idelimdeki meslektir henry pierrepoint'in hayatını anlatan filmi izleyince, mesleğe bir kez daha hayran oldum..
Geçmiş yüzyıllarda yaşamış olsaydım kesinlikle yapacağım meslek olurdu.
Eyüp'te idristepe'de idrisi Bitlisi'nin mezarının bulunduğu bir kabristan vardır. Bu mezarlıkta yer yer yazısız, klasik Osmanlı mezar sanatına uymayan dört köşe mezar taşları bulunur.

Bu güvermiş, yosun bağlamış mezar taşları bu dünyada beni en çok hüzünlendiren şeydir.

istanbul'a ayağım düşerse Ortalıktan el ayak çekilince o dört köşe taşların dibine çöker asırlardır lanetlenmiş, küfredilmiş bir hayır dua bekleyen o biçarelere en içten en samimi duamı ederim.
Bunun da gönül hecesi şarkısı ezberimde deliricem ya divan edebiyatını bu kadar ezberleseydim lys birincisi olurdum.
infaz edici.
soyu tükenen mesleklerden.
Ben dokunduğum her şeyi lânetlerim. Kimse içtiğim tastan şu içmez. Acından ölse yediğim lokmayı paylaşmaz. Çarşıya çıktığım vakit, kabadayılar yere tükürür. Çocuklar kaçışır, anneler korkar.

Ben diğer kullarla aynı toprağa bile gömülmem, mezarlığımız ayrıdır. isimlerimiz bile yazmaz kara mezar taşlarımızda, lânetlenmesin o isimler diye.

Nalbur nasıl nal çakıyor, dülger nasıl çekiç sallıyorsa ben de öyle can alırım. Bir kere bile teklemem. Kimsenin gözünün yaşına bakmam, bilirim ki hayatta herkesin bir vazifesi vardır. Benimki de budur.

Ben cellat.

Bugüne dek yüzlerce kelle aldım.
Nicesinin boynuna kement doladım. Ağlayan, yalvaran gözler gördüm. Kimdir, ne suç işlemiştir, masum mudur yâhut günahkâr mı bilemem. Lâkin emir geldiğinde, can almaya yollandığımda tek bir şey için dua ederim.

''allahım nolur mâsum olmasın...''
Lanetlenmek pahasına da olsa eski dönemlerde yaşasaydım yapmak isteyeceğim meslektir.