bugün

eski sevgili ne? ondan once pardon da sevgili ne ?
(bkz: eski yara)
şimdi benden götürdüklerinle,
yaratacağın yeni aşk,
yani benim kalbimin atacağı yeni beden,
hiçbir iz taşımayacak benden…
benim gözlerim, ben gibi bakmayacak mesela…
benim sesim, benim sözlerimi söylemeyecek sana…
sen, benden sonra…
alışkanlıklarınla devam ettiğini sanacaksın hayatına…
sonra bir sonbahar haftasonu, mesela pazar…
onun şekerli türk kahvesini sade hazırladığında…
yani, öldürdüğün ben’in sevdiği gibi hani…
tüm bağları çözülecek hayatının canımın içi eski sevgilim…
düşüşler başlayacak sonra…
adımla sesleneceksin mesela ona…
işte tam burası araf…
ortada kalmak…
kaldığın yerde,
üç üzülenin yaratıcısı olmak…
biri ölü,
biri sen…
biri benim organlarımla yaşayan tanımadığım biri…
ve ne yazık ki canımın içi eski sevgilim…
sırf sen üzülme diye,
ben…
katilimin sen olmadığına…
yine
yemin ederim.
işler güçlerden bir replikte anlatılıyor.

--spoiler--
Ahmet: Biliyorum kimse kolay olacak demedi ama kimse de kalkıp bu senin hayatının sınavıdır Ahmet demedi. Dağdan inmiş aç bir kurdun ıssızda karşısına çıkan tombul pembe yanaklı bir erkek çocuğu gibisin Feride. ikimiz için de çok zor.

Feride: Pembe yanaklı erkek çocuğu gibi miyim? Gözündeki yerim o mu Ahmet.

Ahmet: Tespihde hata olmaz biliyorum ama ne bileyim yani ben sanki ormanda aç bir kurtmuşum da sen de babaannesini yediğimin kırmızı başlıklı kızı ikimiz içinde çok zor.

Feride: Ahmet sen bu teşbih olayını hiç beceremiyorsun kabul et. Babaannesini yediğim kırmızı başlıklı kız ne be.

Ahmet: Ulan ikidir aç kurdu canlandırıyorum laf söz etmedin hikayede kendi yerini beğenmedi haspam. Siz kafanıza göre bi rol seçin kendinize biz ona göre tespihi dizeriz Feride Hanım.

Feride: Eski kız arkadaşım de mesela.

Ahmet: Sen benim eski kız arkadaşımsın… Bense seviye tespit sınavlarında çıkan şaşırtmacalı anlatım bozukluğu sorusuyum… Anlatım bozukluğunun giderildiği tek cümlede eski sıfatı fazlalık… Sen benim eski kız arkadaşımsın bense 70'lerde çekilmiş arebesk sanatçısı filmleri… Bütün duvarlara resmini çizmişim… Ne zaman kamera senin yüzüne doğsa içli bir türkü söylerim… Çiğ köfte yoğururken üstümde boğazlı kazak…

Feride: Ahmet… Tamam anladım…

Ahmet: Sen benim eski kız arkadaşımsın… Bense Özdemir Asaf şiiri...

Sana gitme demeyeceğim

Yine de sen bilirsin

Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim

incinirsin

Feride: Ahmet gidiyorum. Dönüşü yok. Bitti..
--spoiler--
= bumerang.

Evet gittiğin yere geri gelen sen.
Resimlere bakarken yarısını sol elimle kapatan ben.
Metrolar, hava alanları, binlerce kilometre yollar yapılır artık hiç biri sana çıkmaz.
Anılar duvarın da bi tuğlasın sen.

Eski sevgili bi sıfat tamlaması idi bakınca özne düstü tamlamadan sıfat kaldı geriye.
Hani şu eskiler alırım eskiciii diyen adamlara satabilsem ya seni.
Binlerce yıl kalman gerekir di oysa ki benle, e o kadar kahve boşa içilmiş.

Eski türk filmlerinin eski güzel kıyafetleri gibi
Güzel ama giysen olmaz şimdi.

Bu arada, sıradaki parça sana girsin.
görsel
Aslında hala aklında ise eski sevgili, hiç eskimemiştir. Yenisi de gelse, aklın hep ondaysa, hiç eskimez o sevgili. Tüm hayallerinde o vardır çünkü.
Sikmek lazım bu eski sevgilileri. Tüm ilişkiyi burnumuzdan getirdiler.
KANKA VEYA FUCK BUDY OLABILIYORLAR.
Eski işte, bahsedilmemelidir bile.
(bkz: eski kaşardan tost eski sevgiliden dost olmaz)
bir ara kesinlikle tekrar sevişilmesi gereken kişidir.
o beni unuttu. ben ise her sabah onunla uyanıp her gece onunla yatıyorum.
ayrıldığımızdan beri sözlüğe hiçbir şey yazmadım onunla ilgili. bundan sonra da yazmayacağım. zaten hiçbir şey hissetmiyorum çok uzun zamandır. fakat, sanki ondan önce farklıydım, onunlayken kendimde bir şeyleri keşfettim ve kendimden bir şeyler kaybettim. şimdi artık başka biriyim. sanki ben, bana ait birkaç şeyi geçmişte, onunla birlikte bırakmışım gibi geliyor. ve ne yapsam da geri gelmeyecek. bu beni dağıtmaya itiyor. buna ne kadar dağıtmak denir bilmiyorum ama eski ben gibi davranmıyorum. bu iyi mi kötü mü bilmiyorum. ama hüzünleniyorum bazen. bazen eski heyecanımı özlüyorum. bazı kelimeleri ilk kez söylediğim zamanki heyecanımı, ilk kez duyduğumda çaktırmadığım mutluluklarımı. ilk şaşkınlıklarımı. o sadece yanlış bir yapboz parçasıymış ama bu parçayı oldurmayı denerken ben bir şeyleri kaybettim. kaybetmeye devam ediyorum.
sizleyken normaldir sizden sonra güzelleşir afet olurlurlar
bir de bunların haysiyetsiz türleride vardır sizle ayrıldıktan sonra 1 hafta çekmez twitter de instada orda burda yancıklarıyla oynaşmaya başlarlar alayı kahbedir özetle bunların.
birlikte zaman öldürdüğün günlere sövüp saymanı gerektiricek varlık.
Sevgilim diyemeyip eski sevgilim diyebildiğin insan. Seni çok seviyorum diyemeyip seni çok sevmiştim diyebildiğin insan.
"Sen sadece zor dönemimde bana gelen bir ışıktın ama ben o ışığı daha fazla üzmek istemediğim için ayrıldım" diyerek beni hayatımda hiç olmadığı kadar üzen kişidir.
bakın gerçekten kafam almıyor o kadar iş güç peşindeyim, sosyal çevrem yüksek bir insanım, ama bir an oturuyorum arka fonda bir müzik çalmaya başlıyor ve ya küçük bir hatıra buluyorum ona ait nasıl olursam olayım çöküyorum. yeter artık cidden ama yeter.
En kötüsü de cümleye "en kötüsü de" diyerek başlamaktır. Acının sonu var mı arkadaşlar hayatıma devam edebilmemin ya da giden 2 yılımı biri bana getirebilir mi çünkü bugün tam 2 yıl oldu ayrılmamızın üzerinden merak etmeyin daha dün gibi demiycem çünkü hem klişeleri sevmem hem de daha dün gibi değil depresif şarkılarla dolu dolu bi 2 yıl geçirdim öyle ki bunlar hayatımın fon müziği haline gelmiş ben de arkadan geçen figüran oyuncu olmuşum. Ama durun entrymi bi klişeyle sonlandırıcam. En kötüsü de siz dünya kadar emek vermişsiniz belki anne babanızı dahi onunla eşit değerde tutmamışsınız sonra ayrılmışsınız siz her erkekde ona dair bir parça ararken o gidip başkasını sevmiş üstelik sizin verdiğiniz emeğin zerresini vermeyen birini. E peki neden hayatımız böyle ? Sanki bir terziymişim de çok güzel elbiseler dikerken bırakın kendi söküğünü kendim yıllanmış bi paltoyla seneleri geçiriyor gibiyim. Şuan bu entrynin arkasında "çünkü emek verdiysen zor" ya da " hayırsızın biriydi fikrimce" tarzı düşünceler barınıyor. Peki ben ne zaman bi entrynin arkasına Serdar Ortaç yapıştıracak hiçbir şey umrumda değil boşver sesse gidelim kafasına ulaşacağım?
öyle ansızın çıkar karşınıza.

http://mbsadam.blogspot.c.../zamansiz-sevme-beni.html
Hayatta daha zor daha önemli şeyler varken eski sevgiliye takılıp kalmak ne derece doğru bilmiyorum.
Nişanlanmış.

Bugün gündüz saatlerinde şeş kaza rastladım, bir fotoğraf; ellerinde çiçekler, yanında bir başka erkek, yüzünde gülümseme..

Hiç öyle eski yıllarımda olduğu gibi arabesk ruh haline girmedim. Yolu açık olsun.
Küfür kültürümü geliştiren şahıs.
Hatırlamıyorum.
Adı üstünde eski.
güncel Önemli Başlıklar