her meslekte dayağı hak eden insan var da doktorların saygınlığını ayaklar altına almak isteyenler tarafından pek bir gerçeğe dönüştürülmekte bu dayak. neyse ki akıllı genç doktorlar yetişiyor artık dövüş bilen.

(bkz: kurunun yanında yanan yaş)
sorduğun soruya cevap vermeye bile tenezül etmeyen, insanlıkdan çıkmış doktorların hak ettiği gerçektir.

şimdi günde şu kadar hastaya bakıyorlar, şu kadar nöbet varların arkasına sığınmasınlar, kardeşim sen bu okulu kazandığın zaman bi dr düşen hasta sayısını nöbetlerin yoğunluğunu bilmiyomuydun da simdi millete artislik yapıyorsun. madem bu kadar zoruna gidiyor bi kadar hastaya bakmak siktir git manavlık yap, araba yıka ne bok yaparsan yap, ama işini iyi yap.

sen millete artislik yap, hasta ayakda duracak hali olmayan anan yaşında ki insanı kapıdan kov, milletin içinde itin götüne sok, hastanın yakını da ağzını burnunu kırınca beni dövdüler diye ağla.
millet daltaşak gezerken, yaz tatili yaparken inek gibi, öküz gibi okumaları, insani sınırları aşan nöbet sürelerine dayanmaları, bir sürü sıkıntıya katlanırken insana değer verilmeyen bir ülkede doktor olduğunu unutup insanca muamele beklemeleri, cehaletine sıkı sıkıya sarılmış insanlara hizmet götürmeleri...haggatten yaa dayağı hakediyor bunlar.

bir doktor nasıl yetişiyor bilgisi olanın bu hakkı kendisinde görenlere iyi gözle bakmayacağı gerçektir.

bir kişiye duyulan gıcıklığı genelleyenleri sıra dayağından mı geçirmeli ne?
devlet hastanesindeki çoğu doktora karşı duyulan histir. ama adamların işi de zor be diyerek kendinizi tutarsınız.
Genellemenin kesinlikle yanlış olduğu olay. ama işin içinde bir yakınını kaybetmek olunca insan o an sağlıklı düşünemiyor, düşünemez.

Yengem 6 aylık hamileydi. Sancıları sıklaştığı için doktora gitti sık sık. Her seferinde gereksiz bir heyecan yaptığı, bebeğin büyümesi sonucu ağrılarının arttığı söylendi. En son gelen sancıda doğurdu. Bebeği sadece 15 dakika yaşayabildi. ilk heyecanını, ilk göz ağrısını canlı olarak göremedi hiç. ismi bile ilk defa cenaze işlemleri için kayda geçirildi. (bkz: Yaşasaydı ne koyacaktınız). Bu durumda benim içim öyle acıdı ki. Onun halini ise tarif etmek imkansız. Sadece savaşın olması şart değil yani babaların oğullarını gömmesi için bu ülkede. işini hobi olarak yapan doktorların varlığı da yetiyor.

Dediğim gibi genelleme en yanlış iş. Kardeşim ise zamanında doktor dikkati sayesinde kordon dolanmasından sapa sağlam çıktı. Şimdi orta okulda okuyan gencecik bir kız. Aynı uzmanlık dalı, aynı şehir, aynı hastane ama farklı doktor.

Uzun lafın kısası dayak olayı kesinlikle yanlış buna kimse bir şey diyemez. Ama hangisi daha yanlış onu düşünmek gerek.
Genelleme yapmak yanlıştır ama bir çoğu gerçekten haketmektedir. Örnek,
https://onedio.com/haber/...-asagilayan-doktor-709532
Doktorlar dayağı hak etmez. Kimse dayağı hak etmez. istisnalar vardır ama istisnalar kaideyi bozmaz.
Sizi salaklar.
biz size ne ettik kardeş!
Hasta ölüm kalım mücedelesi verirken evinde tv izleyip "inek şaban izliyorum en komik yerindeyim sonra bi ara geliriz yeaa" diyen doktor için kesinlikle geçerli olan gerçek. (Hasta ölmüş)
görsel
9 da başlayan mesai ye 11 de gelmeler, 6 yıl okuyup bi sik öğrenemeyip yanlış teşhis koymalar.

he bide google dan mı baktınlar. nerden bakacam ya yarram!
(bkz: sözlük yazarlarının bitiremediği konular)
ilerde bana saldıran hastayı bıçaklamayı planlıyorum nefsi müdafa olarak. istersen vur.

edit: hazır hastane zaten. tehlikesiz bi yerinden.
Stajyer hakim olduğum için bize işlemeyecek olan artistliktir.

Polis gönderir aldırırız ulan sizi.
Genelleme yapma ayrıca
yaşlı hastalarımın sıkça dediği gibi
Allah doktora muhtaç etmesin ama yokluğunu da aratmasın.
hayallerde yaşıyor bazı ..........
Hakedeni vardır hemde çoktor. Bizde doktor dövmüş adamız. Pişmanmıyım hayır. Gene olsa gene döverim. Doktor oldum diye sağın solun oynamıycak.
çünkü siz bir tek kendinizi biliyorsunuz, doktor ve hemşireler ise sizin gibi onlarcasını.
ukala gibi davranıyorsa, olay çıkart, git başhekimliği bas, yap şikayetini. sağlık bakanlığına, tabipler birliğine et şikayet. sosyal medyadan duyur.
dövmek acizliktir. acizliğinizi savunmayınız.
Gercekten Turkiye'deki doktorlar cok kibirli.
1 hafta icinde 4 kez acile gittim, bakmadan muayene etmeden hemen serum takiyorlar. Serumun etkisi ile sanci biraz azaliyor eve geliyorum yine aynisi.
4 kere gittim doktor elini surmedi, "karnim agriyor" diyorum kontrol etmiyor sanki veba hastaligim var.
yuzume bakmakla anlayacak sanki hastaligin ne oldugunu.
konusmuya useniyor agzindan iki kelime almak olum.
calisan asistana birsey soruyorsun agiz burun kiviriyor...
yok yok bu kibirle turk insanindan bir halt olmaz.
Biraz işin içinde olsanız Bence hastane güvenlik personeline hasta dövme yetkisi bile verilmeli derdiniz.
çoğu hasta psikolojisinden anlamıyor, hastayla diyaloğa girmiyor...böyle bir gerçek var ama hastalarda en az onlar kadar sıkıntılı. çoğu mucize bekliyor, koşulların ( bizim ülkemizde böyle) zorluğunun, doktorların çaresizliğinin farkında değil.

neden özel hastanelerde "sağlık personeline şiddet" yok? çünkü sıra yok, güleryüz var ..

sistemi değiştirmek, doktorlara hasta psikolojisi eğitimi vermek, koşulları iyileştirmek lazım.

şiddetle bu işler çözülmez.
valla benim eşime yaklaşırsanız sülalenizi benzinle yakarım ben onu bilir onu söylerim. ezikler.
insanlar en ufak rahatsızlığında acile gidiyor ve acile gidince doktorların onunla ilgilenmesini bekliyor.Acil bu kaza geçirenler,kanaması olanlar,yanıklarla gelen,ölüm tehlikesi olan hastalarla ilgileniliyor normal olarak.
Orada bulunan doktorlar saatlerce oturmadan çalışıyorlar,senin karnın ağrıyor diye adam acil durumdaki hastayı bırakıp seninle ilgilenmez.
hakkını dayakla aradığını düşünen türk haklı için normaldir. hoşuna gitmeyen davranışlar varsa uyar, yetmiyorsa git şikayet etmen gereken yerlere şikayet et. ama tabi şanın yürüsün şunu bir döveyim mantığınız daha kolay işliyor.
yeminle çomarlığın kitabını yazarsınız.