bugün

efendim kürtçe kanunlar tarafından konuşulması serbest bırakılan bir dildir. dolayısıyla özgür ve demokratik bir ülkede yaşadığımız için herkes bunu konuşmakta özgürdür.

insanların doğup büyüdükleri ve 30 - 35 yıl yaşayıp sadece o dili konuştukları bi yerden gelip, hemen bundan vazgeçmelerini beklemek teorik olarak yanlıştır.

ayrıca her duydukları kürtçe kelimede kendilerine küfür edildiğinin endişesi ve hatta paranoyası içinde yaşayan arkadaşların endişeleri yersizdir.
zira yıllardır istanbulda yaşayıp kürtçe anlayabilen ve bi çok defa kürtçe konuşan insanlara rastlamış biri olarak şimdiye kadar bu söylenen şeylerden hiçbirinde küfüre rastlamadığımı belirtmek isterim.

ama ülkemizdeki bu farklı dil fobisinin; gün geçtikçe daha tehlikeli boyutlara ulaştığını roberto carlos isimli futbolcu bir hakeme "kahretsin" manasında bir kelimeyi kendi dilinde söylediğinde bunun "tüm türkiye tarafından fahişe olarak bilinen bir küfür etti" teşhisi konulup, herkesin önyargı ile davranmasındanda ne yazikki anlamış bulunmaktayız... * *
istanbul içi topkapı istikametine giden minubuslerde cokca rastlanan bir durumdur. lakin müşteri ile kürtçe konuşma genelde rastlanmaz. şöför, muavin ya da yanındaki bir arkadası ile kürtçe konuşabilir. hatta minibusteki tüm insanlar iletişimini o an kürtçe olarak saglıyor da olabilir. * bazen kürtçe talkshowun ortasında bile bulabilirsiniz kendinizi.
Küfür etmiyordur her baska dilde konusan insan küfür etcek degil! Simdi o dolmusa cogu türkce konusan insan biniyor, bunlarin sorusu olunca nasil cevap vercek bu adam? *
Son derece doğal olarak algılanabilecek bir hadisedir.

Ancak...

Giderek artan terörist eylemler, bu eylemlerin yarattığı sıkıntılar ve bunların yanında gündemden hiç düşmeyen ve insanların kafasını bulandıran, Kürdistanın kurulması, bölücülük gibi konular sebebiyle insanlarda kürt milletine karşı bir antipati oluşmaktadır.

Kaldı ki gerek sosyokültürel yapıları gerekse yetiştikleri bölgenin şartları gereği kürt vatandaşlarımızın hal ve hareketleri ister istemez bu durumu daha da meşru hale getirmektedir.

Herkes istediği dili konuşma özgürlüğüne sahiptir.

Bölücülük ile etnik köken arasında fark vardır.

Kürt vatandaşların da bu gerçekleri göz ardı etmemeleri, bu oyunlara alet olmamaları çok önemlidir.
(bkz: gazi osman paşa)
çok terbiyesizce bir hareket, ulan dolmuşuna koskoca müşteri binmiş, sen nasıl müşterinin yanında kürtçe konuşursun, müşteri lan bu, hatta türkçe bile konuşamazsın, öyle ya, müşteri!! 10 dakika sonra inecek ve bir daha ne zaman görüleceği bilinmeyen yüce insanlar, müşteriler...

bu cümlenin sonunda ki üç nokta da literatür de olmayan küfürler var ama müşteri var diye yazamıyorum.
dolmuşçuların anadillerinde konuşmasıdır.
onların anadili kürtçedir muhtemelen.
kalabalık ortamda kulaktan kulağa konuşmakla benzerliğinin olduğu durum.
***
şöför: haluvere lukalaka heveveveleleelel..
xmen : abi ne diyo bu yaa??
ymen : ne biliyim aq..
zmen : olum bu şöför yanındakiyle beraber bizi domaltçak galiba!!
hırrr mırrr.. diyo baksana!!
ymen : aq otomatik kapıyı kim icat etti yaa??
xmen : lan olum tam da mekanındayız zatii!! *******köy'e doğru gidiyoz
pis bi orman burası hep tırsmışımdır mikseler kimse duymaz..
o dolmuşçuların nedense lazca ya da çerkezce veyahut arapça konuşması bu kadar tepki çekmez. Ama kürt olunca vurun abalıya... Ondan sonra türk kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir he mi? Peki anam babam sen ingiltere'ye gittiğinde; "hasan don't you think that economy is gonna terrible day by day" mi diyorsun? Ya da fransa'da "Samet la, peder parayı yollamış hadi champs elyses'de cıvır peşinde koşalım mı diyorsun yoksa "samet la, ma pere a envoye d'argant nous pouvons aller aux femmes" mı diyorsun? Bakın burada nasıl bir dil arsızı olduğumu da belirtmiş bulunuyorum. Yani benim için fark etmez, her yol paris.
bir nevi kimlik gösterisi, şov gösterisidir. Onların bu şovenliğine kimse bakmaz bu şovenlikten rahatsız olana ince ince ayarlar verilmeye çalışılır nedense?...

Bu ülkede iki vatandaş bir toplu taşıma aracında bir toplu alışveriş merkezinde ve buna benzer toplu yerlerde kürtçe konuşuyorsa üç sebebi vardır:

1) Kişilerden biri sadece kürtçe biliyordur: BU durumda gayet doğal bir hededir kürtçe konuşmak. Fakat özellikle istanbulda Kürtçe bilip türkçe bilmeyen hayli az insan olduğu aşikardır. Saf ama çok az bi ihtimaldir bu.

2) Dolmuşun, pazar yerinin veya buna benzer toplu yerlerde beraber bulunduğu insanlarla dalga geçiyordur küfür ediyordur, lafla taciz ediyordur. Yani bir korkaklık gösterisi yapar aslında.

3) Artniyetlidir, pkk sempatizanıdır ve kendi cücük kadar beyniyle bir meydan okumada bulunuyordur. gereksizce kimliğini ortaya koymaktan sapıkça bir zevk alıyordur. Bak biz dil, kültür, haklar diye diye 30 bin askerinizi sayılamayacak kadar sivili katlettik, yetmedi onların ailelerininde hayatını katlettik ve bugün geldik istanbulun göbeğinde o amaç dediğimiz şeylerden birini gerçekleştirebiliyoruz ve siz hiç birşey yapamıyorsunuz.**
insanın anadilini konuşmasını şoven bulmak, engellemeye çalışmak. asıl faşizm bu değilse nedir sorarım size?

düşünün, amerikaya gitmişsiniz yanınızdaki türk arkadaşınızla geyik yapıyorsunuz. aynı masada oturduğunuz bir amerikalı dönüp size şunu diyor: "lütfen ingilizce konuşun, burası amerika. insanlar alınabilir." işte faşizm budur. işte farklı olandan korkmak budur. toplumu toplum gibi kabullenememek, kendi kültürene beklediğin saygıyı başkasının kültürüne gösterememek budur. size mantıklı geliyorsa, bir ülkede özgürce yaşadığını iddia ettiğiniz iki insanın kendi arasında anadilini değilde "yabancı" dil konuşarak anlaşması, zaten açıklanacak bir şey kalmamış size.

ama eğer bir çarpıklık olduğunu seziyor ama nerede olduğunu anlayamıyorsanız. biraz daha empati, tek çözüm bu.

karşımdaki türk de ingilizce biliyor diye hiçbir zaman onla ingilizce anlaşmak durumunda kalmayı kabullenmedim. eğer ortamda üçüncü kişiyi de ilgilendiren bir konu konuşuluyorsa ancak o zaman ingilizce konuşulması mantıklı olabilir. kendisinin türkçe bilmediğini varsayarak tabi.

aksi halde, bu yaptığıma şovenizm, gösteri falan diyecek olan varsa, buyursun mesaj atsın. anadilimi konuşmaktan utanmıyorum. bu faşizm beni yıldıramadı. bu ülkenin bir rengine, bir kültürüne aynısını yapanlara da burada alkış tutacak değilim.

ha, sandığınız gibi masadaki amerikalılara falan küfretmiyorduk. kişisel meselelerimizden bahsediyorduk, merak ettiyseniz.

eğer bu çok kültürlülüğü meydan okuma olarak görecek kadar, aşağılık komplekslerinizin kölesi iseniz, evet size meydan okuyorum. benim ülkemde, kimsenin dilini, dinini, kültürünü ezemezsin arkadaşım. senin kadar o da bu ülkenin sahibi evet.

haddini bileceksin.

sadece kürt olduğu için "pkk lı", "bölücü" yakıştırması yapan miniminnacık beynine sok artık şunu: ne bütün kürtler pkk lı, ne hepsi bölücü. kimseyi etiketlemeye, hedef göstermeye, ufacık çıkarlar için dışlamaya hakkınız yok. "asıl bölücülük" budur işte.

bu ülkede asıl istenmeyen sizsiniz. faşistsiniz. artniyetlisiniz. acizsiniz.

kabullenin.
(bkz: kurtceye tahammulu olmayan yazar tipi/#3474055)
mersin deki dolmuş şöförlerinin de birçoğu kürt olmasına rağmen pek karşılaşılmayan durumdur.
mersin pozcu koop ta sıkça karşılaşılan durumdur.

-xalo te çı kır(dayı ne yaptın)
-hê çê ne bu, lê wê çê bıbe.(daha olmadı, ama olacak)

vs diye örneklendirileblir.
doğu anadolu bölgesinde bulundum. Van şehrinde.. Türkçe orda 2. dil konumunda bilen bilir. dolmuşa da bindim arkadaşlarımla ve herkes kürtçe konuşurken biz Türkçe konuştuk. kimse de bunu sorun edip ulan anamıza mı sövüyo bunlar deyip kötü gözlerle bakmadı bize..
Siz de bunu sorun etmeyin e mi? bırakın insanlar istedikleri yerde, istedikleri dilde rahat rahat konuşsunlar. Kimseye bi zarar gelmez..
(bkz: oze donmek)
"abi ömürden geçer mi ? " cümlesini ingilizce söyleyerek hırsınızı kendi çapınızda alacağınız konudur.*
şahsen ben rahatsız olmuyorum ama azıcık empati yaparak rahatsız olanları anlayabiliyorum. bir şekilde el edip binmişsiniz minibüse. adam güzel güzel türkçe konuşurken yanındaki muavin kürtçe bir şeyler soruyor ve bir anda ikinci dile geçiyorlar. e şimdi sizin yerinizde genç bir kız olduğunuzu düşünün. minibüste tek başınasızın. ben nereden bileyim o adamların benim hakkımda kötü şeyler konuşmadığını veya ne bileyim türlü türlü planlar kurmadıklarını?

türkçe bilmeseler yine anlarım ama bu düpedüz hayvanlıktır. gerçi minibüsçü olup hayvan olmamak zaten büyük bir erdemdir.
yabancilar konusur kimse rahatsiz olmaz, kurtler konusunca sorun yaratan durumdur.
toplum içinde kulaktan kulağa konuşmak kadar rahatsız edici durumdur. yoksa kimin kürtçe kimin boşnakça kimin türkçe konuştuğu kimseyi ilgilendirmez. bugun kürtçe konuşana laf eden kişinin kankası yanına geldiğinde boşnakça, ispanyolca, bilmemneyce konuştuğu sık görülen bir durumdur.