bugün

son derece yardımsever, iyi bir yazar.
severek takip ediyoruz ! * *
http://twitter.com/#!/m_ademhan

Eklemek isteyen twitdaşlar eklesin...
lotr bfme2 de büyücü skill i ışınlanmayı sağlıyor.
sene 1999… ilkbahar sessiz sedasız kendini göstermeye başlamıştı…

perdeden sızan gün ışığı direk kıçımı hedefliyordu… hafif bir yanma hissiyle karışık kaşınmayla beraber, uyanmam zor olmadı. uyanmak istemiyordum… neden uyanacaktım ki?

daha önce hiç bu kadar zor olmamıştı o yataktan kalkmak. boylu boyunca yatağıma uzanmış o 1.80 boyundaki, sarışın, balık etli, adeta bir içim su olan hatunu yatakta bırakıp nasıl kalkabilirdim?

ama kalkmak zorundaydım ve bunu benden önce düşünen biri daha varmış ki; birden kafama yediğim bir terlik darbesiyle uyandım, o darbenin sahibi anamdı…” kalk eşşoğlueşşek, saat öğleyi geçti” diyerek o güzel, mistik rüyamdan beni uyandırdı…

hemen yatağın yanıbaşında ki saate baktım ve bi sik anlamadım. anamın kumandaya pil al diye verdiği parayı yediğimden, saatin pilini kumandaya takmıştım. dolayısıyla saat çalışmıyordu…

yataktan doğrulup, sünnetlik terliklerimi giyerek, ufak adımlarla banyoya ulaştım. serçe parmaklarımı ıslatarak gözlerdeki çapakları temizledikten sonra anamın hazırladığı kahvaltıyı ederek kahvenin yolunu tuttum…

samatya meydanda balıkçıların arasında, ufak, şirin bir bakıkçı kahvesiydi levrek kıraathanesi… gençlik yıllarım, meydana balık almaya gelen manitaları kesmekle geçmişti, dışarıda ki taburelerde.

şıkır şıkır halimle ve karizmatik şeklimle kahveye varmıştım. yine cepte 5 para yoktu papazını sikeyim… hemen bi kalın masa bulup yamanmalıydım bir an önce.. akşama kadar iki salçalı tost, üç beş çay içersem günü kurtarabilirdim…

ve işte her şey camgöz hasan’ın, “kalk lan taci bi rıfkı çevirelim, ikimizde de canlı yok. bende iki tane adalar bileti var, ona karşılık sende kuaförünün ismini söylersin kaybedersen…” dedi. razı oldum. samatya esnafspordan takım arkadaşım sağ açık pate sadi’yi ve başka bi lavuğu da alarak hemen oyuna oturduk. pate sadiyle tezgahı kurmuştuk. kazanırsam biletin tekini ona verecektim, böylelikle o da adalarda faytonculuk yapan dayısı handikap necdet’i, yıllar sonra görme şansını yakalayacaktı. en son ele kadar başa baş geçti oyun. son elde verince hasan abinin eline kupa papazını, sinirden sikmediği klise papazı kalmadı.

hemen biletleri kaptığımız gibi gemiye koştuk sadiyle. girişte koltukaltı, etek traşı kontrolünden sonra adalara doğru maceralı bir yolculuğa başlamış olduk…
aynı entryleri farklı başlıklar altına girip, eheheh bizlere kolaylık sağlayan yazar. böylece sayfayı değiştirmenize gerek kalmıyor, zaten başka başlıkta da aynısını görebiliyorsunuz. dahiyane.
(bkz: göz kırpmak)
pek muhterem infected mushroom şarkısıdır. öyle bi kafada ol ki melodiyi duyduğun anda kendini alemden aleme gezdir.
o çaldığında herkesi sustur.hareketler konuşsun sadece...
pek muhterem infected mushroom şarkısıdır. öyle bi kafada ol ki melodiyi duyduğun anda kendini alemden aleme gezdir.
o çaldığında herkesi sustur.hareketler konuşsun sadece...
Beğendiğim bir ayakkabi markası.

Ama sadece modelleri hani kalite fiyat uyumu gibi şeyler aramayın.
Doctor Who en sevdiğim dizi değildir. (Star Trek dizileri en sevdiğimdir.)

Ancak ironik bir şekilde en sevdiğim Dizi Bölümü budur.

DVD'sini alıp izlemeliyim.
INFECTED MUSHROOM
"Blink"

Don't smoke, don't drink
All I do is think
'Bout the lifelines, hard times
Trying to be kind
It's such a drama, Palaver
Trying to amuse myself
Beats and waves
Will take me to my grave
And when I go there
I know that I won't be alone
'Coz I've been spotted, blotted
Many many times before
Eased and pleased
Released from my shied
I will be flying above
The hatred and the love
And if you see me, Honey
You've had better blink your eyes

Strange how nights blur into one
Bond with me and have some fun
Transcend mind to blow out mind
This is the way to expand the time
Travel comes in many forms
I'll show you mine if you show me yours
Wander no more

Walking out of the circle
Step by step I'm learning alone
That I can conquer my demons
Just need to remember my home
There's no need to be frightened
We all already are dead
But yet as unending vibration
Danger lurks only in my head

Come on break trough with me
Such wonders terrify the soul
It's real; no need to question
Knowledge infiltrates the whole

Lighting strikes in the darkest places
Om mane padme hum
Threatened; we have to make choices
Lizards try to tell us which one

Strange how nights blur into one
Bond with me and have some fun
Transcend mind to blow out mine
This is the way to expand the time
Travel comes in many forms
I'll show you mine if you show me yours
Wander no more

Don't smoke, don't drink
All I do is think
'Bout the lifelines, hard times
Trying to be kind
It's such a drama palaver
Trying to amuse myself
Beats and waves
Will take me to my grave
And when I go there
I know that I won't be alone
'Coz I've been spotted, blotted
Many many times before
Eased and pleased
Released from my shied
I will be flying above
The hatred and the love
And if you see me, honey
You've had better blink your eyes
doctor who dizisinin 3.sezon 10 bölümünün ismidir.

birçoklarına göre modern serinin en iyi ilk üç bölümünden bir tanesidir.

özellikle şu sahne:

https://www.youtube.com/watch?v=jKXLkWrBo7o

he bir de "wibbly wobbly timey wimey... stuff" var tabi:

https://www.youtube.com/watch?v=mDsN5lWLKU0
ingilizce "göz kırpmak", "yanıp sönmek" gibi anlamlara gelir.

Ayrıca daha önceki entrylerde de belirtildiği gibi sağlam bir infected mushroom parçasıdır.

Eğlenceli ve mistik müziği psy'nin hakkını verirken sözleri de pek iyidir.

"Işık, en karanlık yerlerde çakar."
9,8 imdb puaniyla gelmis gecmis en iyi dizi bolumu olarak kabul edilen doctor who bolumudur zaman yolculugu ve paradokslar konusuna yeni bir soluk getirmistir aglayan melekler adli uzayli yaratiklarin ilk gorundugu bolumdur ayrica.