. işte en kötüsü de budur zaten. Öyle an gelir ki; o artık yoktur.

Keşkelerin başlangıcıdır bir yerde.
çok sık istemsiz de olsa yaptığım eylem. *
geç kalınan şey tren ise ve trene binme amacınız bol entrikalı bol hüzünlü birşey ise aman aman zeytinyağlı dolma gibi olur valla.
vapura, otobüse, trene, sınava, derse, işe herşeye geç kalabilirsiniz, hatta belki kendinize bile, kalabilirsiniz kalın ama; tek bir şeye geç kalmayın...
Ya birilerine geç kalıyoruz, ya da birileri bize geç kalıyor. Bu geç kalmışlık içinde yok olup gidiyoruz.
en fenası, bir insana olandır. yetişemeyen bünyede ömürlük hasar bırakır.
Otobüse yetişemeyeceğini fark eden biri koşmaz, ama durmaz da. Çünkü geç kalmak tam olarak böyle bir şeydir. Koşmazsın, ama durmazsın da.
bazen 33 dakikalık farkla 21 aralık 2012'de kopacak olan kıyametle ilgili dönecek geyik muhabetini kaçırmaktır.
a.q 33 dakikada ne çabuk tükettiniz de baymıştır lafları ediyorsunuz. bari 10 saat geçmiş olsaydı. başlarım böyle tüketim toplumuna.
sevilen kıza açılamayıp zamanını beklerken uyuya kalan adamın, uyandığında, bir arkadaşıyla evlenmiş olan kıza sevgilim demesi gerekirken yenge demesi, sanırım en büyük geç kalmadır.
dünkü matematik dersine geç kaldım ben de. Kapıyı çaldım " girebilir miyim" diye sordum " gir, neredesin sen muratgilin dami? " dedi, ben de durur muyum yapıştırdım cevabı: " buradayım hocam nerede olabilirim ki? "
bazen ne yaparsan yap, hep uzaklara dalmaktır.

Sonra bir bakmışsın aradan 15 dakika geçmiş sen hala saçlarını tarıyorsun...
Bazen sadece genelleme yapmaktır. insan sevdiği şeye geç kalmaz ki...
kişiyi yeni seçimlere sürükleyen bir eylemdir. ya bir kabullenişi getirecektir ya da bir sonraki treni kaçırmama yolları denetecektir.
Hazırlanıp evden çıkamamaktır.
görsel
geç kalmak doğuştan gelen bir özelliktir. ne kadar erken çıkarsan yola o kadar geç kalırsın. sen sürekli her şeye, herkese geç kalırsın. hayat kendi seyrinde devam ederken sen hep engellere takılarak geç kalırsın. sevgiline geç kalırsın, o seni severken sen onun sevgisine geç kalırsın. derse geç kalırsın, yemeğe geç kalırsın. hayata geç kalırsın. genel de hep geç kalırsın. erken gelenleri farketmez, geç kalanları iliklerinde hissedersin.