bugün

üç aşamada oluşur;
çekirdek
yayılma
derleme
bize ait doğal destan sayısının az olması da destan niteliği taşıyan olayları art arda yaşamış olmamızla bağlantılıdır.
(bkz: nibelüngen destani)
mitlerin halk içinde zamanla yayılması ile oluşmuşlardır.
(bkz: yaradılış destanı)
(bkz: gılgameş destanı)
çok eskiden yaşanmış ve ulusların kaderini belirlemiş gerçek olayların ağızdan ağızda, kuşaktan kuşağa değişip, olağan üstü olaylar olarak anılması sonucu oluşur. en uzun destan kırgız türklerinin manas destanıdır.
oluşumu 3 basamakta gerçekleşir: (bkz: #837106)

1. çekirdek ( oluş ) basamağı: savaşlar, zaferler, fetihler vs. halkın hayal gücünü etkileyerek halkı harekete geçirir. milli kahramanların yaptıkları işler, taşıdıkları kuvvet ve insan üstü özellikleri üzerinde durulur. bu heyecan verici olaylar, durumlar, değişik yer ve zamanlarda geleneğe göre manzum halde anlatılırken söyleyişler olgunlaşır, halkın ortak duygu ve düşüncesi olarak hafızalara yerleşir.

2. yayılma basamağı: ortaya çıkan manzumeler, ağızdan ağıza biraz değişirek ve gelişerek birbiriyle birleşir ve milletin ortak malı haline gelir. bu basamakta motifler bir yandan tarihi olaylara diğer yandan da sosyal hayatın yapısına ve halkın inançlarına dayanır.

3. saptama ( belirleme ) basamağı: büyük bir destan şairi daha önce söylenen şiirleri toplayıp yeni bir üsluba büründürür ve böyyece destan ortaya çıkar. bu sırada çevredeki günlük olaylardan yararlanılarak destanın ana teması ile yan temalar geliştirilip birbiriyle kaynaştırılır.

türk destanlarının çoğu ikinci aşamada destan halkası halinde kalmıştır. türklerde yazının yaygın olmayışından destanlara son şekil verilememiştir.