galatasaraylıların genel özellikleri

fenerbahçeliler gibi fazla gıcık değillerdir. (bkz: fenerbahçelilerin genel ozellikleri)

galatasaraylı olmayan herkesin fenerbahçeli olduğunu sanmaları.

hatırlayınca duygulanıp gözyaşlarına boğulabilecekleri şanlı bir tarihe sahiptirler.

"popescu hadi oğlum.. hadi oğlum... goooooooooooooooollllllllllllll!!!!!!"

köklerinin sultani mektebine dayanmasıdır.

takımlarının türkiye ligi kupasından başka kupalarda aldığını görmüş olmaları genel özellikleri arasındadır.

mulayim insanların çoğunlukta olduğu buna karşılık fanatik olanların aşırıya kaçtığı taraftar grubudur. içinde bulunduğum için söylemiyorum genelde tepkisizlerdir, anormal durumlar olmadığı sürece ne yönetime ne teknik kadroya sallamazlar. çok entresan bir topluluktur esasında, başarı dolu yıllarda bilinçsizce takımı desteklediği için kulübe fazla bir katkısı olmamış korsanı ihya etmişlerdir. tek sevmeyeni fenerbahcelilerdir. öyle bir takımla fazla inatlaşmazlar. çakal kısmı azdır.

fenerlilerden nefret ederler.

galatasaraylıların ortak özellikleri olarak da anlaşılabilecek bir başlık.

(bkz: geçmişle yaşamak)
(bkz: maziyle yaşayan bok içinde ölür)

(bkz: biz de uefa kupasi ile super kupayi aldik) *

yenilgi yüzü görmeden uefa kupasını almış ve bunu tesaduf diye nitelendiren insanların arasında yaşayan bir güruhtur. *

budut : ne oldu canım arımı soktu.

galibiyete giden her yol mübahtır felsefesini benimsemişlerdir.

altyapıdan yetiştirdiği oyuncuları ile gurur duyan, kaptanlarının genelde bu futbolculardan olmasını isterler. cirkef futbolcuyu kendi futbolcuları dahi olsa sevmezler.*

Türkiye'nin en büyük ve en fazla başarı kazanmış camiasına gönül vermiş kişilerdir.

gunumuzden cok gecmi$te ya$arlar.

onlara gore son 2 sezonun uefa $ampiyonu* ve 4 sezon oncesinin uefa $ampiyonu* * kotu takimdir ama 9 sene oncesinin uefa $ampiyonu olduklarindan hala 'dunyanin en buyuk takimi'dirlar.

popescu'nun 40 ya$ini gecip antropoza girdiginin farkinda degildirler.

$imdiki ba$kanlari tarafindan 'capulcu' damgasi yediklerini cabuk unutmu$lardir.

akrabalik ili$kileri cok geli$mi$tir. adnan polat - yildirim demiroren neredeyse amcaogullaridir.

takimlarinin 5 mac seyircisiz oynamalarina sebep olmalarina ragmen bununla gurur duyarlar. o 5 mactaki maddi zararin; oradaki esnafin halinden habersizdirler.

gazetelerin uydurdugu transfer haberlerine inanip yonetimlerine cephe alirlar. 'pires nerede'* diye hesap sorarlar.

siradan futbolculari yildiz diye lanse etmede ustlerine yoktur.

her ülkenin, her şehrin, her insanın onları diğerlerinden ayıran bir karakterleri olduğu gibi Galatasaray'ın da geçmişten gelen bir asalet duygusu vardır. bu da galatasaylılara futbol taraftarı profili açısından aynı şekilde yansımıştır. elbette başka takım taraftarları bunu kabul etmeyecektir. mantıklı olan da budur zaten. ama galatasaraylıların hiçbir zaman bariz gerçeklerle övünmek dışında büyüklenmeleri söz konusu değildir. her fenerbahceli arkadaslarıyla girdikleri futbol muhabbetinde aradan geçen belli bir süreden sonra susup 'tamam, sen haklısın' demek durumunda kalırlar. futbol cahilleriyle girdikleri her tartışmanın mağlubudurlar.

Galatasaraylılar, Türkiye'de an fazla taraftar topluluğunu oluşturur. Ama bunların en az yüzde %20'sinin futbolla hiçbir alakaları yoktur. sorulduğunda galatasaraylıdır bu kişiler. buradan yapılacak en mantıklı çıkarım galatasarayın türkiyede en sempatik takım olduğu gerçeğidir. bunda galatasaraylıların da etkisi vardır.

bir maçta gereğinden fazla hakem sözcüğünü kullaranarak anlatım bozuklugu meydana getirmezler. beraberce mac izlenilebilir insanlardır. bağırıp çağıran sağa sola küfreden taraftar profilinden ziyade sevincini coşkusunu daha seviyeli bir şekilde yaşarlar. (ben fenerbahçenin avrupada kupa alabilme ihtimalinin gerçek olmasından sonra türkiyenin halini düşünemiyorum bile.)

Türkiyenin her yerinde hatırı sayılır bir potansiyele sahiptirler. ama bu nüfus ve nüfuz pek kullanılmaz ya da kullanılmak istenmez. futbola gerektiği kadar önem verirler. bir gün herkesin aynı takımı tutacağına 3 yaşında bile olsa karınlarıyla gülerler. hangi takımı tuttukları söylendiğinde vebalıymış gibi 'Allah kurtarsın kardeş' tarzında cümlelerle karşılaşmazlar.

futbol konularını tartıştıkları forumlar diger taraftar forumlarıyla kıyaslanmayacak kadar kaliteli ve düzeylidir. antu.com'da yazan insan olabilme ihtimalleri üzerinde bile tartışılabilecek güruhtan daha kültürlü olduklarını söylemeye de gerek yok zaten.

maçın skoru bir tarafa seyir güzelliğine de önem verecek kadar estetik sahibi insanlardır.

6 rakamindan nefret etmeleridir.

neticede büyük insanlardr.

futbolcusundan malzemecisine kadar uzak ya da yakın aslan ve türevlerine benzemeleridir.
hakan şükür: dikkatle bakıldığında aslanı andırıyor.
sabri sarıoğlu: yavru bir aslana ne kadar da benziyor.
levent tüzemen : yorgun ve yıpranmış bir aslan.
eric gerets : benziyor abi engelleyemiyoruz
bu böyle gider.. devam etmek istemiyorum yoksa uğur tütünekerden girerim.. neyse konuşturmayın beni.

ciddi bir kısmı galatasaray'ın başarılarına sevinir ama başarısızlığına üzülmez. tuttukları takımı mutsuzluk nedeni değil mutluluk bahanesi yaparak doğrusunu yapmışlardır. çok kasmazlar öyle.

asaletin paçalarından damlamasıdır.

kesinlikle laf edilmemesi gereken özelliklerdir..
ee adamların uefa ve süper kupası var canım, yetmez mi ? *

kendi takım kaptanlarını kendi arabası içinde dövdükleri hiç görülmemiştir. birde alt yapıdan gelen oyuncularını çok severler, bazıları ise altyapı falan sallamaz bastırır parayı alır yabancıyı.

takımının zenginliği ile övünmek yerine başarıları ile övünmeyi tercih ederler.

"galatasaraylilarin genel ozellikleri" adında bir başlık açmazlar mesela. çünkü mülayim ve kendimi beğenmemiş insanlardır. oturup büyüklüklerini kendini büyük sananların yanında anlatmazlar. kapak sesi mi ne geldi!

iki tane zengin insan tipi düşünün. biri oldukça köklü bir aileden gelir yani zaten temelden zengindir, etraftaki herkesten saygı görürler ağırbaşlıdırlar amma velakin ikinci tip ise parayı sonradan görmüş şımarık bir tiptir yani tabiri caizse sonradan görmedir, bunlar ise etrafta katıksız herkesten züppe damgası yerler ve pek sevilmezler.

bu durumla aynen paralel olarak, galatasaraylılar takımlarının tarih boyu kendilerine yaşattığı sayısız gurur sonrasında asaletini seneler önceden almıştır zaten. ama bir başka takımın taraftarları galatasaray'ın başarılarının yanına bile yaklaşamayacak türden dereceleri anca 101. yılında elde etmiş ve bunun sayesinde herkese herşeye tepeden bakma lüksüne sahip olmuşlardır. verdiğimiz zenginlik örneğiyle bu durum aynıdır, burdaki asil soylu zengin galatasaraylılardır ve tabi ki de sonradan görme, şımarık, zengin ama asil olmayan ise onlardır. onlar kendilerini bilir.

galatasaraylıların genel özellikleri budur efendim.