bugün

türkiye'de yapılan bir şeydir. el kadar çocuklara gidip atatürk'ün hayatını anlatacağınıza 15 temmuz gibi anlayamayacakları ve yaşlarına göre uygun olmayan bir konu öğretiyorsunuz. atatürk'ü yasaklayıp 15 temmuz koymuşlar. atatürk'ü, cumhuriyetin kurucusunu bize unutturamazsınız! atatürk olmasa hiçbiriniz olmazdınız.
15 temmuzda nolduğunu biz anlamadık, onlar nasıl anlasın.
Kasım 2002den temmuz 2016 a kadar kandirildiklarini anlatsinlar....
nasıl öğretiyorlar çok merak ediyorum.

+evet çocuklar dersimiz 15 temmuz.
-heeeeyyyyyy yippuuuu.
+evet, kim tankın altına yatıcak bakalım?
-ben, ben, ben, ben.
+evet çocuklar 15 temmuz gecesiydi hava sıcaktı, bir ihanet kalkışması ülkeyi yaktı.
-örtmenim, örtmenim...fetö ne demek?
+fetö bir terör örgütü evladım.
-peki hocam bunlay madem teröristti neden "ne istedilerse veydik" dedi cumhuybaşkanı.
+şimdi çocuğum sen orayı karıştırma...
-hocam hocam, okyanus ötesine selam göndermek ne demek?
+evladım kim öğretiyor size bunları, yok öyle bir şey.
-hocam ordudan atılan subaylara senelerce şerh koyulmuş o ne demek?
+ananın amı demek evladım, ananın amı demek.
-hocam, peki neden "siz meydanlara inin ben de geliyorum" dedi de gelmedi tayyip amca.
+error...
-hocam, hocam hakan fidan kim?
+eben...

hakikaten, nasıl ve ne öğretiyorsunuz acaba çocuklara?
dünyada bir çok devlet 15 temmuz gibi darbe ayaklanmaları ile karşıkarşıya kalmıştır ve kalabilmeleri de an meselesidir. devlet liderleri de bu ihtimallere karşı nasıl önlem alabileceklerini de türkiye' nin başarısını göz önüne alarak hareket etmektedirler. biz, dünyaya örnek olmuşken, tabiki türk evlatları da öğrenecek ve unutmayacaktır.
Ben liseyi bitiren kadar 27 Mayıs, 12 eylül, 28 Şubat nedir bilmezdim. Hatta darbe nedir bilmezdik. Darbeyi yapanlar bile eğitim sistemine kendince başarılarını sokmamışken, olmamış bi darbeyi dillerden düşürmemek, bütün ders kitaplarına sokmaya çalışmak nedir.
Aranızda cesur yeni dünya adlı muhteşem öğretilerle dolu Aldous Huxley kitabını okuyan yok sanırım. Arkadaşlar şartlandırma kavramını işleyelim sizinle.
bir düşünün. şimdiye kadarki zevkleriniz, moda anlayışınız, insanları sınıflandırma şekliniz... nereden geliyor.
insanlar ilk üç yaşa kadar öğrendikleri (konuşma,yürüme gibi çok temel işlemler hariç) dördüncü yaşlarına girince unuturlar ve daha önceden görmüş oldukları şeyleri bile tekrar öğrenmeye çalışan ve günde ortalama yüz soru soran şahsen çok istesem de pek sevemediğim çocuklar buradan ortaya çıkar.
bu çocuklar 13-17 yaş arası karakterini oturturlar ve ilerleyen yaşlarda genelde değişmeyen karakterler de böylece karşımıza çıkar.
genelde küçük yaşlarda bize yapılan sık uyarılar bu yaşlarda şartlanmamıza ve gelecekte bu uyarılara sadık kalmamıza neden oluyor.
size açıktan belirtmeliyim ki çocukların beyni göz göre göre yıkanıyor.
geçen cuma sevdiğim bir abimle karşılaştım. nasıl geldiyse konu o olaya gelince ben arada bulunan açıklardan bahsedince çaresizce inançlarını sorgulamaya başlarken bir yandan da savunmaya geçmeye çalıştı. neden sonra adamın yüz ifadesini fark ettim. neredeyse ağlamak üzereydi. ve bende biraz ondan yana gözükerek onu rahatlatmaya çalıştım. Sonra ona da yol verdim iş yerine gitsin diye.
yani demem o ki arkadaşlar yeni nesil gencinden yaşlısına heryerde gördüğümüz 15 temmuz ile şartlanıyor. Elden geldiğince sahip çıkalım genç beyinlere. zehir gibi çocuklar bir bir kayboluyor. şartlandırmalarını bozalım. Bunlar gelecekte batan ekonomimize ekonomi çok iyi yorumunu yapacak nesil olmasın.
Madem abartacağız söyle bi konu başlıkları sunalım.

Tarih: 15 temmuz darbe girişimi. (En uzun ve en detaylı işlenen konudur. Kurtuluş Savaşı yıllık ödevi için 30 sayfa yazı hazırlamıştım. (Tabi o zamanlar bilgisayar yoktu. Elle yazıyorduk) bu konu daha kapsamlı islenmelidir)

Cografya: 15 temmuz olaylarının jeopolitik önemi

Felsefe: 15 temmuz felsefesi.

Edebiyat: 15 temmuz için yazılan eserler.

Matematik: 15 temmuz denklemi.

Geometri: 15 temmuz teoremi.

Fizik; 15 temmuz kanunları ve kanun hükmünde kararnameleri.

Kimya: 15 temmuz Sabiti.

Biyoloji: 15 temmuz virüsleri.
Darbeye dayanıklı nesiller yetiştirmek için alınmış olan karar. Bazı insanlar bunu anlamıyor ancak bu müfredat ile yetişecek olan nesil darbelere dayanıklı olduğu için atom bombasına kafa atabilen süper askerlere sahip olacağız. Ayrıca nefessiz kaldıklarında ve basınca maruz kaldıklarında damage almadıkları için okyanusu yürüyerek geçebilecekler. Tabi siz bunları anlamazsınız.
Henüz mahkemelerde görülen, aydınlatılmamış, eğrisi doğrusu ortaya konulmamış bir olayı düşünce yapısı gelişmemiş çocuklara yarım yamalak dayatmaktır. Ne anlatılıyor acaba? Dava bitmedi daha dava! Mahkemeye anlatılmamış şeyi çocuklara anlatmak nedir?
atatürk'ü ve türkiye'ye yaptığı birçok iyiliği anlatmak yerine tercih edilen atatürk'ü unutturma çabaları.
Hayır siz ne yaparsanız yapın,cihatı öğretin,tankların altına yatırın... bu çocuklar henüz sorgulamıyo henüz diyorum ilerde bu nesil siyasete daha sıcak bakıcak ve ülkede neler olup bittiğini daha iyi anlıycaklar.
Japonlar , okula yeni başlamış öğrenciye Hiroşima ya atılan atom bombasını gosteriyorlarmış.

Bizim felaketlerimizde darbeler olduğu için yerinde bir eylemdir.
Ben de çocuklarima ögreticem ögreticem nasil darbe sürecine gelindi siyasi iktidar kendi eliyle nasil teröristleri devlete soktu ve bu teröristlerle balyoz ve ergenekon tertibini organize etti vatan sever subaylar içerde çürütüldü ve sonra kavgaya tutusup savasmaya basladilar nasil iktidar kandirildik diye tüm bu olanlardan siyrilmaya çalisti yeni nesillere anltatmaya çalisacagim.
Atatürkün şurada yemek yediğini, burada uyuduğunu, bilmem nesini, inkılaplarinin ilkokuldan üniversiteye kadar dayatilmasini normal gören yazarin ifadesidir.
acı ama gerçektir. nokta.
çok uzun sürmez,akp fetö ile barıştıktan sonra müfredattan çıkarılır.
Kardeşim getirdi bugün bana kitapçık dağıtmışlar "abi bak bunu verdiler bugün" dedi.
Bu çocuk 7. Sınıfa gidiyor. Bu kitapçıkları daha küçük çocuklara da verdiler. Beyin yıkamak, fikir dayatmak en kolay küçükten olur değil mi, çok mantıklı. O zaman verdiğiniz kitapçığa hepsinin sebeplerini de yazsaydınız, anlaşamadık, bölüşemedik ülkeyi diye yazsaydınız. Zamanında muhterem hoca efendi dediğinizi de koysaydınız tarih kitaplarına. Başımıza iş açacak dendiğinde demediğimizi bırakmadık diye yazsaydınız Atatürk'ü sildiğiniz sayfalardan. Birlikte çekildiğiniz fotoğrafları her sayfaya bassaydınız. 10 sayfayla istediğinizi göstermek istediğinizi yazmakla olmaz. Her şeyiyle yazın. Ama biraz ağır olur o küçük çocuklar için değil mi?
çocuklar gerekli cevabı vermişler.
(bkz: 15 temmuz destanı kitaplarını çöpe atan liseliler)
valla bizlerde el kadardik belli bir yasa kadar kitaplarda darbenin d sini gormedik. ne vatan hainiyiz ne de kendini bilmezin tekiyiz. belli bir yasa geldik de gorduk darbe neymis. bugunu kimse unutmamali diyorlar. bu sekilde mi ogretecekler? sacmalik. kucucuk cocuklarin akillarini yikiyorlar. agac yasken egilir kafasindalar sanirim.
beyin yıkama denemeleri.
Hiçbiri okumadı zaten çöpe bastılar direk. Keşke çocuklar her dağıtılan şeyleri okuyan bireyler olsa. Boşverin.
el kadar bebeye evrim anlatıldı , haşa allahın yarattığı mahlukat tesadüfen çıktı felan dendi. buna nasıl müsade edildiyse 15 temmuza da müsade edilir. nokta.
atatürk'ü öğretmek yerine yapılan rezillik.
yeni nesil çocukların ve gençlerin beyninden eski önemli olayları ve atatürk'ü silip sadece 15 temmuz'u yerleştirmek için yapılan rezalet. atatürksüz 15 temmuzlu eğitim istemiyoruz! nokta.