bugün

eflak-bogdan federasyonundan kazıklı voyvoda nın yonettigi mactır. 3 korner 1 penaltı usuluyle de olsa galatasaray bizleri yanıltmamıs yine penaltıdan cakmıstır bir gol. mac da aslında galatasarayın sayılmayan 6 goluyle* cesitli kaynaklara gore (bkz: kaynak) 13-0 bitmistir.
(bkz: ziya)
(bkz: ziyaa)
(bkz: ziyaaaaaa)

not: zaman makinası olsa, maç gününe gitsem yine fenere bahis oynayacagım mactır.
(bkz: 7-0 yetmedi galiba 5-1 verelim)
bir asir önce oynanmiş olup fenerbahçe kalecisiz çikmasi ile maç bu farkli bitti. yani bildiginiz kalede kimse yoktu yani oyuncularin birinin kaleye durmuşlugu yoktur. o zaman futbol sadece zevk için oynaniyordu skoru kimse takmiyordu. oyunculara bir yari gs de oyna bir yari fb de oyna dese gene kabul edeceklerdi.
bazı galatasaraylıların ali sami yen'de oynandığını iddia ettiği maçtır.
(bkz: inşa edilmemiş stadın kayıt edilmemiş maçı)
profesyonel futbolun, rekabet anlayışının, yavşak klüp yöneticilerinin, kumarbaz futbolcuların, taraflı federasyonların, şikeci futbolcuların kol gezdigi 2000'li yıllarda alınan 6-0'lık büyük zaferi gölgelemeye çalışan, 6-0'lık büyük hezimetten önce hiç bir galatasaraylı tarafından bahsedilmeyen, 1900'lü yılların başında kalecisiz oynanan bir mahalle maçıdır. 6 kasım'da 10 kişinin geçtiği dalgayla karşılaştırılamaz..
fenerliler'e sorduğunda ya bilmezden geldikleri ya da ona mazi derler diye geçiştirmeye çalıştıkları maç.

doğrudur çok eskidir ama benim tribünden izlediğim 6-0'lık maç mazi olmadı mı? sonuçta her ikisi de iki takımın mücadelesinin skorlarıdır. günlük, lokal başarılar yerine uefa kupası gibi gerçek başarıların peşinden gitmek her iki takım için de en iyisidir.
Galatasaray-Fenerbahçe rekabetinin en unutulmaz olaylarından birisi 1910-1911 sezonunda yaşanmıştır. 12 Şubat günü Kadıköy'deki Union Club sahasında yapılacak maça, aşırı lodos nedeniyle bazı Galatasaray'lı futbolcular karşıya geçemez. 11 kişilik takımı tamamlayamayan Galatasaray, Fenerbahçe sahasındaki maça ancak 7 kişi çıkabildi, inanılmaz bir inançla mücadele veren 7 kişilik Galatasaray, Fenerbahçe'yi kendi sahasında 7-0 yendi.
bir gs li olarak pekte umrumda olmayan bir mactir. benim icin yakin zaman önemlidir ve yakin zamanda fener bize üstündür. böyle seyleri unutup gelecekteki basarilari hedeflemek daha akillicadir.
ısıtılıp ısıtılıp gündeme getirilmesi yersizdir. zaten koyan koymuş, iş bitmiştir. anlatılanlara göre de maçtan sonra futbolcular beraber yemek yerler, birbirlerinde kalırlarmış. yani kısacası o zamanlar böyle bir rekabet ortamı yokmuş. neredeyse 100 yıl önce lan! bunu gündeme getirmek galatasaraya bi şey kazandırmaz, fenerden de bi şey götürmez. bu fenerlilerin işidir. tarihlerindeki en büyük başarıları galatasaray'ı yendikleri maçlar olunca haliyle her tıkandıkları noktada 6-0, 3 sıfırdan 4-3'e getirdik diye başlarlar. bi tane de aralarında o yılları hatırlayan biri varsa: "işte olm biz maçtaydık. ilk yarı 3-0 bitmiş. ama biz diyoruz ikinci yarı yenecez"... falan fistan devam eder böyle.

galatasaraylı kardeşlerim fenerliler size "6-0 yendik olm sizi naaaber" gibi ifadelerle geldiğinde cevap olarak bu maçı söylemeyin. hiç gereği yok çünkü. bizim çok daha güzel cevaplarımız var. boş yere sidik yarışına girmeyin. zaten çocuk muhabbeti gibi bir şey bu.

ama hacı bizimkiler de iyi koymuş ha 7 tane. vayy amuga goyumm ayıp lan, insan utanır bi. akşam yüz yüze bakmıştır bi de bunlar.
maçın hakemi abdülhamit'in, yanlı kararlarıyla gündeme geldiği karşılaşmadır.
resmi kaynağı bulunmayan maç. nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar gelmiştir.

bu nedenle fenerbahçeliler, "biz sizi 6-0 yendik" derselerse örnek göstermemek gerekir.

illa bir örnek vermek gerekirse mis gibi resmi kaynak;

http://www.tff.org.tr/Def...pageID=29&macId=10762
efraim bey'in, nam-ı diğer çiroz, serbest-i dersaadete ahkam eyler iken, meşin yuvarlağı kıvrak bir apaz hareketiyle filelere göndermesi, izleyen güruhta memnuniyetsizlik yaratmış, türlü türlü sinkaf çeken kalabalık, bu musadeka ortamın yapılan bu teamül'le bozulmasını içine sindirememiştir nitekim. Şahsım adına, ahu bedii bu müsamerenin böyle ziyan edilmesini tasvip etmemekle birlikte, anasına bacısına sövmüş bulunmaktayım efraim'in. Efraim'in, kulüpten aldığı 30 kuruş yövmiyeyi mevzuubahis ortamlarda karıya kıza yedirdiği kulağıma gelmekte idi, lakin hakikatinin malihulyaya sebebiyet vermesi günahına girmemem yönünde telkinde bulunmuştum kendime. Filhakika, bu üslubunun mahiyetinin sahi olması, ve iddia'dan yaptığım kuponun son maçta yatması, darül ve vesayit hayallerimin son bulması efraim bey'i kalaylamam noktasında büyük bir hak sahibi olmama sebebbiyet vermiştir. mına kodumunun efraimi seni, seni gidi çirozun önde gideni yavuşak efraim seni. bedbaht olasın efraim, zelil ve hicap içinde geçsin ömrün. ekmeğimle oynadın laaaynnn.
tarihi görünce kahkahayı basmama sebep olmuş olan maçtır.

daha türkiye cumhuriyeti kurulmamışken oynanmış maçın sonucuyla başka takıma saldırmak nasıl bir ruh halidir çözemedim ben.
tarihi görünce gururlanmama sebep olmuş maçtır.
türkiye cumhuriyeti kurulmadan önce oynanmış olsa da tarih dersi ve tarihçilerden haberdar olanların yüzünü sımsıcak gülümsetendir.
müsabakadan sonra idman ocağı muhabirine malumat veren ali sami beyefendi "taraftar altı istedi yedi attık, 10 istedilerse de müddet vefa etmedi." dedi.* *
fenerbahçeli bireylerin, övünerek "biz sizi daha çok yendik oluumm" istatistiklerinin başladığı
17 Ocak 1909 tarihinden, 2 sene sonra oynanan bildiğimiz resmi maçtır.

--spoiler--
17 Ocak 1909 tarihinde, şimdiki Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı' nın bulunduğu Papazın Çayırı olarak adlandırılan yerde yapılan ve Galatasaray'ın 2-0 kazandığı özel maçla başlayan 97 yıllık ezeli rekabette Sarı-lacivertliler, geride kalan 354 maçtan 132'sini kazanırken, sarı-kırmızılı ekip bu süre içinde 114 kez galip geldi. Ezeli rakipler 108 maçta da eşitliği bozamadı..
--spoiler--

birde 18 aralık 1960'ta 60 dakika 10 kişiyle 5-0 kazanılan maç vardır. ama buda sayılmaz.
http://www.superspor.com/...baeaf5957c73d0db2da2c.jpg
(#3762870)
akıllara söyle bir soruyu getiren maçtır ya 11 kişi olaydık?
fenerbahçe yoksul halk çocukları tarafından kurulan, doğru düzgün formaya, ayakkabıya bile yıllar sonra kavuşmuş, futbolu yeni öğrenen gençlerin mücadele ettiği henüz amatör sayılabilecek bir klup iken, arkasında mektebi sultani gibi dönemin oldukça güçlü bir eğitim kurumu olan, zengin, aristokrat sınıfın sahibi olduğu galatasaray karşısında doğaldır ki ilk zamanlar oldukça zorlanmıştır. işte bu maçta böyle bir ortamda oynanmış ve doğaldır ki 7 tane iyi futbolcu 11 tane amatör genci rahatlıkla yenmiştir.

gerçektende ezeli rekabetin ilk yıllarında 1913-14 lere kadar galatasaray'ın ezici bir üstünlüğü vardı. bu durum daha sonra fenerbahçe'nin de güçlenmesiyle değişmiş ve daha dengeli bir rekabet başlamıştır.

bugün için artık bu iki takımında türk halkının bütün kesimlerine malolduğunu söyleyebiliriz. aristokrat ya da halkın takımı tanımlamaları bütün geçerliliğini kaybetmiştir. camialar arasında da belirgin bir güç farkı yoktur ve elbette her aile de bir galatasaraylı varsa mutlaka bir fenerbahçeli de vardır.
(bkz: 10000 bc)
olduğunu reddedenin tarih bilimini reddedeceği maçtır. türkiye' ye 2 avrupa kupası getirmiş muzaffer bir takımın ezeli rakibine karşı aldığı bir galibiyettir.
mevcut tarihin yüzde doksanı uydurma olduğundan, bu da hayali bir maçtır.
colt m1911 ile yaşıt olan, hasta galatasaray'lı olan ben için hiçbir şey ifade etmeyen maç. bununla mı savunacağız takımımızı? daha osmanlı'nın çöküşüne 11 sene varken, yuvarlak bir cisimle oynandığı bile meçhul olan bu garabetle?

futbola matematiği sokmayın arkadaşlar, gudik bir maçta 6-0 yenildik diye illa ki lehimize bundan farklı bir skor bulacağız diye kasmamıza da hiç gerek yok. bazı 1-0'lar, 2-0'lar vardır ki bıraktığı etki 10 gollü yenilgilerden bile ağırdır.

tarih derslerinde dinlediklerimizin bize ne kadar hikaye geldiğini hatırlayın... 1243 kösedağ savaşı'nın bugün kimde ne kadar etki bıraktığı tartışılmalıdır... "ulan o 800 sene öncesi it herif" diyebilirsiniz ama olayı görmedikten sonra yaşının da pek bir önemi yok bence. 1911'deki bu maçı seyredip de günümüzde ortalıkta konuşan hayatta bir galatasaray taraftarı yoktur kanımca. kaldı ki o zamanlar ülkedeki o kaos ortamı içerisinde futbolun ne derece iplendiği de tartışılmalıdır...

işte o yüzden bundan 97 sene önce oynanan bu maçı duyup da bozulan, kızaran tek bir fenerli de yoktur tahminimce, o yüzden temcit pilavı gibi ortaya sürülüp sürülüp durması da anlamsızdır. hatta ben fenerli olsam götümle de gülerdim itiraf edeyim...
bir çok galatasaraylının portakalda vitamin bile değilken gerçekleşmiş olan müsabakadır.
(bkz: 6 kasım)
(bkz: biz o günleri yaşadık)
(bkz: yaşattırdık)
12 şubat 1860 sikimtrakspor - 1860 münih spor bune len ben beşiktaşlıyım böylesini görmedim a.q üstünden dünya savaşı geçmiş hala adamın gözüne kakıyorlar şu maçları yeter ulan....