bugün

bir iki haftadır burada takılan ve aynı zamanda ben olan yazardır, ne olduğu belli olmayan 10 yılda çok değişen biridir. iyi ya da kötü anlamda dünya değişmişken, kendisinin değişmemesi imkansızdır. sessiz sedasız sözlüğe geldi ve gene sessiz sedasız gidecektir. belki geri dönüşüm davulla zurnayla karşılanmadı ama gidişim için "hadi s**tir git" sesleri arasında olacak gibi, gerçi o bile olmaya bilir. ben kimim ki? aslında ben kim olduğumu biliyorsam, insanların benim kim olup olmadığı bilmesine gerek yok. ya beni 10 önceki halimle hatırlayanlar olacaktır ya da o 10 yıl önceki insanlar da artık buralarda pek olmadıklarına göre beni hiç tanımamış, görmemiş, iki kelime etmemiş insanlar gelip 10 yıl önceki yazdıklarımla beni yargılayacaklar. ne sizler yargıçsınız ne de ben önünüze gelmiş sanık. ben biraz daha buralarda takılıyorum, kendinize ve bana dikkat edin.
Eskilerin Umumi Kalem yazarı, şimdilerin ise Hususi Kalem yazarıdır. hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenler için http://hususikalem.blogspot.com.tr/p/blog-page.html bu link yardımcı olacaktır.

not: bu başlığı korkarak hortlatıyorum. lise bitirdim, üniversiteyi yarıladım ve yıllardır sözlüklerde takılmıyor, blog yazmıyorum, forumdan da kovuldum. şimdi gene buraya bir amaç doğrultusunda geldim. umarım yıkım değil destek görürüm, biliyorum burada iyi yazar dostlar var.
"#17138705 benim koçumaaa" yazarı. * olum bu kadar romantik olmak zorunda mısınız len sizi yazar kesimi,
edebiyatçılar. *

ana, la bu ne? allah seni ıslah etsin bulmuşsun ya olum nasıl unutulacağını? sadece biraz para lazım desene. *

(bkz: param olsa yapardım denilen şeyler/#17138427)
Artık düzce'de olan yazardır.
evet, facebookta yer güncellemesi yapanlar gibi ben de sözlükte şehir güncellemesi yapıyorum.
düzce olayını da şöyle özetliyorum: düzce üniversitesini kazandım.
düzce olayını da şöyle uzatıyorum: http://umumikalem.blogspo...e-sosyal-hizmetteyim.html
umarım kitabı çok satar, şimdiden başarılar.
merhabalar.
ben şu nr li entry nin sahibiyim (bkz: #16446368)şimdi iki entry arasındaki uçurumdan benim manik depresif olduğumu düşünebilirsiniz.
yazdıklarımdan pişmanlık felan duymuyorum ancak çok alakasız bir zamanda yazarın bloguna denk gelip karıştırdım.yazdıklarının ahım şahım olduğunu söyleyemem ancak bir zamanlar benim de dahil olduğum yaşıtlarının ultra mal hareketlerine bakarak onun genç yaşta düşünüp bunları sayfalarca yazılara dökmesi ve yaptığı işi ciddiye alması, terbiye sınırları içinde kalması takdir edilesi bir davranış olduğunu düşünüyorum.
umarım ilerde istediği işleri yapar umduğu hedeflerine ulaşır.

edit:imla

sherifaktashe teşekkürler.
#16446519

(bkz: hababam sınıfı ahmet)

şaka şaka, ben herzaman ki gibi işin taşkalasındayım. taşkalasındayım ama üzüldüm adamın yazdıklarına, hakikaten dedikleri doğru ise, bir sürü saçmalamış millet. neyse allahtan boru gibi döşemiş bebe cevabı. güzelde olmuş ama unutmayın arkadaşlar kitap işi gerçekten sağlam bir donanım ve özgüven isteyen olay.
öyle orda burda yazmaya benzemiyor. bu adam imkansızlıklar içerisinde emek etmiş ve bir kitap koymuş ortaya, şahsen tebrik eder, bir kitapla kalmaz yenilerini de yazmasını temenni ederim.

"yerel kırtasiye de satılıyormuş", ulan pezevenk yardımcı ol da d&r larda satılsın. bide böyle hakaret ettiğini, açık yakaladığını zannediyor ya ibneler, hakikaten hababam sınıfı ahmet olası geliyor insanın.
(bkz: admin bana acil ulaş)
feylesofça mırıltılar adlı kitabı yazıp bunu uludağ sözlük'te duyurduğu için bir çok eleştiriye ve hakarete maruz kalan arkadaştır ki bu arkadaş benim.

olumlu ya da olumsuz tüm eleştirileri kabul ederim. çünkü eleştiriler yapıcıdır ve bizi mükemmeliyete taşır. olumlu, olumsuz eleştiri yapan herkese teşekkür ettim. ama beni şaşırtan bazılarının eleştiri değil saldırı yapmaları. beni tanımıyorlar, kitabı bilmiyorlar ama ağızlarına gelenleri yazıyorlar.

- blog sitem güzel olmayabilir ama beğenip okuyan da var, beğenmeyip okumayan da. blog bana ait ve zevk için yazıyorum. aynı sizin sözlükte klavye başında bana sövdüğünüz gibi. işte, ben de blog sitem üzerinden hayata sövüyorum.
- kitabımın adının okunması zormuş. kitabımın adını okuyamıyorsan, kitabı hiç okuyamazsınız. okumadığınız kitabı neyle eleştireceksiniz?
- kitabı neden bastırdım? kitap demek, benim için yazıların bir sayfada toplanıp, bir ciltte can bulmalarıdır. emek verdiğim bir şeyin pdf şeklinde anonim olmasını istemem.
- babamın matbaası yoktur hatta kitap olayında hiç desteği bile yoktur. ama basıldıktan sonra iş arkadaşlarına hava attı mı? atmıştır.
- sadece yiğit özgür değil, bir çok karikatüristi takip ederim. ama sadece mizah okumuyorum, mizah diğer okuduklarımın yanında küçük bir parça gibi kalır.
- sözlük, blog, kitap bu üçü benim için çok farklı ama bazılarınız bunu ayırt edemiyor. "blog sitesi böyle ise, kitap şöyledir." ya da "şöyle başlık açmış, kitabı böyle olabilir." siz istanbul'un hava tahminini adana şehrine göre mi yapıyorsunuz? sözlükteki entrytlerime bakıp, okumadığınız kitabıma dil uzatmak çok saçma.
- artık liseli değilim, bolu fen lisesinden mezun oldum. liseli ergen demeyin ama illa hakaret edecekseniz sadece ergen deyin, yoksa hevesiniz kursağınızda kalır.
- evet, hamım. piştiğimi iddia etmedim hiçbir zaman.
- ("aynı derede iki kere yıkanılmaz" ve "bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir"den başka bir düşünür sözü biliyorsa adam değilim.) diyen olmuş. sadece bu iki cümleyi öğrendiğim için 2011'de felsefe olimpiyatlarına katıldım ve sadece bu iki cümleyi bildiğim için şu an felsefe.net sitesinde tek admin benim. böyle bir şey var mı? çok iddialı konuşulmuş ve tekrar ediyorum. o iki cümleden daha fazlasını ben biliyorum ama belki sen bilmiyorsundur.
- laf olsun diye entry giriyorsunuz, sonra hemen edit yapıyorsunuz. kitabımın yerel kırtasiyede satılması benim suçum mu? imkanım bu kadar. ben sadece yazar olmalıydım ama kendi kitabımın editörü de oldum, basım şefi de, lojistik yöneticisi de oldum. hedefim için 1,5 yılımı feda etmiş olmam ve bu gayretim tebrik edilmiyor ki edilmesini istemem. ama yok sayılıp da hakarete uğramak hiç istemem.
Mübarek bir yazar kardeşimiz. Kendisi pilavlı sohbetlerin mudavimidir. Risale-i nur külliyatını yalamış yutmuş bir maklube sevdalısı.
o kadar kitabı çıkmış, sözlükte ne yazmış diye bakmamla birlikte kitap yazmanın ve bunu piyasaya sürmenin ne kadar ele ayağa düştüğünü bana öğretmiş yazar.

edebiyat eleştirmeni felan değilim ancak yapmış olduğu tanımlar (misal elma için kırmızı tatlı ve suludur dan öteye gidememekte)
mizahi bir unsur barındırmadığı gibi basit, kapsamsız, acemi bir türkçe ile kalmakta.

diyeceğim o ki yazamıyorsan yazmayacaksın boşuna para bastırıp kitap bastırmaya gerek yok.

edit: şimdi gördüm kitabı da zaten 2 tane yerel kırtasiyede satılacakmış kendisi de 94 doğumluymuş.
ehh peki sözlükte neden bu kadar reklamı yapıldı.teyy allam teyy
"evrimi savunan liselidir, ilkokul biyoloji.. bikbik" diyip de kitap yazabilen bir liseli.

ben 22 yaşımda, ücretsiz staj için show tv senin, ntv benim kanal kanal dolaşıp milletin kapısında yatarken bu liseli de baba parasıyla kitap bastırıyor işte. hayat adil değil. bir kez daha gördüm. gençlere destek olmalıyız ayağını geçin, şu liselinin entry'lerine bir göz atın öyle gelin.

6 ay ücretsiz tv8'de çalıştım, sırtımda 20 kiloluk kamerayla kolumda tripodla abuk subuk şekillere girdim. bir de 3g denilen canlı yayın aleti var, onun bel ağrısını anca taşıyan bilir. beş kuruş para almadım, işi öğreneyim yeter ki diye. ebem sikildi her gün, kar kıyamet demeden istanbul'un bir ucundan bir ucuna gittik. polislerle dalaştık, "giremezsiniz" dediler. "burda çekim yassah kardeşim" diyip üstümüze çullandılar.

ama birileri kalkıyor, babasının parası ailesinin gazıyla beş para etmez bir kitap çıkarıyor. kırtasiyede satılıyor lan düşün artık.

yok hayırlı olsun, yok bravo bilmem ne.
hayırlı falan olmasın kardeşim, hayat bu değil.
gerçi hayat size güzel amınakoyim.

lisedeki felsefe dersinden gaza gelip filozofum ben demeler falan.
"aynı derede iki kere yıkanılmaz" ve "bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir"den başka bir düşünür sözü biliyorsa adam değilim.
"kitabını ***yim" in kanlı canlı hali.
(#14105182)
Hamsın canım, hamsın. Ben de hamım, ama olduğumu iddia etmiyorum işte...

Düzenleme: "kitabını..." şeklinde devam eden cümle aşırı derecede ağır ve saygısızca oldu. Bir şeyi tasvip etmemek, beğenmemek, o şeye ve ona verilen emeğe küfretmeyi haklı kılamaz elbet. Kitap konusuna gelince: Feylesof Tece'nin sözlüğe üye olduktan hemen sonra "kitap çıkardım" deyip, gelişmeler bölümünde reklamını yaptırmasını hâlâ itici ve 'boş' buluyorum. Ama, buna verdiğim tepki de şimdi baktığımda aynı derecede itici. Özür dilerim Feylesof Tece.
ağır lizeli olduğuna kanaat getirdiğim yazarımsı. feylezofça mırıltılar ne lan, bi zamanlar şizofrenik sancılar diye bi facebook grubu vardı nerden buluryorsunuz böyle laubali isimleri, sizin hiç edebiyatla, felsefeyle bi ilginiz var mı acaba, he tabi ilgi ve özentilik olduğu kesin ama bilgi edinmeye erişememişsiniz daha, neyse..

edit: sonradan konuştuğumuz yazar kişisi. yaptığım eleştirinin ağır ve biraz da sinir ile yazılmış olduğunu farkettim, bilmiyorum bunlar benim düşüncelerim lakin tek kişiye patlamış isem de affola, bi dargınlık olmasın. hadi selametle.
Kitabın içi kadar kapağı da çok önemlidir bir ürünü daha çekici yapan bile onun ambalajıdır ve kitabının kapağına bayıldım hayırlı olsun..
kitabını gördüm ve begendim gidip hemen bir tane rüstem abiden kitabını alacağm sevgilerle.
genç bir filozof. kitabı hayırlı olsundur.
facebookda kendi hakkındaki açıklama: "Umumi Kalem'de Blog WriterBolu Fen Lisesi'de okuduBolu'da yaşıyorMemleketi Adapazarı, Sakarya26 Nisan 1994 tarihinde doğduTürkçe, ingilizce biliyor." olan kardeşimiz.

tamam, ne yaşına bir şey diyeceğim, ne "Blog writer" olup aynı zamanda türkçe karakter konusunda hassas oluşuna. Lise hazırlıktan öğrenilme ingilizceyi oraya ikinci dil olarak yazıp marjinal görünmeye çalışmana kızsam mı bilemedim yine. "Babarşizm" diye bir kelime uydurmanın, "neoloji" olduğunu bilmediğin için üzülsem mi ona da karar veremedim.

Ayrıca mahalle bakkalında kitaplarını satışa sunup, uludag sözlük gibi ulusallaşmış bir internet sitesinde kendi reklamını yaptırmana da diyecek bir şey bulamadım. (allah tan bulamadım)

Bazı yazılarını okurken, sözlükteki bazı entryleri (benimkiler de dahil olmak üzere) okumuş ilkokul öğrencisi bir çocuğun, bizim yazdıklarımızı arkadaşlarına anlattığını düşündüm nedense. Öyle geldi, o hissi verdi bana.

Blogunu baya bi okudum diyebilirim. hayatımdan çaldığın dakikaları geri isteyemem senden. Kendim ettim bunu kendime.

tutsak savaşçılar adlı yazı dizisini de 7 ye kadar okuyabildiğim için, ayrıca ödül istediğimi bildirir, selam ederim güzel kardeşim.
reklam güzel.
yazmak için muhalif olmak ya da bir şeyler için endişelenmek gerektiğine inanırım hep. Tabi bu bağlamda ''bilgi''nin yerini de göz ardı etmemeye özen gösteririm.

Kitap, blog, sözlük...

Güzel şeyler bunlar.

iletişim adresi ve bir adet telefon numarasıyla nasıl sözlüğe üye olunabiliyorsa kitap çıkarmanın da bir o kadar rahat bir şey olduğunu öğrenmek de gayet güzel anasını satayım.

Herkes yazsın tabi olm. Elinden geldiğince, ne biliyorsa hangi konuya ilgisi varsa gerekli ortamlarda ve gerekli araçlarla bunları paylaşsın bizlerle.

Ya o değil de ben şunun peşindeyim. Sözlük dediğin tek siki kalmış canavarda gelişmeler butonundan böyle şeyler duymak da ayrıca güzel tabi. Ama yapabilene...

Şimdi bu kitap dediğin şey de öyle kolay ortaya çıkmıyor. Ön çalışması, yazım aşaması, yazım sonrası denetimleri falanı filanı... Hele de böyle mırıltı tarzındaki bi kitap için bütün gün okulda olup akşamında da ''ulan dershaneye geç kaldık ya'' telaşının yaşandığının ve bir yılın yaklaşık 7 8 ayının böyle geçtiğini varsayarsak arkadaş kitap yazmaya sittin sene önce başlamış demektir.

Şaka lan şaka.

En fazla 3 yıl.

Bizim feylesof ne zaman keşfetmiş bu sözlüğü ?

2011'in sonu. Daha 1 yıl olmamış.

Bizim pek bir akıllı sözlük yöneticileri ne yapıyor ?

Arkadaşlar bıdı bıdı bıdı...
Fey...
Kit...
Ken...
Yaz...
Başarılar dileriz.

Bunu yazıp bilmem kaç bin üyesi olan uludağ sözlük yazarlarını bilgilendiriyor.

Şimdi soruyorum, bu ve daha önce yazılan kitapların duyurulmasında hangi kriterler etkilidir ?
Bundan da ziyade bu kitapları içeriği hakkında bilgi edinebilmek adına okuma zahmetinde bulunmuşlar mıdır ?
Her önüne gelen kitabın duyurusu bu şekilde yapılıyorsa doktordan 2. el temiz araba bulma şansımız nedir nu sözlükte ? Bi gelişme yayınlasan ha yönetim ?
Belki araba sahibi oluruz.

Reklam ajansı gibi oldu lan sözlükler.

Yakında kitap çıkarcam. Yaklaşık 3 yıldır buralardayım. Sözlükteki entrylerimi toparlasam kayda değer bir şeyler çıkar mutlaka. Mahmut amcanın matbaasında basım işlerini halletsek mahalle bakkalı nuri abinin gazetelerinin yanına da sıkıştırıveririz kitaplarımızı olur biter.

Tanıtım için de televizyonlara falan çıkmaya gerek yok. Sağ olsun uludağ sözlük var. Zall salca'ya söyler. Salca tersofcold'a.

Bir gelişme yayınlanır hemen.

it ite it kuyruğuna sözü geldi aklıma. Neyse.

Kendini genç feylesof olarak nitelendiren birinin de sokrates'ten, kant'tan, tanıdık, hatırlanmadık her türlü düşünce adamı hakkında sözlükte tek bir entrysine dahi rast gelmemek çok üzücü ve bir o kadar da düşündürücü.

Üşenmedim inceledim.

Artvin'deki siyanür mevzusuna da hiç değinmemiş. Ama ''dost''luğuna lafım yok.

Feylesof tece'yi değil ama feylesof rıza gibi bir adamla tanışmak isterdim.

Bu arada kitabı nasıl temin ederim bilemiyorum ama ''feylesof bize kitap versin.''

hee bi de o ''nazist deli filozof'' değil ''narsist deli filozof.''

hadi şimdi daha iyilerini yazın.
(bkz: fil ozof)

her düşünen canlı filozof oluyor zaten ayrıca her düşünene de insan diyorlar.
kitap çıkardığını gelişmelerden öğrenene kadar nick altı entry leri sınırlı sayıda olan yazar.

kitabı umarım tutar.
--spoiler--
işte, buralardan kitabımı temin edebilirsiniz. Lütfen eşinize dostunuza önerin, onlar da alsın ve stoklar tükensin. Madem bir işe girdim, bari zaferle ayrılayım.
--spoiler--

peki alayım, (bkz: evde bulunsun).
kitap yazıp yayınlamak yürek ister, bu yürekli kardeşimizi kutluyorum.
çoğu insanın düşünüp de başaramadıklarını gerçekleştirerek, bir eser üretmiş ve onu bastırıp yayınlatmış yazarımız. kendisine yayın ve okuma dünyasında başarılar diliyorum. yolu açık olsun.
güncel Önemli Başlıklar