bugün

Doğrusunu yapmış kızdır. Aile candır.
Türkiye'de ikamet eden kızdır. Saşırtmayandır.
Tipik türk kızıdır - türk kadınlarının seçilmemelerinin ana sebeplerinden biri de budur. Evde kalır, ailenin belirlediği biriyle beraber olur, kendine ait bir benliği olmadığından hakkında fazla konuşmak yersiz olur.
siler geçerim.

sevgilimi.
Yok, alamıyorum hırsımı.

Ben anaerkil bir toplumun içinde büyüdüm. Büyükannem uzun yıllar önce aynı evin içinde nikahsız birliktelik yaşadı, kızı bir gün aşık oldum dedikten sonra hiçbir açıklama yapmadan evi terk etti ve böyle bir sürü daha kadın var. ister ahlaksızlık diyin isterseniz özgürlük. Bana denilen şu oldu. Biriyle evlenmek istiyorsan git evlen kendin, tanıştırmaya evlendikten sonra getirirsin. Başlık parası, kız isteme ya da diğer şeyler yok. Evlenmek isteyen gider evlenir. Çocuk en baştan birey olarak yetiştirilir. Ayrıca ne olursa olsun baba evine geri dönebilirsin. Bunun rahatlığı üst düzey.

Ve emin olun kızımı ya da oğlumu böyle yetiştirmeye hiç niyetim yok. Getirsin tanıştırsın bakalım, ailesi kimmiş, kültürü neymiş, nereli? Öyle kolay değil. Beni ikna etmek zorunda değil kimse ama hepsi karşıma tek tek geçip oturacak. En ufak bir olumsuzluk görürsem onca insan karşımda duramaz. Cok net konuşuyorum.

Ancak kızıma şunu derim. Bu bu sebepler ile Şu varlık ile evlenmeni uygun görmüyorum. Biraz daha flört etmen daha iyi. Yok ben evlenmek istiyorum diyorsan tercihine saygı duyuyorum, boşanmak, dinlenmek, sessiz kalabilmek ya da huzurlu olabilmek istiyorsan benim kapım sana hep açık. 5 çocuğun olsun onlara yine kapım açık. Evlenirken sana hediyem evin yedek anahtarı olur, bu ev her zaman senin.

Ben böyle bir ailenin içinde büyüyüp size türkiye gerçekliğini anlatıyorum. Niye biliyor musunuz? Prenses değilim. Erkek olsam yine prenses olmazdım. Hayat pembe değil. Benim hayatımın bu bölümünün pembe olması empati yapmamı engellemiyor.

Kadınlar çocukluğu boyunca şiddet görüyor, komşular çocuk dövülüyor diye asla o eve gitmiyor. Kadınlar öldürülüyor, katilleri takım elbise giydiği için 5 yıl yatıyor. Kızın annesi gözünün önünde günde 3 öğün dayak yiyor, o kadının gidecek yeri yok. Sonra bu kızcağız ailesinin istemediği biriyle evlenecek? Size mantıklı mı geliyor?

Sen kimsin? Niye güvensin sana? Aldatmayacağın, siddet görmeyecegi, ailen istemiyor diye ters yapmayacağın ne belli?

Bakın Yürürken adamın biri gelip avuçladı beni, şikayet edemedim ne giyeceğim sorgulanacak diye. Adam ve ailesi tehdit eder, hukuk koruyamaz diye. Kendimi koruyacak zaman bulamadım ve daha kötüsü bu ülke beni korumuyor. Bunlar öğrenilmiş çaresizliktir. O kadın için aynı şeyler geçerli.

Bir kadının ve erkeğin ailesi istemiyor diye terk etmesi toplumsal bir sorundur. Toplumsal sorunlar topluma bakarak incelenir. Kendi doğrularımıza göre yargılamayamayız.

Ancak ne diyoruz? Vurduruyordur.
anasıyla bir yastıkta kocasındır. fallik !..
böyle kızların allah belasını versin.

ulan hem çok seviyorsun, hem de gavat baban istemiyor diye sevdiğinden vazgeçiyorsun.
eski 2 'kız arkadaşım' ın yaptığı şey (aslında insanlar beni çok sever ama).
ikisiyle de seneler sonra konuştum, ikisi de keşke seninle kalsaydım dediler. çok üzüldüm ben ise ne güzel benden kurtulmuşlar o zaman diyordum.
aileler önemli ama kız ya da erkek evladada çok fazla karışmamak gerekiyor çünkü bir hayat var bu dünyada, mutsuz olursan geri dönüşü yok.

kız ya da erkek, aileniz beğenmiyorsa siz gidip bir de çevrenizde tanıdığınız sizden büyüklerin fikrini sorun konu hakkında, aileler sabit görüşlü olabilir, siz işin içinde olduğunuzdan 'böyyük resmi' göremiyor olabilirsiniz, dışarıdakiler daha objektif olabilir.
haklı kız.
bırak kızı ben oğullarıma evleneceği kızların standartları şimdi de öğretiyorum.
davul bile dengi dengi çalar.
aşık olacaksanız mantıklı uygun birine olun kardeşim.
evet şöyle, yattığım yerden geniş geniş yazayım.

Olay beş yıllık bir süreci kapsıyor. üniversiteden bir üst dönemden kız arkadaşım ve van'dan istanbul'a göç etmiş bir ailenin lise terk oğlu inşaatta demir bağlayan bir adam.

isim falan vermeyeceğim. mazallah, sanmıyorum ama okuyorlardır falan.

evet kızımız, gayet medeni ve dürüst insanlarla yetişmiş bir kız. oğlan da afedersiniz ama bence dandik bir adam.( belki ben kız tarafı olduğum için taraflı bakıyorumdur, sonuçta bir kamera değil insan olduğum için e bi zahmet katlanın.)

kızımız van'lı sevgilisi onu terk edince tüm van'lılara mesaj atarak kendince bir ceza kesiyordu. oğlumuzla da bu noktada kaynaşıyorlar zaten. bunlar birkaç hafta facebook üzerinden sohbet edip birbirlerini iyice tanıdılar. görüntülü sohbetler filan. hatta kendi bilgisayarımı veriyordum. çünkü arkadaşımın bilgisayar kamerası bozuktu. sonra oğlan pat diye çıktı geldi kızımızın okuduğu şehre. habersiz. vaov olmuştum. plan yok. program yok. işte aşk diyorum.(ne kadar da malım.:)

meğersem oğlumuzun da kalbi kırıkmış. 6 yıllık sevgilisi, evlenmeyi düşündüğü kız onu aldatmış. aralarında yüzük takmışlar falan filan.

oğlan bizim kıza demiş ki. "bak ben senle bu yola koyulursam, ölüm olmadan dönmem. bu yüzüğü ya kalbime gömecem ya da karadeniz'in serin sularına." peki kızımız napıyor? alıyor yüzüğü oğlanın elinden. atıyor denize. sonra bunlar biraz daha öpüşüp koklaşıp ayrılıyorlar. kız yurda, oğlan otele. yarın yine birbirlerini sevip sayıp oğlanı yol ediyor kızımız. gelip hep bana anlatıyor. çok güvenirdi bana nedense, belki de yanlış birşey yaptığını düşünüyordu, benden istediği onayı alıyordu belki. herşey olabilir.

böyle başlayan aşkları, kızımızın oğlanın buyruklarını yerine getirmesiyle devam etti. tüm erkek arkadaşlar karşı cins=koca statüsü aldı. onlardan uzaklaşıldı. kızımız kapandı. namaz kılmaya başladı. ben kandil gecelerinde yalnız olmayayım diye kendisini çağırdığımda "ya benim duş almam lazım. sen git canım." diye dehliyordu beni şıllık. eyy aşk sen nelere kadirsin böyle.

okul bitene kadar oğlan geldi, kız gitti birkaç sefer. birlikte otelde de kaldılar. bunu dememin sebebi de şu: birbirlerine hiç temas etmemişler. oğlan evlenmeden olmaz kafasındaydı. uyuyana kadar birçok kez lavaboyu kullanmış oğlumuz. artık nasıl sertleştiyse, yattığı yerde duramamış. peki bunu nasıl biliyorum? kızımız gerçek bir aptal aşık. niye böyle yaptı diye bana anlatıyordu. ben de "lan salak sana nefsi uyanmış işte.(bunu yumuşattım ha yoksa beni biliyorsunuz, takır takır.) " diye açıklama yapıyordum. ama anlatabilmek ne mümkün. beyin zarı aşk zarı olmuş. sıfır realite.

okul bitti. ilişkileri ilerledi. ailelere bilgi verildi. konuşuldu, tartışıldı. ama oğlanın ailesi bu kız okumuş bizi beğenmez kafasıyla reddetti. kızın ailesi kızım sen onlara ayak uyduramazsın kafasıyla reddetti. bu iki aşık aileler istemiyor diye ayrıldı. oğlan kıza "sen tertemizsin, evlenirsen bile, kocana layıksın. olmadı napalım? ama sen benim bir dostum olarak kalacaksın." öhhhh. baydı.

yani demek istiyor ki. ben öptüm, elledim falan ama kızlığın duruyor. yani evlenilebilirsin. alt bilinçte geçen ise ben senin yaptığının tırnak ucu kadarını bile olsa yapan karıyla evlenmem. ki kendisi de istemedi. çünkü sevse ve istese evlenirdi. adım gibi eminim.

yani tanım şu ki: ailesi istemiyor diye ayrılan tip, sevmeyen tiptir.

bunu okuyan kızlara ise tek diyeceğim şu: allah, kalbi düzgün, vicdanı düzgün insanlarla karşılaştırsın.

kız da bi başkasıyla nişanlandı. ekimde düğünü var. bakalım nasip olursa gideceğim.

bunu da niye yazdım? gerçekte kimseye anlatmadım. sadece böyle şeyler yaşanıyor. ayrılık kadını hırpalıyor. duygu bırakmıyor, ayağınızı denk alın diye.
böyle kızların allah belasını versin.

ulan hem çok seviyorsun, hem de gavat baban istemiyor diye sevdiğinden vazgeçiyorsun.
Kişiliksizdir..
Pisliktir.
iyi yapmış kızdır. erkek kişisi böyle bir düşük karakterli kadınla evlenmemiş olacaktır.

bugün sevdiği insanı bile anasının, babasının lafıyla terk edebilecek potansiyeldeki bir kadın yarın siz zor durumda kalınca çeker gider. o kadından hayat arkadaşı falanda olmaz.
onu büyüten, doğuran, her daim arkasında olan ailesinin fikrini önemsiyordur. böyle bir aile kızının kötülüğünü istemez. demek ki kızının aşık olduğu için göremediği şeyleri ailesi görmüştür.
Belli bir zaman sonra ailesinin haklı olduğunu görüp iyi ki diyecek kızdır. Tabi neden istemediğinin sebebi de önemli lakin aile senin görmediğini görür. Başlarda çok kızsan da o görmediklerini sonra sen görmeye başlayıp iyi ki diyorsun.

Terk etmese bile aile Rızası olmadan bir evliliğin sağlıklı sürebileceğini sanmıyorum.
Gerçekten sebep aileyse aslında terk etmemiş kızdır. bunu bahane olarak kullanıyorsa da hiç birlikte olmamışsınız demektir.
Eğer ailesinin sözü önemliyse ki saygı duyulmalı; ailesinin onaylayacağı kişilerle sevgili olsun, yaş farkını vs. Ona göre ayarlasın, insanları yolda bırakmasındır.
iradesizdir. Doğduğun aileden ziyade kuracağın ailedir mühim olan. Belli bir yaştan sonra kişi kararlarını kendi veremiyorsa ömrünün sonuna kadar kukla gibi yaşamaya mahkum.

iradesi olmayan insandan bir bok olmaz. Terk edilen taraf kendini şanslı saysın.
iyi yapar amk evlenince aile yok olmuyor benim kızım olur ise benim sevmediğim bir hıyarla evlenmesin.
ailemin istemediği kim varsa haklı çıktılar. iyi yapan kızdır.
Ailesine güveniyordur. insanın flört döneminde gözü kör oluyor. Ailesine rağmen evlenen ve mutlu olan çok az insan gördüm. Ailenin yapısına ve akıllı bireylerin olup olmamasına bağlı biraz da.
insan sevgi denilen duyguyu bir defa yaşar. eğer ki gerçek sevginin bu olduğuna inanıyorsa terketmemeli kız. Sonucu ne olursa olsun. sevmek sınanmaktır. kavuşamamaktır. birlikte imtihanlardan geçmektir. her zorluğa karşı göğüs germeliyiz.
Kiralık sevgilidir
Parası, işi daha iyi diye
Bir başkasına verilebilir.

Bir deste dolar kızı size geri döndürecektir
Bunlar insan değil dolar sevdalıları
benim başıma gelmiştir. vakti zamanında maddi durumum kötü diye, ailesinin de gazıyla kız terk etti beni.

gerçi o hala zengin, ben hala meksika pesosu.