bugün

hayat'ın detayına inmeden, olabildiğince sade ve teferruatsız yaşamak.
yalçın ergir'in bir şiirinde çok daha detaylı anlattığı yaşam tarzı.

basit yaşayacaksın...

meselâ; susayınca su içecek kadar basit.
dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.

tek düğmesi olacak elindeki cihazın;
tek bir düğme, tek bir cümle gibi;
sevince lafı dolandırmadan söylediğin
"seni seviyorum" gibi.

basit bir öpücük yetecek sana;
basit sıcak bir öpücük.
ve o öpücükle dolacak tüm günlerin, tüm düşlerin.
o öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını,
o öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.

kabak çekirdeği verecek sana
rakamların veremediği mutluluğu.

el yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacak
en değerli kâğıdın;
hep yanında taşıdığın, atmaya kıyamadığın.

iki harekette giyiniverecek,
iki harekette soyunuvereceksin.
kısacık olacak uyanman
ve yola çıkman arasında geçen süre;
kısacık olacak, sıcacık kollara dolanman
ve yolculuklara çıkman arasında geçen süre.

kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını;
bakışların bile anlatabilecek kendini.

beklentilerin de basit olacak.
kaf dağı'nın önünde bekleyecek mutluluklar.
bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını;
ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sana
en ucuz aşk romanını.

pankreasının sağlığına dua edeceksin kapatırken gözlerini.
zafer işareti yapacaksın tuvaletten çıkarken.

bir kaşarlı tost olacak aradığın
nasıl oturacağını bilemediğin sofrada;
parmakların olacak en kıymetli çatalın.
yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık denklemleri.
iskender'in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.

bir filarmoni orkestrası veremeyecek sana
kontrplak bir gitarda, doğru basılmış bir
"fa diyez"in mutluluğunu.

makyajın ilk "a" sına kadar bilmen yetecek.
temizlik kokacak en pahalı parfümün.

"bilmiyorum" diyebileceksin bilmediğinde
ve çok normal olacak onu da bilmeyişin.
tek dereden su getirmen yetecek,
bir "istemiyorum" diyebilmeye.

ne durduğu farketmeyecek abanın altında.

saatin, sadece saati gösterecek;
telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın.
küçük bir not defteri olacak bilgini en hızlı sayan.

basit yaşayacaksın, basit.
sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi basit...
hayattan fazla bir şey istemeden, verdiklerini alıp mutlu olmaya çalışmak.
yemek, içmek, zıçmak... Problemleri kafaya takmamak... Düşünmemek geride bıraktıklarını...
mutlu olabilmenin tek yoludur..
basit yaşamak için kendini zorladığın zaman değil, bunun kendiliğinden olduğu an'a varabilirsen mutluluğun resmini çizdiğin andır.

hayat; açken yediğin bir lokma sıcak ekmeğin lezzetinde, soğuktan donduğun an üzerine örtülen bir battaniyenin sıcaklığında, üzgünken sevdiğinin kollarında ve omuzunda olmanın tadında, çok susamışken su içmenin hazzında, anne kokusunda olur.

çünkü o zaman talebin ve beklentin az, farkındalığın fazla olur. keşke becerebilsek. keşke öğretilenleri reddedip sadeliğe ulaşabilsek, mutluluk ta hep bizimle olur.

mutsuzluğumuz meyve toplamaya gitmeyi planlarken yağan yağmurla olur, ona bile çözüm bulur bir kez de yağmur altında meyve toplarız.
Kadın sabah kalkmış, aynaya bakmış ve kafasında yalnız üç kıl saç görmüş.
"Hımm, demiş galiba bugün saçımı örgü yapacağım !"
Öyle de yapmış, günü de harika geçmiş!!.

Ertesi gün kalkmış, aynaya bakmış, kafasında iki tel saç kalmışmış....
"Hımmm" demiş,
"Bugün saçımı ikiye ayıracağım."
Dediğini de yapmış, harika bir gün geçirmiş...

Bir ertesi gün gene kalkmış, aynaya bakmış, kafasında tek tel saç var.
"Tamam, tamam demiş...artık bugün at kuyruğu yaparım..."
Öyle de yapmış, ve çok çok güzel bir gün geçirmiş...

Daha bir ertesi, aynaya baktığında,
Kafasında bir tek tel bile kalmamışmış !.
"WoW!" diye bağırmış.
"Bugün çok şükür hiç saç derdim yok !"
---
Yaşamı seyredenler değil, içinde yaşanlar kazanır.
Basit yaşa, cömertçe sev, yürekten düşün sevdiklerini,
Özün, sözün, eylemin bir olsun, tümü senin yaşam biçimin olsun.
Tatlı konuş....
Hayat, fırtınanın geçmesini beklemek değil,
Yağmurda dans etmeyi becerebilmektir !
etin suyunu sıkmadan yaşamak, bulduğunuz bir duvar köşesine işemeden yaşamak, sıçmadan yaşamak ya da yaşamamak.to be or not to be...
http://www.ergir.com/basit_yasamak.htm fon müziği ile okunduğunda daha anlam kazanan düşhekimi yalçın ergir şiiri..
hayatı dogasıyla, zorlaştırmadan yaşamak. son dönemlerde herkeste bir bilge laflar, herkeste kendi düşüncesini karşı tarafa empoze etme çabası...
biraz basit yaşasak, seviyorsak sevdiğimizi söylesek, istemiyorsak istemediğimizi...
nedir bu hayatlarımıza esrarengiz, gizem katma çabaları!
oldugu gibi konuşsak, içimizden geldiği gibi ; süslemeden, dogasıyla bıraksak...
birimiz ak derken, digerimiz kara diyor diye taşlamasak birbirmizi ; karşıtlıklara saygı duysak, düşünceleri kabul ettirme çabası güdmesek...
acıktıgımız acıktım desek, susayınca susadım...
sadece bu kadar basit yaşasak!
sadece nefes almayı gerektiren yaşama şekli, bitkiden daha fonksiyonsuz.
zorun üstesinden gelmektir "basit yaşamak". insanları çağın iletişim araçları vasıtasıyla "bak sen bunlardan biri olamazsın" diyerek önce kendine, sonra da sen ondan daha üstünsün diyerek birbirlerine düşman eden sistemin içindeysen eğer...

şu an eminim ki şu satırları okuyan tüm beyinler yaşadığımız şu gün içerisinde binlerce olumsuz fikirle beslendi. ve beyinlerimiz toparlanabilmek için mücadele veriyor ama nafile.

toplumumuzda ne yazık ki eğlence kültürü, kent kültürü, sokak kültürü, aile kültürü gibi kavramlar yok oluyor. şimdi aynı fikri paylaşmıyor diye birbirinden kaçan insanlar yarın kavga etmek için gayet hazırlar. tüm güzel şeyler aslında küçük ve basittir ancak "bilinçli merkezler tarafından zorlaştırılan yaşam koşulları" basit güzellikleri küçümseyerek yok ediyor.
copy paste sevmem ama bu başlığa yakışır. şiir nazım dan geliyor copy paste de zoque adlı bir forumdan ;

--spoiler--
Basit yaşayacaksın. BASiT
Mesela susayınca su içecek kadar basit...
Dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.
Tek düğmesi olacak elindeki cihazin;
tek bir düğme, tek bir cümle gibi...
Sevince lafı dolandırmadan soylediğin
'seni seviyorum' gibi.
Basit bir öpücük yetecek sana...
Basit, sıcak bir öpücük;
ve o opücükle dolacak tüm günlerin,
tüm düşlerin.
O öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını,
öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.
Kabak çekirdeği verecek sana
rakamların veremediği mutluluğu.
El yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacak
en değerli kağıdın -hep yanında taşıdığın, atmaya kıyamadığın.
iki harekette giyiniverecek,
iki harekette soyunuvereceksin.
Kısacık olacak uyanman,
ve yola çıkman arasında geçen süre;
Kısacık olacak sıcacık kollara dolanman ve
yolculuklara çıkman arasında geçen süre.
Kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını;
bakışların bile anlatabilecek kendini.
Beklentilerin de basit olacak:
Kaf Dağı'nın önünde bekleyecek mutluluklar.
Bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını;
ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sana en ucuz
aşk romanını.
Pankreasının sağlığına dua edeceksin
kapatırken gözlerini.
Zafer işareti yapacaksın tuvaletten çıkarken.
Bir kaşarlı tost olacak aradığın
nasıl oturacağını
bilemediğin sofrada,
parmakların en kıymetli çatalın.
Yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık
denklemleri.
iskender'in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.
Bir filarmoni orkestrası veremeyecek sana
kontrplak bir gitarda doğru basılmış bir 'fa diyez'in
mutluluğunu.
Makyajı ilk 'a' sına kadar bilmen yetecek.
Temizlik kokacak en pahalı parfümün.
'Bilmiyorum' diyebileceksin bilmediğinde ve
Çok normal olacak 'onu da' bilemeyişin.
Tek dereden su getirmen yetecek,
bir 'istemiyorum' diyebilmeye,
Ne durduğu farketmeyecek abanın altında.
Saatin, sadece saati gosterecek,
Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın,
Küçük bir not defteri olacak 'bilgini' en hızlı 'sayan'.
Basit yaşayacaksın, basit.
Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi
basit...

Nazım Hikmet Ran

--spoiler--
görsel
mükemmel bir şekilde yaşamaktır çünkü basit olan mükemmeldir.
Özendiğim yaşam tarzı. Az da olsa yaklaşmış durumdayım.
uyu uyan yemek ye su iç okula git ders çalış uyu uyan yemek ye su iç okula git ders çalış arada sıç...
istediğin saatte kalmak istediğin saatte yatmak sırf bu yaşam uğruna üniversiteyi bırakmak sevgiliden ayrılmak istediğin saatte iştediğin şeyi yemek hiç bir zorunluluğu hayatında bulundurmamak evden dışarı çıkmamak telefona bakamamak istediğin zaman duş almak kilo almak ama takmamaktır. gösterişten aşırılıktan uzaklaşmaktır. ne olsa ölecez savaşmanın anlamı ne diyip koyuvermektir.
yükseklerde gözü olmamak, yetinmeyi bilmek, huzurlu olmaktır.
Basit yaşamak çok zor ve çok karışık bir iştir...
ayrıntılara boğulmadan, kimseye fazla anlam yüklemeden, kalp kırmadan, kavga gürültü etmeden, her an göçüp gideceğini unutmadan yaşayabilmektir bence.
barcelona'nın yaptığı i$.
huzurlu olmak,bazen iki yumurta kırıp karnını doyurduktan sonra gelen his.
Kadınsız yaşamak ın sözlük anlamıdır. Dırdır yok vırvır yok trip yok. herşeyin yolunda gitmesi arkadaşlarla yapılan ara kaçamaklar filan. Kızlar olmadan erkeklerin yaşamı zaten basittir.
herşeyin matematiksel karşılık bulduğu herkesin matematiksel olarak yaşadığı şu dünyada herkes gibi olmadan yaşamak olsa gerek. hani sabahattin ali diyor ya;
"insan ki gelip geçer dünyada nefes gibi,
ne büyük ıstıraptır yaşamak herkes gibi..."
Hepimiz birer taneciğiz şu dünyada. Yaratıcılık denen şeyi gökte, dağların ardında aramamak gerek. içinde baskılanmış eşsiz olanı bul ve biraz teknik çalış. Bu. basit yaşa. basit.