bugün

Riskten kastım israil içindi.
Gazze için zaten risk var. Söylemeye gerek yok.

Ama bu kadar dar alanda, bu kadar yoğun nüfusu olan bir yerde çatışmalar beklenmeyen sürprizlere dönüşebilir.

Ki israil uzun zamandır meskûn mahal harekatı düzenlemiyor.
ABD de bu sebeple kara harekatı konusunda israil gireceğiz derse arkasında olacak ama ben ABD'nin çok istekli olduğunu düşünmüyorum.

Eğer Gazze şeridi bu duruma karşı yoğun tanksavar füzeleri, zırh delici füzeler elde etti ise israil için faciaya dönüşebilir.

Olası harekatta favori yine israil'dir.
Ama bu durumun sandığımız kadar kesin olduğunu düşünmüyorum.
riskli sonuçlar demişsiniz de adamlar gazzelileri insan olarak görmüyor ki. onların inancında yahudi olmayanlar insan değildir, yahudilerin hizmetkarı olabilirler ancak. e bir de ses çıkaran kimse yok, hastane de vurur cami de vurur.
365 km2 bir alana ve 2.3 milyon bir nüfusa sahip bölge.

Yüzölçümü olarak Tahmin edilenden çok daha küçük.
Ankara'nın Akyurt, izmir'in Aliağa ya da Seferihisar, Adana'nın imamoğlu ilçesi kadar bir yüzölçümüne sahip.
Hatta öyle ki Beypazarı gazze'nin 4.6 katı, Kozan ise 5.2 katı yüzölçümüne sahip.

Lakin bu kadar küçük bir sahada tüm bir konya veya adana ili kadar çok bir nüfus var.

Bu kadar küçük bir sahada, böyle yoğun bir nüfusa karadan meskûn mahal harekatı yapmak çok riskli sonuçlar doğurabilir.
görsel
siyonist israil devleti tarafından işgal altında tutulan kıyı şerididir.
Gazze Şeridi'ne ablukanın tarihi arka planı...

Gazze Şeridi'ni, kimilerine göre dünyanın en büyük mülteci kampı, kimilerine göre de dünyanın en büyük açık hapishanesi haline getiren sürecin yaklaşık altmış yıllık bir tarihçesi var.
Bir Gazzeli ve yardım malzemesi

Gazze Şeridi'nde bir buçuk milyon Filistinli israil ablukası altında yaşıyor

Bu süreç, bir yandan yeni Yahudi devleti israil'in kuruluş öyküsü, diğer yandan da Filistinlilerin topraklarından edilme ve kendi topraklarında mülteci haline düşmelerinin tarihçesi.

Daha somut olarak altmış yıllık olan bu tarihi, nüveleri itibariyle, yaklaşık bir buçuk asır geriye götürmek mümkün.

Siyonist Yahudiler, o zamanlar Filistin olarak tanımlanan topraklarda devlet kurma çalışmalarına 19. yüzyılın ikinci yarısında başladı.

Kendi ifadeleriyle "Vaadedilmiş Topraklar"da, devlet kurma çalışmalarının tohumu ingiltere'de atıldı. 1870'den itibaren Yahudiler bu topraklarda tarımsal yerleşim merkezleri kurmaya başladı.

Siyonistler 1896'ya kadar, "Eretz-israil" olarak da andıkları topraklarda on yedi tarım kolonisi kurdu.

Yirminci yüzyılda daha da hızlanan bu yerleşim süreci, bölgede gerilim ve şiddetin kapısını açan başlıca unsur oldu.

ikinci Dünya Savaşı sonrası

ikinci Dünya Savaşı'nın müttefiklerin galibiyetiyle bitmesinden sonra, Filistin meselesi son safhasına ulaştı.

ingiltere Amerika'nın da yardımını aldıktan sonra, Filistin meselesini Birleşmiş Milletler'e götürüp, bu sorunun çözülmesini istedi.

BM, Kasım 1947'de Filistin'in biri Yahudi öteki Arap olmak üzere iki devlet arasında paylaşılmasına karar verdi.

Yahudiler bu kararı kabul ederken Araplar reddetti. Kudüs şehrine ise BM denetiminde milletlerarası bir bölge statüsü tanındı.

Bu da Arapları tatmin etmedi ve Yahudilerle Filistinliler arasındaki gerilim silahlı düzeye taşındı.

Filistinliler için acı anılarla dolu olan, yüz binlerce Filistinliyi mülteciliğe mahkum eden bir dönem, Yahudiler için bir kaç bin yıllık mülteciliğin sona erdiği dönemdi.

Bir topluluk olarak Yahudiler için belki de son iki bin yılın "en kutlu" dönemiydi bu.

Filistinliler evlerinden, topraklarından, sevdiklerinden olurken, Yahudiler israil devletinin kuruluşunu ilan ediyordu. Bu devletin kuruluşunun ilan edildiği gün 14 Mayıs 1948 günüydü.

Bir Yahudi devletinin ilanına ilişkin aylar süren tartışmalar ve gerilimin ardından Yahudi liderler nihai adımı atmaya karar vermişti.

Yeni devletin kuruluşu şu sözlerle ilan edildi:

"Eretz-israil'in, Yahudi halkının ve Siyonist hareketin temsilcisi olan Halk Konseyi'nin üyeleri olarak, Eretz-israil üzerinde ingiliz mandasının sona erdiği günde bir araya gelmiş bulunuyoruz. Doğal ve tarihi haklarımız ışığında ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin kararı doğrultusunda Eretz-israil'de bir Yahudi devletinin kuruluşunu ilan ediyoruz. Bu devletin adı israil olacaktır."

14 Mayıs 1948'de BM paylaşım planı uyarınca David Ben-Gurion tarafından israil Devleti'nin kuruluşu ilan edildi.

Bu ilandan 24 saat sonra, Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak orduları saldırıya geçerek israil topraklarına girdiler.

1949 yılının ilk aylarında BM nezdinde israil ile onunla savaşan Arap ülkelerinin Irak hariç her biri arasında doğrudan müzakereler düzenlendi ve bunların sonucunda bir ateşkes anlaşması imzalandı.

israil'in Filistinliler ile olan gerginliği ise hala sürüyor.

Günümüzdeki manzara

Bugün Gazze Şeridi, israil ablukası altında. Yaklaşık bir buçuk milyon kişi günlük hayatlarını büyük zorluklar altında geçiriyor.

israil, ablukanın gerekçesi olarak, Gazze Şeridi'ndeki Hamas hakimiyetini ve bölgeden Yahudi yerleşimleri ve israil topraklarına atılan roketleri gösteriyor.

Karşıtları ise israil'in bu gerekçesinin bir bahaneden ibaret olduğu kanısında.

Dünyanın hemen her kesiminden ablukanın kaldırılması yönünde talepler geliyor ancak henüz bu yönde atılmış somut bir adım yok.

Kimi yorumcular bu belirsizliğin sürmesi halinde, sorunun faturasının daha da büyüyeceği kanısında.

http://www.bbc.co.uk/turkce/
gazze şeridi: hakkında yeterli bilgiye sahip olmak istediğim ve sahip olduğum bilgiyi sözlükle paylaşıp güzel birşeyler yapmak istediğim ayrıca şimdiye kadar sıkça televizyondan duyduğum şerittir.
gazze şehrini de kapsayan akdeniz kıyısındaki ince şerit şeklindeki filistin bölgesi. 1947-1948 yıllarındaki ilk arap-israil savaşı'nda mısır tarafından ele geçirilmiştir. 1967 yılında 6 gün savaşı sırasında israil tarafından işgal edilmiştir. halihazırda kurulması planlanan filistin devleti'nin içermesi öngörülen bölgelerden biridir. filistin özerk yönetimi kontrolündedir, ancak son dönemdeki gelişmeler sonucunda hamas'ın ağır bastığı bir bölge olduğundan israil tarafından abluka altında tutulmakta ve çok sık olarak askeri operasyonlara maruz bırakılmaktadır. özellikle yakın zamanda yaşanan büyük bir israil askeri operasyonunda facia yaşanmış, binden fazla filistinli öldürülmüştür.
israil tarafından ağır abluka altında tutulmasına ve onca yokluğa rağmen, insanların inadına hayata sarılarak mutlu yaşamayı bildiği küçük bir filistin kentidir. Aslında üzerine uzun yazıların yazılabilir ancak, bilinen genel durum dışında, aklımda kalan en etkili iki unsur, bütün duvarlardaki arapça grafiti örnekleri ve "nablusiye" ismi verilen yöreye has güzel bir tatlı türü.
gazze şeridi ve çevresi;
http://www.vahdet.com.tr/...in/foto/harita/gazze2.gif
halihazırda büyük bir asimetrik savaşın yaşandığı ortadoğu bölgesidir.
bebeklerin ve çocukların hayat haklarının elinden alındığı yer.
Orta Doğu'da Akdeniz kıyısında dar bir sahil şerididir. Adını en büyük şehri Gazze'den alır. 360 km²lik alanında 1.4 milyon insan barındırır.
Gazze Şeridihiçbir ülke tarafından bağımsız bir devlet veya devlet bölgesi olarak kabul edilmez. Dünya'da israil'in bir parçası olarak kabul edilir. Amerika Birleşik Devletleri tarafından ise israil tarafından ele geçirilmiş ve israil - Filistin arasında bir anlaşmayla geleceği belirlenecek bir bölge olarak tanımlanır.
mısır ile sınırı olan ve akdenize açılan tek filistin özerk bölgesidir.hamasın kalesidir.1,400,000 filistinli yanında 5000 den biraz fazla israilli yerleşimci vardır.Mısır ile olan kapalı sınır 2005 te israilin izniyle tekrar açılmıştır.israil intihar bombası tehdidine karşı duvar çözümüyle 100,000 ciavrında filistinli işsiz kalmıştır.Ayrıca israel 2005 yılında sağcıların tepkilerine rağmen tüm yerleşimci ve askerlerini çekmeye başlamıştır.