bir ülkenin gelişmişliği ateist sayısı ile ölçülür

saçma düşünce. bazı ülkeler için geçerli olsa da ben katılmıyorum. iran, israil nasıl gelişti? hem iran'da şeriat var ancak adamlar amerika'ya, israil'e kafa tutuyor. dinde aşırıya kaçılmadıkça din, bir ülkenin gelişmesini engellemez hatta ükenin gelişmesine katkıda bulunur.

Muhtemel olabilecek önermedir. Ahiret hayatına inanmayan bir insan bütün yatırımı dünya'ya yapması olasıdır.

zamane komünist ülkelerine bakınca çürüyen önermedir. gelişim teknolojide ve insan davranışlarındaki ilericilik ile mümkündür.

bir zamanlar da müslüman sayısına göre ölçülüyordu bu gelişmişlik. islam ülkeleri medeniyetin zirvesinde iken.

dünya tarihi bir tahtıravallidir, zamanı geldiğinde, dengeler yine değişecektir. böyle anlamsız istatistiklerle hüküm veren insan, ne tarihten, ne sosyolojiden, ne de siyaset biliminden nasibini almamış demektir. varılan bu tür anlamsız kanılar, sosyal bilimlerin suratına tükürmekle eşdeğer hareketlerdir. bir iddianın tutarlı olması için 'gelişmişlik' kıstasının tanımlanması, ucu açık bırakılmayarak değer parametrelerinin belirlenmesi, söylenenlerin altının doldurulması gerekir, yoksa bilimsel ifade olmaz.

bunları söyleyenlerin aynı zamanda sözde bilimselliği öne çıkartan, pozitif ilim yanlısı kimliğe sahip ateistler olması (!) ise ayrı bir ironi. belki de bizim 'geri' kalmışlığımızın sebebi, ateistlerimizin diğer ülke ateistlerinden daha az makul kimseler olmasıdır.

bunun pek bir geçerli yönü yoktur , buraya norveç , isveç vesaire vesaire yazıp böbürlenmenin manası yok ateistim de tembellik yap gelişmeyi bekle bunun neresinde gelişmişlik düzeyi ?

madencilerimize ölümü kader olarak gören ve müslüman olduğunu iddia eden tayyibin olduğu yerde doğru önermedir.

(bkz: bir ulkenin gelismisligi zeki insan sayisi ile olculur) basligi acan arkadasim, allah ishal etsin seni.....

bazı ateistlerin kendilerini tatmin ettiği klasik sözlerden.

doğrulur payı yoktur.

doğru tespittir. müslüman ülkelere bir bakın hepsi fakir. neden ? çünkü ateist agnostik deist vs. sayısı çok az, bilimle felsefeyele ilgilenen sayısı çok az. işleri güçleri hep dogma.

gerçeklik payı olan iddia. kadın ticaretini saymazsak.

Sorgulamak? Şüphecilik? Bılımadamlarının ortak özelliklerinden. Ateıstlerın de özelliklerinden. O zaman doğru sayılabilecek bir önermedır. fakat, polisler de sorgular, savcılar da şuphecidır. O zaman polis ve savcılar lateisttir önermesı de doğrudur.sıkımsonik önermedır neticede. Sorgulamak tek taraflıysa bu bilim değil kendi doğrusunun sağlamasını yapma cabasıdır. Tanrının olmadığını ıspatlamaya çalışmak değil var mı yok mu araştırması bilimdır.

ters orantılıdır.

kuzey kore'de din yoktur ama görüyorsunuz ki ülkelerinde elektrik bile yok.

dubai ise bir arap şehridir ve çoğunluk müslümandır. malezya, bir müslüman ülkesidir ve gelişmişlik düzeyi avrupa ile yarışır.

ulan iki örnekle çürüttüm tezini amk.

ateist düşmanı olmadığım halde katılmadığım durumdur.

ben ülkelerin geri kalmışlıklarının din faktöründen çok; eğitim ve genel kültür seviyelerine, insan hayatına verdikleri değere bakarak anlaşılacağına inanıyorum.

hatta ateistin yobazı da müslümanın, hristiyanın, yahudinin, hindunun yobazından farksızdır.

misal katı bir materyalist ve ateist olan enver hoca yönetimindeki arnavutluğun dünyaya bir değer kattığını duyan var mı?

ateizmin oldukça yaygın olduğu çin'de insan hayatına verilen değerin çok yüksek olduğunu düşünen var mı?

ya da kuzey korede demokrasi şaheseri bir ortamın olduğunu iddia eden?

eğitim seviyesi yüksek, teknolojik altyapısı sağlam olan isveç, isviçre gibi ülkelerdeki ateist yoğunluğuna bakarak gelişmişliği ateizmle ölçme anlayışına sahip olabilirsiniz ancak salt bu ülkelere bakarak bir bütün hakkında yorum yapamazsınız.

ne alakası var dedirten başlıktır. yahudiler bu önermeyi fena çürüten örnektir. Hayır müslümanlık bizimkiler için sadece kimlikte. zekat ver sadaka ver deyince yobaz diyolar. Bugün madenlerde bu kadar işçi çalışıyorsa dini görevini yerine getirmeyip, zekat vermekten kaçınanların payı bunda oldukça büyüktür. Osmanlıda dinin gayet benimsediği dönemlerde toplumda fakirlik denen olgu neredeyse yoktu. ne zaman bu bağlılık, samimiyet azaldı toplum arasındaki uçurumlar da ve benciliyet de oluşmaya başladı. burda laga luga yapmaya lüzum yok doğru bir tanedir. birden fazla doğru olamaz.

Yanlış önermedir tarihte dindar toplumlarında gelişmiş medeniyetler kurdukları çok defa görülmüstür.

ateistlerin hepsinin aynştayn olduğunu varsayan, yurdum aynştaynı tespiti,
sabah kalkıp gözündeki çapağı almadan, akşam uykuya dalmadan önce, tek yaptığı sözlükten inanmadığı din ve dindara hakaret etmek olan karaktersizlerden ne kadar az olsa o kadar iyidir.

bir deist olarak söyleyebilirim ki bilim ya da okumuşluk ile ateizmin alakası yoktur.
"Doğa bilimleri bardağından içilen ilk yudum insanı ateist yapar.ama bardağın dibinde tanrı sizi beklemektedir" Werner Heisenberg

inanmaya başladığım tespit. japonya maponya öyle.

kesinlikle doğrudur.

okumuşluk seviyesi arttıkça ateizme kayma miktarı da arttığı için doğru bir sav olabilir.

Bu genellemeye katılmamak için ciddi anlamda din fanatiği olmak gerekir. Bugün Amerika' daki bütün ateistleri öldürdüğünde akademik personel %95 azalırken hapishanedeki insanların sayısı ise % 3 azalıyor.

Gelişmişliği bilime, çalışmaya, dürüstlüğe, adalete, görev bilinci ve sorumluluk gibi meziyetlere değil de inanca bağlayan beyin fukarasının şuursuz sayıklamasıdır.

ateistler uzaya gidiyordu da, dine inananlar mı ,daha doğrusu Müslümanlar mı engel oldu onlara?
(bkz: allah akıl fikir versin).

ateist sayısı ile değil onları anlayışla karşılayan din ve vicdan özgürlüğünü bilen insan sayısıyla anlaşılır.