bugün
- patiswiss17
- akp seçmeni12
- ali erbaş8
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı14
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü21
- bülent uygun13
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi19
- ismail kartal8
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- sivasspor'a verilen penaltı25
- trollerin karışması8
- fenerbahçe12
- anın görüntüsü20
- sinemaların batma aşamasına gelmesi20
- sözlük yazarlarının pankekleri13
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- siklememenin getirdiği huzur9
- icardi190511
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- yazarların en rum özelliği11
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington17
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar9
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı9
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
- türk kızlarının zenci sevdası13
- susmayan durmayan israile gemi ticareti8
- bir insan sizi ne kadar kırabilir13
- şu anda çalan şarkı11
- sevgili kendim12
- afrika ülkeleri ve türkiyedeki enflasyon oranları29
- abberline tarzı saçma sapan başlıklar açmak8
- icardinin bir haftada 600 üzeri entry girmesi8
- ekşi sözlük11
- türk kızlarının beğendiği erkek tipi16
(d. 21 Temmuz 1946, istanbul), Türk-Amerikalı arkeolog. Bronz Çağı'nda Anadolu'da kalay madenciliği üzerindeki araştırmaları ile bu madenin muhtemel yeni rezervlerini bulmuştur.
Altı yaşındayken ailesi ABD'nin New York eyaletindeki La Rochelle kentine yerleşmişlerdir. 1964'de kimya öğrenimi yapmak amacıyla Adelphi Üniversitesi'ne girmiş, ancak kısa bir süre sonra Türkiye'ye dönerek ve üniversite ve branş değiştirerek 1966'da Boğaziçi Üniversitesi'nde Sanat Tarihi okumuştur. Burada arkeolojiye olan ilgisi artmış, ve nihayet diplomasını Arkeoloji dalında almıştır. Ardından Columbia Üniversitesi'nde master yapmış ve 1980-1988 arasında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünde doçentlik yapmıştır.
Araştırmalarını gümüş tarihi objelerin bulunması için kimyasal yöntemlerin kullanılması üzerinde yoğunlaştırmıştır. Toros Dağları bölgesinden eski çağlarda yüksek müktarlarda gümüş çıkarıldığını keşfetmiş ve bu bölgede madenciliğin evvelce zannedildiğinden gelişmiş olduğu sonucuna varmıştır.
Bir sonraki aşamada, eski çağlarda günümüzün petrolü kadar değerli olan ve bakır ile birlikte alaşım oluşturarak bronz elde edilmesinde yararlanılan kalayın madenciliğinin Bronz Çağı kökenleri üzerinde araştırmalara yönelmiştir. 1982'de yine Toros Dağları bölgesinde kalay madenciliği izlerine rast gelmiştir. Bu keşifler, Asurluların bugünkü Afganistan bölgesinden ithal ettikleri kalayı Anadolu'ya bol miktarda ihrac ettiklerini belirten Asur kaynakları ile bir çelişki oluşturmaktaydı. Evvelce Anadolu'da kalay bulunmadığı düşünülmüştü.
Aslıhan Yener bundan sonraki 5 yıl boyunca, MTA ile işbirliği içinde Anadolu'da madenciliğe elverişli kalitede kalay cevheri aramıştır. 1987'de kendisinin çalışmalarından haberdar olan bir başka Türk bilim adamı Niğde'nin Çamardı ilçesinin Kavlaktepe köyü yakınlarındaki bir derede kasiterit (mor kalay cevheri) keşfetmiştir. Kalay cevheri genelde siyah olduğundan önceki araştırmalar bu renkte cevherler üzerinde yoğunlaşmıştı. Mor kalayın bulunduğu noktanın yakınlarındaki Kestel Dağı'nda bu madenin zengin bir rezervi keşfedilmiş, rezervin yakınlarında da Bronz Çağı izlerine rastlanmıştır. Kestel maden yatağında iki kilometre uzunluğunda bir tünel bulunmaktadır. Tünelin büyük kısmı sadece 60 santimetre kadar kalınlıkta olduğundan madende çocukların çalıştırıldığı düşünülmüştür. Nitekim terk edilmiş bir maden çukurunda 12-15 kadar çocuğun cesetleri bulunmuştur.
1989'da madenin karşısındaki Göltepe'de Bronz Çağı çanak çömlek kırıntıları ve taş aletler keşfedilmiş, bu alanın M.Ö. 3290-1840 yılları arasında yaklaşık bin kişi tarafından sürekli mahiyette iskan edilmiş bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yerleşimin büyük kısmı yer altında bulunmaktaydı. Göltepe siti Anadolu'da Bronz Çağı'nda kalay madenciliğinin varlığının nihai kanıtını oluşturmuştur.
Böylece 1993'e gelindiğinde Aslıhan Yener M.Ö. 2870 yıllarında (Bronz Çağı'nın başlarında) Anadolu'da kalay madenciliğinin hayli gelişmiş bir sanayi olduğu ve yüksek bir uzmanlaşma derecesine vardığını öne sürebilecek kanıtları toplamış bulunmaktaydı. Anadolu'nun ithalat yaptığı da kesin olduğu için bu çağdaki ticaretin belli bir rekabet ortamının oluşacağı inceliğe vardığı sonucu ortaya çıkmaktadır.
Aslıhan Yener 1993'de Chicago Üniversitesi Oryantal Enstitü'ye katılmış olup buradaki çalışmalarını Yakındoğu Arkeolojisi Doçenti sıfatıyla günümüze kadar sürdürmektedir. Halen Asi Nehri Vadisi Bölgesel Projesinin direktörlüğünü yapmakta ve Hititler döneminde (Geç Bronz Çağı, M.Ö. 2000-1200) Mukiş Krallığı'nın Başkentliğini yapmış olan Alalah siti üzerinde araştırmalar yürütmektedir.
2009 yılından beri hem Chicago Üniversitesi hem de Koç Üniversitesi'nde görev yapmaktadır.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Asl%C4%B1han_Yener
Altı yaşındayken ailesi ABD'nin New York eyaletindeki La Rochelle kentine yerleşmişlerdir. 1964'de kimya öğrenimi yapmak amacıyla Adelphi Üniversitesi'ne girmiş, ancak kısa bir süre sonra Türkiye'ye dönerek ve üniversite ve branş değiştirerek 1966'da Boğaziçi Üniversitesi'nde Sanat Tarihi okumuştur. Burada arkeolojiye olan ilgisi artmış, ve nihayet diplomasını Arkeoloji dalında almıştır. Ardından Columbia Üniversitesi'nde master yapmış ve 1980-1988 arasında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümünde doçentlik yapmıştır.
Araştırmalarını gümüş tarihi objelerin bulunması için kimyasal yöntemlerin kullanılması üzerinde yoğunlaştırmıştır. Toros Dağları bölgesinden eski çağlarda yüksek müktarlarda gümüş çıkarıldığını keşfetmiş ve bu bölgede madenciliğin evvelce zannedildiğinden gelişmiş olduğu sonucuna varmıştır.
Bir sonraki aşamada, eski çağlarda günümüzün petrolü kadar değerli olan ve bakır ile birlikte alaşım oluşturarak bronz elde edilmesinde yararlanılan kalayın madenciliğinin Bronz Çağı kökenleri üzerinde araştırmalara yönelmiştir. 1982'de yine Toros Dağları bölgesinde kalay madenciliği izlerine rast gelmiştir. Bu keşifler, Asurluların bugünkü Afganistan bölgesinden ithal ettikleri kalayı Anadolu'ya bol miktarda ihrac ettiklerini belirten Asur kaynakları ile bir çelişki oluşturmaktaydı. Evvelce Anadolu'da kalay bulunmadığı düşünülmüştü.
Aslıhan Yener bundan sonraki 5 yıl boyunca, MTA ile işbirliği içinde Anadolu'da madenciliğe elverişli kalitede kalay cevheri aramıştır. 1987'de kendisinin çalışmalarından haberdar olan bir başka Türk bilim adamı Niğde'nin Çamardı ilçesinin Kavlaktepe köyü yakınlarındaki bir derede kasiterit (mor kalay cevheri) keşfetmiştir. Kalay cevheri genelde siyah olduğundan önceki araştırmalar bu renkte cevherler üzerinde yoğunlaşmıştı. Mor kalayın bulunduğu noktanın yakınlarındaki Kestel Dağı'nda bu madenin zengin bir rezervi keşfedilmiş, rezervin yakınlarında da Bronz Çağı izlerine rastlanmıştır. Kestel maden yatağında iki kilometre uzunluğunda bir tünel bulunmaktadır. Tünelin büyük kısmı sadece 60 santimetre kadar kalınlıkta olduğundan madende çocukların çalıştırıldığı düşünülmüştür. Nitekim terk edilmiş bir maden çukurunda 12-15 kadar çocuğun cesetleri bulunmuştur.
1989'da madenin karşısındaki Göltepe'de Bronz Çağı çanak çömlek kırıntıları ve taş aletler keşfedilmiş, bu alanın M.Ö. 3290-1840 yılları arasında yaklaşık bin kişi tarafından sürekli mahiyette iskan edilmiş bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yerleşimin büyük kısmı yer altında bulunmaktaydı. Göltepe siti Anadolu'da Bronz Çağı'nda kalay madenciliğinin varlığının nihai kanıtını oluşturmuştur.
Böylece 1993'e gelindiğinde Aslıhan Yener M.Ö. 2870 yıllarında (Bronz Çağı'nın başlarında) Anadolu'da kalay madenciliğinin hayli gelişmiş bir sanayi olduğu ve yüksek bir uzmanlaşma derecesine vardığını öne sürebilecek kanıtları toplamış bulunmaktaydı. Anadolu'nun ithalat yaptığı da kesin olduğu için bu çağdaki ticaretin belli bir rekabet ortamının oluşacağı inceliğe vardığı sonucu ortaya çıkmaktadır.
Aslıhan Yener 1993'de Chicago Üniversitesi Oryantal Enstitü'ye katılmış olup buradaki çalışmalarını Yakındoğu Arkeolojisi Doçenti sıfatıyla günümüze kadar sürdürmektedir. Halen Asi Nehri Vadisi Bölgesel Projesinin direktörlüğünü yapmakta ve Hititler döneminde (Geç Bronz Çağı, M.Ö. 2000-1200) Mukiş Krallığı'nın Başkentliğini yapmış olan Alalah siti üzerinde araştırmalar yürütmektedir.
2009 yılından beri hem Chicago Üniversitesi hem de Koç Üniversitesi'nde görev yapmaktadır.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Asl%C4%B1han_Yener
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar