bugün

Bizim sitede güvenlik var, her bi yanda kamera var. Sıkar biraz.
Yaz vakti balkonda yatarken,komsuya girerlerken gordum. Kalktim, bagirdim ve pencerede atlayip kactilar. 16-17 yasinda sumukte bogulacak tipler.
Hastaneden eve geldiğimde kapı açıktı ama hiçbir şeye de bir şey olmamıştı o günü hâlâ anlayamıyorum.
Allah kimseye yaşatmasın çok kötü bir durum. Sen git benim devirmekten korkup altını temizleyemediğim 42' koskoca TV yi daracık balkondan al götür. Sadece o olsa neyse gelmişim geçmişim geleceğim herşeyimi çaldı ve gitti..
Tek yaşıyordum. Zemin katta tek başıma yaşamaya cesaret edebilmek beni hâlâ düşündürüyor. Uzun süredir cama tıklatılıyordu ve üstün bir zeka örneği olduğum için bunu tanıdık isimlerin yaptığını düşünüyordum. Abim olabilir, dedem olabilir, komşu kız olabilir. Biri yapıyordu, ama kim ondan emin değildim. Daha ilginç olan şey bazı konularda yoğun bir sorumsuzluk ve umursamazlık örneği gösterdiğim için bu işin peşine düşmedim. Gece komşu kız pencereye vuruyorsa bile beni ilgilendirmezdi. Kendi tercihiydi.

Bir gün yine sese uyandım. Biri kapıyı açmaya çalışıyordu, diğeri demir parmaklıkları sökmeye çalışıyordu ki insana bu gücü kuvveti veren şey hırsızlık isteği değil azmışlıktır efendim. Fantezi dünyasının genişliğine işarettir bu çaba. Benim ya uykumun çok ağır olduğu düşünüldü ya da malın önde gideni olduğumdan emin olup ses çıkarmaktan bile korkmadan eve girmeye çalışıldı, ikisinden biri, bilmiyorum. Oysa ben hepsini duymuştum, tavşan benden daha ağır uykuya yatıyordu. Üşenmiştim.

Kalktım, üstümü giyindim. Tecavüzcüler beni giyinik görsün amacı mı taşıyordu neydi bilmiyorum. insan o an düşünemiyor. Gerçi anı boyunca fark ettiyseniz bir an bile düşünmemişim. Elektrik düğmesine bastım ve geri zekalı diğer arkadaşının ismini söyledi uyandığım konusunda uyarmadan önce. Kendilerini ele verdiler. Kaçtılar.

Eve girmeye çalışan kisilerden biri çocukluk arkadaşım cıktı. Yazıklar olsun diyorum.
Benim gibi yedirip içirmek trajikomik olsa gerek!
Ne ara oldu bilmiyorum ama birkaç parça eşyamın eksikliğini farkettiğim gün aslında uzun zaman önce eve hırsız girdiğini anladığım gün oldu.
O dönem evde hastamız vardı, geçmiş olsuna gelenlerden biri büyük ihtimal ben mutfakta bir şeyler hazırlarken götürmüş. Gözümle görmediğim için kimseyi de suçlayamadım.
O utanmaz arlanmaz büyük olasılık benim yüzüme gülen bir komşu ya da akrabam.
Bize girdi. Hemde üçüncü kata balkondan. Pisikopat biraderin elinden adamı zor aldık. Sonrası uzun hikaye. En acaibime gidenin ise karakolda komiserin " şimdi bunların sülalesi size musallat olur, siz en iyisi şikayetçi olmayın" demesi idi.
Geldikleri gibi giderler!

Ne alaka amk.

Evden malınızı çalma gayesiyle, evinize birinin sızması.

Bekar evime girmişti 10 sene falan önce, uzun marlboromu çalmıştı piç.
Bu durumun 2 yönü var:
1. Evdeyken hırsız girmesi.
2. Evde yokken hırsız girmesi.

Evde yokken girdiğinde zaten ortalığı bok edip gitmiştir. Geçmiş olsun. Karakollarda süründüğünüzle kalırsınız ve çoğunlukla da yakalan(a)mazlar. Hiç yakalanan duymadım.

Evdeyken hırsız girmesine karşın da caydırıcı bir şeyler bulunsun yanınızda. Mesela gerçeğine çok benzeyen oyuncak tabanca gibi!

Ayrıca ülkemizde beyzbol oynanmamasına rağmen beyzbol sopalarının fazla satılmasının bir nedeni de budur.
it besleyin.

(bkz: it olan eve hırsız girmez)
Evet girdi, hemde iki tane birden
Ikisini de vurdum.
korkunç bi durum. gerçi bizim evde çalacak bişey yok ama. hırsızla arkadaş olmaya çalışırdım belki.
Korkunçlu durum.

Lütfen girmesin, girecekse de ben evde değilken girsin, ne bok yerse yesin çok rica ediyorum.
Ne yaparım bilmiyorum, geceyse ölü taklidi yaparım, çıtım çıtmaz, zaten bayılırım muhtemelen.
Gündüz girer ve ben de evdeysem, " al kardeşim ahanda ipadim, telefonum, bir de swatch saatim var, başka da bir haltım yok" deyip gene bayılırım.
Yani inşallah bayılırım, yoksa o sürecin altından kalkamam.
yanılmıyorsam 2 den fazla sefer başımıza gelen olay. hatta bir keresinde hırsız eve girip değerli eşyalar ile birlikte arabanın anahtarını da alıyor ama arabayı çalmıyor. sonrasında biz tabi arabayı evden uzaklaştırıyoruz bir süre. aradan bir iki gün geçiyor, annemle evdeyiz. ben bakkala gidiyorum. ben çıkar çıkmaz kapı tekrar çalıyor. annem de sanıyor ki ben birşey unuttum. kapıyı açıyor kimse yok. kapıya küçük bir poşet asılmış ve içinde de arabanın anahtarı var.
moral bozan ve bir daha olmamasına yönelik ekstra tedbirler için yeni masraf kapıları açan bir kötü gelişme.
uyansanız bile uyuyormuş gibi yapıp, can güvenliğinizi teminat altına alın. hırsızların çoğu madde etkisi altında hırsızlık yapıyorlar ve karşılaştığınızda ne yapacakları belli değil. hırsız evden çıktıktan sonra etrafı velveleye vermek en doğrusu.
kişinin çalınan eşyasından ziyade o anki psikoleji ile kişiliğin devreye girmesi ve hadisenin sıcaklığı yahut şoku ile içinin biranda dışarı çıkma durumudur!
sakin karşılayanlar....
giden gitti nasılsa deyip si.lemeyenler...
içinden canavar çıkıp çevredeki herkes suçlu görüp, hepinizi ısırabilirim moduna girenler..
anası babası cinayete kurban gitmişcesine ağlayanlar, sövenler
(en aptalcası ve acınası bu modeller)
bizi tanıyolardı...
takip ediyolardı....
polisler biliyo...
uzayıp gidiyo...
velhasıl nasipten öte köy yok derler.
eşşeği sağlam kazığa bağlayalım. gerisi takdir ilahi.
eve gelip anahtarı sokup kilidin yarısının elinizde kalması ile anlayabileceğiniz durum.
dün itibarıyla başıma gelmiştir. akabinde çilingir çağrılmış, kapı açılmış ve hırsızın eve giremediği, kilidi kırıp (herhalde başka biri geldi veya bir ses duydu da korktu) gitmesi ile sonuçlanmış hadisedir.
kilidin yarısı elinizde çilingiri beklerken ve kapının açılıp evde durum değerlendirmesi yapacağınız aralıkta geçen zaman kan basıncınız artar, elinizi nereye koyacağınızı bilemezsiniz, cebinizde sigara olduğunu unutup arkadaşınızdan sigara bile isteyebilirsiniz.
insanı fazlasıyla rahatsız ve tedirgin eden olay.
Daha yarım saat önce yan dairemizde oturan amcamların evine girdi. Ben evimde otururken yan dairede yabancı ve ne yapıcağı belli olmayan birinin bulunması akşam akşam insanı delirtiyor. Bir de bunun yanında polisin geçmiş olsun demekten başka bir şey yapamamasıda ayrı bir sorun. Şimdi gelde bu gece uyu.
görsel
geçen hafta başıma gelendir. kapı kilidini söküp laptop, tv, değerli takılar ve saatlerimi alıp gitmişler. e tabi bunu yaparken evi dağıtmayı ihmal etmemişler. orijinal parfümleri bile almış hayvanatlar.
ulan insan eve biri girecek tedirginliği yaşamasından ve maddi kayıptan çok laptop içindeki fotoğraflara üzülüyor.
tabi bütün halıları falan yıkamaya vermeyi ihmal etmemek lazım.
Öğrenciysen bi makarna ikram et lan ayıptır bilader aaaa.
geçenlerde benim de başıma geldi bu olay.

öğrenci evinde kalıyorum evde pek fazla çalınacak bir şey yok sadece ev arkadaşımla benim bilgisayarlarımız var. gündüz gözü biz evde yokken birileri çelik kapı kilidini kırıp girmiş içeri. bilgisayarları alıp ortalığı da iyi bir dağıtmış. bazaların altına dahi bakmış o derece. ev sahibi arayıp hemen eve gelmem gerektiğini söyledi. gittim eve vaziyeti gördüm polis çağırdık. olay yeri gelip hırsızdan daha fazla batırdı evi sağolsun. neyse efendim sordum polise benim bilgisayarı bulacaksınız mı diye. polis hırsızı belki buluruz ama bilgisayardan ümidi kes çoktan satmıştır dedi. ulan sen polissin senin bana güven vermen gerekiyor. merak etmeyin bulacaz demen gerekiyor. çok üzüldüm. içinde son 7 yıldır adıyamanda, mardinde, diyarbakırda, elazığda çektiğim fotoğraflarım vardı. günlerce hazırlamak için çabaladığım ödevim vardı. bilgisayarı da 100 liraya satamazlar yani ne gerek var ben verirdim o parayı.

efendim olaydan yaklaşık 1 hafta sonra bir arkadaşımla telefonda konuşarak yolda yürüyordum. evin önüne geldim tam girecem vazgeçip telefon konuşmamı bitirmeye bu sırada da sokaklarda dolaşıp sigara içmeye karar verdim. kulağımda kulaklık elimde sigara kendi mahallemin daha önce gitmediğim yerlerinde dolaşıyorum. teknik servis gibi bir yerin önünden geçerken camda bir laptop gördüm. benim bilgisayarla aynı kasadandı (çok seviyorum o kasayı) dönüşte sorayım ucuz bir şeyse alırım diyip yola devam ettim. geri dönüp laptopu camdan incelemeye başladım. o da ne benim cihaz. kısa süreli şoku atlattıktan sonra içeri girip selam verdim meseleyi anlattım. gençten bir çocuk vardı başladı anlatmaya. yok efendim bit pazarından almış da şu da bu da zararını karşılarsam bana verirmiş. kendi bilgisayarını tekrar satın al diyor yani.* ben herifin hikayeye mal gibi inandım polisten kıl kaptığımdan onu da çağırmadım öğrenciyim param yok edebiyatı yapıp bir şekilde vermeye ikna ettim herifi. her şeyi silmişler tabi. aldım şaşkın şaşkın eve döndüm.

o gün bu gündür şunu düşünüyorum; benim evimden bilgisayar çalınıyor, benim mahallemdeki bilgisayarcıya satılıyor, bu adam bunu bana parasız veriyor ve ben adamın anlattığı aptal hikayeye inanıp polise şikayet etmiyorum. galiba biraz malım.

son.
Cana geleceğinden mala gelmesi yeğdir.dünyayının çivisi çıkmış dersiniz.bugün kardeşimin başına gelen olaydır.hırsızlık iki üç saat içinde gerçekleşiyor.tek tesellimiz o saatte evde birinin bulunmayışı.hırsız değerli birkaç takıyı almış.bilgisayara ve paralara dokunmamış.eve ayakkabılarıyla girmiş.boğazında kalır umarım çaldıkların.
1 haftadır sokakta 6 hırsızlık vakası bir geçen hafta bizim evden yürüttükleri telefonum ve bilgisayarımın gitmesini hayıra bağladık. Bu gece saat 1.30 sıralarında kiracımızın evinden gelen sesler üzerine aşağıya indik peder beyle(Kiracı köyde). Bizi görünce kiracının arkadaşlarıyız yaptı 2 kişi. Kafaları güzeldi belli malzeme almışlar kafalarına. Herneyse peder konuşurken birden artislik yapınca ipler koptu ve kavga patladı. Keşlerden birinin kafası patladı polis çağırdık ve yarın savcıya gidicem. işte size türkiye adalet sistemi. Eve hırsız girince domalın s*ksin sizi. Başka türlü siz suçlusunuz.