bugün

2 ay önce açtım üyelik*. 80400'lerde sıralamam var. her gün 100 kişi düşse bu sıra 804 gün yapar. o da yaklaşık eşit 2 yıla denk geliyor. yani diyeceğim şu ki ekşiye kayıt olmaya niyetlenen kimse en az 2 sene sonra yazar oluyor. bir yandan bakınca iyi bir yandan bakınca kötü bir uygulama. kötü olan şu; kaliteli yazarlar gerçekten var ancak 2 sene sonra yazmıyor yazma hevesi olmuyor vs. iyi olan şu; 14-15 yaşında sözlükleri gören çoluk çocuğun "ben de yazıcam lan" hevesini 2 sene sonra yani biraz daha olgunlaştığı -en azından 2011 sbs sonuçları başlığına entry girmeyecek kadar- zaman yazar oluyor. dolayısıyla daha kaliteli bir ortamı oluyor.
bayansı sözlüktür. şöyle ki;

ye ekşiyi çağır ayşeyi, ye tatlıyı çıkar atlıyı.
an itibariyle bir senedir beklediğim yazarlık onayını aldığım sözlüktür efendim.

ama uludağ sözlük'ün yeri ayrıdıryani, o benim 3.5 senelik yuvamdır şöyle böyle severim.

ekşi'de uludağ'ı en iyi şekilde temsil etme gayretindeyim dostlar.
moderasyon sıkıntıları yaşayan sözlük. uçurma konusunda son derece subjektif davranıyor ve şikayetlerinizi dikkate almıyorlar.

birbirlerine özelden küfredenlerle ilgili hiçbir girişimde bulunmuyorlar. laikçi-şakirt tartışması tamamen bel altından devam ediyor ve hiçbir şey yapılmıyor. son dönemde değerli bazı yazarları da sudan gerekçelerle uçurduklarını okudum. birkaç entry hakkında şikayette bulundum ve gereği yapılmadığı gibi, geri dönüş de olmadı.

yazar sayısı ve entry olarak ilktir ve belki de birinci sırada gelir ama denetim zor iş ve burada bocalıyorlar. hit sağlayan trollere kıyamıyorlar. hem kazandıran hem de kaybettiren onlar. hit demek para demek, o kavgacı uslup bunu sağlıyor ama aynı zamanda vara yoğa edilen küfürler, hakaretler okunanacak yazıları dahi okutmuyor.

ayrıca çaylaklık o kadar uzun sürüyor ki 2-3 sene yazmak için beklemek çok da mantıklı gelmiyor. bir de denetim sıkıntıları olunca, buna keyfi tutumlar eklenince 68 binlerde bekleyen benim gibiler kendi hesaplarını kapatıyorlar.

bir kayıp değilsiniz onların gözünde. varlığınız anlamsız. neden anlamı olsun ki? kapıda bekleyen binlerce siz varsınız. o bakımdan uludağ çok daha sıcak. bir kap çorbanız hep oluyor. kapılar hep açık. gözüme çarpan bir keyfilik de gözlemlemedim henüz.
Şafak sezerin baskınını maddi kayıpsız ama manevi hasarlı atlatmış kutsanamamış bilgi hazinesidir.
Not: kutsanmış olsaydı safak sezer baskına gelirken yolda tren kazası filan geçirmesi gerekirdi. diyeceksin ki ne işi var trenin orda. eh kutsanmısa bulaşırsan tren de ezer uçak da.
10 yıl öncesinden bugüne çok kan kaybeden sözlük.

elif şafak başlığının önce 1.sayfasına bakınız, ardından (şu anki son sayfası olan) 49.sayfasına.
dört beş sene öncesine göre büyümüş olduğu şüphesiz olan oluşum. ha, daha gelişmiş midir, cevap tartışılır. (hatta o tartışmadan muhtemelen hayır cevabı çıkacaktır) sözlük ssg'nin kimi hırslarına kurban gitmiştir. şu şu başlığa bakın diye örnek veremeyeceğim, çok da aramaya gerek yok. eleştirinin dozu kaçmış, iş resmen magazin yazarlığına dönmüştür.
hakkında ne kadar da eskisi gibi değil cümleleri sarf edilse de sözlüklerin babasıdır ve gönlümde her zaman farklı bir yeri vardır. ilk keşfettiğim zamanları hatırlıyorum, bir şey araştırırken tesadüfen keşfetmiştim. ve giriş o giriş sonra her şeyi ilk orada aratır olmuştum ki hala daha ilk baktığım yerdir. ilk göz ağrısıdır, sevilen ve hayran olunası yerdir. en kısa zamanda bünyesinde yazarlığa terfi edebilmek ümidiyle..
çaylaklık olayı tamamen keyfidir burada. zaman zaman 16 aya varan çaylaklıklar görülmüştür! bıktırma operasyonu gibi, baskı rejimi gibi!*
kendilerini farklı gösterme çabası içerisinde olan sözde elit sözlük.
uludağ sözlük'ten daha kalitelidir her anlamda.
okudukça yazarların hepsini eksilemek istediğim sözlüktür. amına koduklarım biri de mi samimi entry yazmaz lan. hep toplumun düşüncelerine uygun yapmacık entryler biraz marjinal olun lan. bir kaç tane marjinal adam var onlar da aşmış zaten. diğerlerini at çöpe.
meğersem her şey çaylaklıktan yazarlığa geçene kadarmış. bir parça yazma isteği duymadığım, okurken bazen sıkıldığım, benim için bir uludağsözlük olmadı, olamaz.
popülerliğin ne kadar sikimsonik bir şey olduğunu bizlere gösteren sözlük. bütün yazarlar entry'lerini 'herkes okuyor yahu , çok popüleriz' moduyla yazdıkları için gram samimiyet yok ,hep popilist yaklaşımlar.

ha artıları yok mudur, vardır tabiki. gerçekten bazı konularda bilgi kaynağı. bir kaç ödevimi ordan bakarak tamamladığımı bilirim. belkide ulusözlüğümüzün tek eksik yanı bu . hani samimiyet, ortam, geyik muhabbet iyide, iş biraz bilgi vermek olunca topallıyoruz gibi.ki buda sözlükte yazar olmanın çok kolay olmasıyla ilgili sanırsam .
an itibariyle girilememektedir. userler tedirgin, gözler erol köse'De.
sözlüğümüzden çokça adım ileride olduğunu an itibari ile gördüğüm sözlüktür. voleybolcu kıza kısa şort dayağı diye bir başlık gördüm demin. baktım 20 tane falan entry var ve entrylerin yarısı olayı çarpıtma yönünde, "kız niye öyle giyinmiş, yalan haberdir, yanına otursun adam nolcak ki, ayağına vurmamıştır çarpmıştır" falan gibi. merak ettim ekşide nasıl yorum yapmışlar diye. saat daha 10:00 ve 5 sayfa entry'de insanlar tepkisini koymuş ortaya. ellerinden geldiğince ağır eleştirmişler. hepsine de tebrikler.
sol framede adını görünce öldüğünü sandığım sözlük.
bir rivayete göre kurucusunun limon yerken kurduğu sözlüktür.
anket başlıklarına dikkat edilmesi gereken sözlük. benimle aynı zevklere sahip bir dallama var diye çaylak yapıldım çünkü.

trollüklerin biri bin para ama döyzb yüzünden çaylak yapılabiliyor. ama gene de yazması eğlencelidir, kalabalıktır, her türden insan bulunur. o elit, cool geçinenleri ise görmezden gelirseniz hallolur gider. donuz diye bir fasiliteleri var çünkü.
tahminleri , görüşleri tutmayınca tükürdüklerini yalamak yerine tükürdüklerinin üzerini örtmeyi seçen oluşum.
örnek mi? kemal kılıçdaroğlu diye taratınca görüyoruz ki yazdıkları entryleri , "süper adam , atatürk 2.0 , başbakanımız vs" şeklindeki saçmalıkları teker teker siliyor o yazarımsı kişilikler. evet.
ilgili başlıkta 1 hafta önce 999 adet sayfa mevcutken bugün 990 a düşmüştür. fanboyları bu hızla tükürük silmeye yani yazdıkları entrylerden "çark etmeye" devam ederlerse birkaç hafta sonra herhalde 10-15 sayfa birşey kalcak kendisinden geriye.

kısacası yazar olmanın birinci vasfı olan "entry doğru ise şaha kalk , yanlış isede gurula kabullen." mottosundan birhaberler.
hiç yazar olmayı denemedigim sozluk.
sevdiğim bir sürü dizinin başlığını bulup, değişik ve dikkat çekici yorumları okuma fırsatı bulduğum sözlük.bu bir gerçek, daha uludağ' da yeni yeni entry girilen ancak ekşi sözlük' de başlığı açılmış, sayfalar tutan bir sürü dizi var örneğin. ' yiğidi öldür hakkını yeme ' deyişiyle, ekşi sözlük' ün bilgi seviyesine erişmek için daha çok fırın ekmek yememiz gerekiyor.
Hakkinda "yaau eksi cok bozdu" tarzi entry okumak istemiyorum. Amk sanki yillardir eksi sozlukte yazarlik yapiyorsunuz. Iki satir etraftan birsey duyup burada yorum yapmayin.
ekşiyi okuduktan sonra samimiyetsiz diyenleri bile kaldıramayan yazar top luluğuna sahip sözlük. samimiyetsizsiniz lan işte içinizden geldiği gibi yazmıyorsunuz hiç bir şeyi. hep birbirinin aynısı yorumlar. dizi yorumlarında bile mesekla bir yazar bu dizi çok bozdu derse arkasından entry yazanların hepsi evet bozdu eski tadı yok gibi yorumlar yapmışlar. nası bi sürü psikolojisidir bu anlamadım ki. ssg çoban diğer yazarlar koyun ekşi sözlük de otlak sanki.
uludağ sözlük yazarlarının, yazarlarını eleştirdiği sözlük. ağzımla gülemedim, şu an götümle gülüyorum.

hayır inci sözlük yazarı eleştirse gam yemem.