bir türlü devrim yapamayan türk solcusu

nedendir bilmem bu bir ideoloji ile ilgili yapıcı eleştiriyi barındıran konuyu okurken aynı anda dinlediğim bir türküden şu sözler dökülmekte,

bin yıl yatarım sevdana
onurumsun susmam oğul
yüreğim kopmuş geliyor
devrime kadar düşmem oğul

gelecekte yapadığı devrim hayalinden sıkılıp, tam 180 derece açı yaparak, kapitalist veya liberal düşünceyi benimseyecek solcudur.

şimdi bana kızmayın, günümüzde yaşayan eski solcu, devrimci, sosyalistlerine bakın, şimdi hepsi liberal oldular(hadi hepsi değilse bile % 95'i diyelim).

bırakın çocuklar heveslerini alsınlar, birkaç yıl sonra kendileri gerçekleri görecekler zaten...

lider eksikliği ve güç odaklarına bağlı bir durumdur.
mustafa kemal atatürk gibi bir lider varken, devrimler peşpeşe gelmişti. o devrimlerde bazılarının gelir kapısını kesince o bazıları ayaklanmış ancak güç odakları kontrol altında olduğundan hepsi bastırılmıştı.
şu anda tüm güç odakları göbekten amerika birleşik devletlerine bağlı olduğuna göre, iktidardakiler neredeyse tuvalete gitmek için bile amerikan başkanından izin almak zorundayken, bir ülkede devrim yapamazsınız.
iktidar, amerikaya bağlı.
ordu, silahlarından çoraplarına amerikaya bağlı.
ekonomi, amerikaya bağlı.
bunları tamamen bir rakibe kaptırmışken neyin devrimini yapıyorsun.
öte yandan türkiye'nin ekonomik, anayasal ve bilimsel alanlarda ciddi devrimlere ihtiyacı vardır. ancak bunlar yapılırsa birilerine havadan gelen para kesilir. o parası kesilecekler şu anda kritik noktalarda olduğu için de bu ilerlemeler yapılamaz.
dip not: devrim dendiğinde anda, aha komanis olarak anlayanlar var bir de onlara birşey demiyoruz. devrim=eski ve faydasız olanı devirip yerine yeni ve faydalı bir yapı getirmek.

yıllar geçmesine rağmen kendini sürekli olarak "iki yıl sonra kırsala çıkacağız. iki sene sonra devrim olacak." diye avutan sahte tkpli veya eski adıyla sipli solcudur.

viktor hugo derki;

şair bana yağmuru anlatma; yağdır.

neyi devireceğini bilemediği için devrim yapamayan solcudur. emperyalist düzenin parçası olduğu için devrim yapamayan solcudur.

(bkz: bir gece ansızın gelebiliriz)

şunu bilir;

"40 yıl" devrim tarihi için kısa bir süredir.

(bkz: the revolution will not be televised)
*

(bkz: devrim korkusuyla yaşayan örümcek kafalı yobazlar)
(bkz: darbe geliyorum demez gelir)
(bkz: askeri görünce yumuşayan sağcı modeli)
(bkz: meydanı boş bulunca hani devrim diye kaşınan sağcı)
(bkz: bir modele benzemeyen sağcı zırvaları)

hangi mahallede yaşadığını ve ne satmaya çalıştığını bilmeyen insandır. kaç kere dicez bu mahalle sakinleri salyangoz sevmez diye ?

türk solunun bahtsızlığı türkiye'de olmasıdır. bu ülkede sola iltifat edilmez, aşırı sola müsamaha gösterilmez. yılların solcu partileri neden ulusalcı oldu sanıyorsunuz? türkiye'de ekonomik krizden sonra bile akp, yani sağ bir parti gelmiştir iktidara. devrim televizyonlardan gösterilmez, zira reyting kaygısı var, ilgi çekmez azizim. öyle binde bir oy alan partilerle, onlara oy veren insanlar kaç kişiye tekabül ediyorsa artık, onlarla da devrim olmaz. siz bu ülkeyi sözlükten ibaret mi sanıyorsunuz?

daha farklı bir durum için ama olsun.

bir gece ansızın gelebilirim, bu kadar yürekten çağırma beni.

solun bir türlü kendi arasında birleşememesi ve solcuların kişisel yanlışlarından kaynaklanan durumdur.

ayrıca solcuların gazla çalışmadığıda bilinmelidir.

en iyi cevabı gil scott heron vermiş sanırsam..

--spoiler--

Devrim Televizyondan Yayınlanmayacak

evde kıçının üstünde oturmayacaksın dostum
ekranın karşısına geçip ayaklarını uzatamayacaksın
uyuşuk uyuşuk oradan oraya zaplamayacaksın
reklamlar başlayınca bira almaya koşturamayacaksın
çünkü devrim televizyondan yayınlanmayacak

devrim televizyonlardan yayınlanmayacak
devrimin ana sponsoru general motors olmayacak
reklamsız dört bölüm halinde sunulmayacak
devrim dudaklarına seksi bir kıvrım kazandırmayacak
devrim selülitlerinden kurtulmanı da sağlamayacak
devrim bir ayda on kilo verdirmeyecek, ince göstermeyecek seni
çünkü devrim televizyondan yayınlanmayacak

senin ve dostunun resimleri olmayacak
bir market arabasını sokakta iterken gösteren
ya da renkli bir televizyonu çalıntı bir ambulansa sokmaya çalışırken
cnn kazanan partiyi saat 8:32''de tahmin edemeyecek
ya da 29 bölgeden canlı bağlantı yapamayacak
aynasızların yoldaşlarını vurması son dakika haberi olmayacak
çünkü devrim televizyondan yayınlanmayacak

asmalı konak, seinfield ve ally mcbeal
artık hayatımıza bu kadar cuk oturmayacak
kadınlar sex and the city'de samantha'nın kimle yattığına aldırmayacak
çünkü tüm zenciler daha aydınlık bir gün için sokağa dökülecek
çünkü devrim televizyondan yayınlanmayacak

saat 11'de haber özetleri verilmeyecek
jackie onassis'i burnunu silerken gösteren resimler olmayacak
devrim haberi beyaz bir kasırga, beyaz bir yıldırım ya da
beyaz insanlarla ilgili haberlerden sonra gelmeyecek
yatak ondandaki güvercini, su depondaki kaplanı ya da
tuvaletindeki gulyabaniyi kafana takmana lüzum yok
devrimin tadı coca-cola'yla daha iyi gitmeyecek
devrim ağız kokularını yok etmeyecek
devrim seni şöför koltuğuna oturtacak

devrim televizyondan yayınlanmayacak
devrim televizyondan yayınlanmayacak
devrimin tekrarı olmayacak
devrim canlı olacak

--spoiler--

(bkz: the revolution will not be televised)

bir turlu devrim yapamayan turk solcusu gibi başlıklar açabilecek düzeyde insanların bol olduğu bir ülkede zor olur tabi haliyle.

siyaset, politika hakkında en ufak bir biligisi olmayan, "Mücadele" nedir bilmeyen küçük mücahit saçmalamasıdır.

40 yıldır şeriat getirecek olan türk sağcısı var mesela, 40 yıldır solcu kesmeye programlanmış takım elbise fetişistleri ve 40 yıllık statükocuları da saydığımızda hallice bir sayıya ulaşıyoruz.

edit: şeriatçı dediğinde otomatik olarak insan solcu ve devrimci oluyormuş bugün bunu da öğrenmiş oldum. zira olay milli hassasiyetlere girse benden sağcısı olmazdı sanırım ama bu ülkede mutlaka sağcı solcu şucu bucu olacaksın, kimse bireysel düşünemez zaten ille de kategorize edeceksin. mesela şeriat dedim mi devrim meraklısıyım, kitler satılmasın dersem ulusalcıyım filan, of ulan bitmez bu işler.

devrim yapamıyorsunuz lan ne biçim solcusunuz dediğinizde, size şeriatçi damgası yapıştıran solcudur.

devrmi yapamamasının sebebi de budur aslında.*

"devrim yapamıyorsunuz lan ne biçim solcusunuz hehehe" gibi cümleler kullanabilecek tarih ve siyaset üstadlarının* anlamayacağı türk solcusudur.

şeriatı getiremeyip kabahatini örtmek için solculara hani darbe diye kaşınan dincilerin korkulu rüyası olan solcudur.

aynı zamanda solculardan darbe beklenmemesi gerektiğini bilmesi gerekenlerdir. bilmeyenlere anlatması gerekendir. darbe ne oğlum? devrim onun adı. yoksa siz hala darbecilik mi oynuyorsunuz?

toplumun binde beşlik, hadi taş çatlasın yüzde birlik kesimini oluşturan devrimperver solcu türklere getirilen bi eleştiri. ama amacı ne anlayan beri gelsin.

asla devrim yapamazsınız, çünkü savunduğunuz saçmalığa çoğunluğu inandıramazsınız mı? okuma yazma oranının bile yerlerde süründüğü bi halkın suçu mudur bu fikirlere saçmalık denmesi, yoksa solcunun mu tartışılır.

asla devrim yapamazsınız, çünkü beceriksizsiniz, oysa her şey sizin lehinize mi? e alakası yok, bunu söyleyen de biliyor.

asla devrim yapamazsınız, çünkü zaten fikirlerinizden paso dönüyorsunuz mu? e işkencelerde, katliamlarda vs ölen devrimci sayısı kaç.. paso sonradan dönen insanlardan laf açılıyor ama sistemin zaten dönen insanları yükselttiği, bu yüzden onların göz önünde olduğu, fikirlerinden dönmeyen aşırı bi çoğunluk olduğu (gene o yüzde birin içinde ama, yani çoğunluk dediysek bile sadece o küçük yüzde içinde) gerçeği gözardı ediliyor.

asla devrim yapamazsınız, çünkü bizimle savaşmaya gücünüz yetmez mi? ha bak bu doğru, o kadar çoğunluksunuz ki çoğu solcu siniyor bi süre sonra, nahalet olsun diyerek. kendimi de bu sinenler arasına dahil ediyorum mesela.

peki ama bu lafı diyenler tarihte hangi insanlarla aynı kulvardalar hiç düşündünüz mü?

misal, spartacus'e "asla köleliği kaldıramazsın" diyenlerle,
misal, galileo'ya "asla dünyanın yuvarlak olduğuna insanları inandıramazsın" diyenlerle,
misal, atatürk'e "asla bu ülkede saltanatı hilafeti kaldıramazsın" diyenlerle,

tıpkı tarihteki bütün aydınlık insanlara karşı gelen çoğunluklarla aynı kategoride olduklarını göremiyorlar mı acaba.. çoğunluk olmak uzun zamandan beri doğru olmakla özdeşleştirilmiş bi kere.. yıllar sonra utanç içinde hatırlanacak olsalar da.

(bkz: ordu)

Şöyle bir söz vardır : "devrim yapılmaz, devrim olunur." *