bugün

10 eylül akşamı bir arkadaşımın başına gelen rezalet. para verip üzerine bir de rezil olup, hakaretler yemek bu firmanın ne kadar kurumsal bir yapı olduğunu gösteriyor.

"10 Eylül çarşamba akşamı Kamil Koç firmasından saat 21:00 hareketli Antalya-istanbul güzergahlı otobüse bilet satın aldım. Aynı gün firmanın yazanesine gidip servis kullanacağımı bildirdim ve servis saat bilgilerini aldım. Sporland'in önünden saat 20:00'da geçeceği söylendi. Özellikle "sporland önü mü, yoksa karşısı mı?" diye sorduğumda "önünde bekleyin" yanıtını aldım. Akşam saat 19:55'de sporland'in önünde beklemeye başladım ancak saat 20:08'de servis sporland'in karşı tarafından durmaksızın geçip gitti. Yazaneyi aradığımda ise "henüz buraya da gelmedi buraya uğradıktan sonra gelecek." yanıtını aldım ve beklemeye devam ettim. Saat 20:30 oldu ve yazaneyi tekrar aradım. bu sefer de "servis buradan çıkalı 15 dakika oldu, bekleyin gelir." dediler ( yazane ve sporland arası araç ile iki dakikalık bir mesafe.) Yolcu alarak geldiğini düşünerek beklemeye devam ettim. Saat 20:40'da ise yazaneyi tekrar aradığımda telefonun başındaki görevli servisin geçtiğini ancak beni orada bulamadıklarını söyleyince tepkimi gösterdim. çünkü açıkça yalan söylüyorlardı. bunun üzerine telefondaki kişi "iyi akşamlar" deyip telefonu yüzüme kapattı.

sonrasında ise Antalya otogarı aradım ve durumu haklı olarak sinirli bir şekilde anlattım. bunun üzerine ise telefondaki kişi "hakaret ediyor, küfür ediyor." şeklinde sözler sarf ederek telefonu yüzüme kapattı. Taksi tutup otogara gittim, otobüs saati geçmişti. Kamil koç un insan kaynakları bölümüyle görüşmeye gittim. En başından olayı anlattım, elime bir şikayet dilekçesi verip doldurttular. ( bu sırada hala bir çözüm bulunmadı.)

daha sonra sanki mecburmuşum gibi servis şoförüyle yüzleştirildim. Kendileri karşıma geçip "ben sporland'in karşısında durdum, dörtlüleri yaktım, 2 dakika boyunca bekledim yolcu yoktu dedi." Yalan söylendiğini ve firmanın çalışanlarının birbirlerini koruduklarını görünce tepki göstererek bağırmaya başladım. Şirketin hatası yüzünden biletim yanmıştı ve bunun için hiç bir şey yapılmadığı gibi bir de yalan söyleniyordu. işin komik tarafı servis durmuş olsa binmemek için hiç bir sebebim yoktu. Ben tepki gösterince bilet satışındaki bir görevli çıkıp "kadınlar hamamı mı burası bağırma" diye üstüme doğru yürüdü ve bağırmaya başladı. ben de tepki gösterince güvenlik geldi ve bunun üzerine polisi arayacağımı söyledim. güvenlik görevlileri üst katta polisin olduğunu söyledi ve bende şikayette bulunmak için polisin bulunduğu noktaya doğru gitmeye başladım ( bu esnada yaptıkları tüm terbiyesizlikler yetmezmiş gibi bir de firmanın çalışanları hala arkamdan bağırmaya devam ediyorlardı.)

Polise tüm olayı detaylıca anlattım ve şikayetçi olmak istediğimi belirttim ancak memur arkadaşlar otogardaki polis noktasının bir işlem yapamayacağını, merkeze gidip şikayetimi oradan yapmam gerektiğini söylediler.

ancak sabah işim nedeniyle istanbul'da olmam gerekli olduğu için başka firmadan bilet almak zorunda kaldım. Yapacakları tek şey bir yanlışlık olmuş deyip ya para iadesi yapmaktı ya da yarım saat sonraki içinde boş yeri olan araca bilet kesmekti. Bunun yerine yalan söyleyip bütün çalışanlar birbirlerini korudular."
otobüs firmalarının %90'ı mafya veya çete bağlantılıdır*, başındakiler değilse bile aşağı indikçe zihniyet ve insanlar gittikçe pisleşmektedir. ki biz müşteriler de bahsettiğimiz alt tabakayla iletişim kurmak durumundayız. bu yüzdendir ki firma hatalı bile olsa ücret iade edilmez, otobüste şöför sigara içip telefonla konuşabilir, muavin bile sizi azarlayabilir, yanında siz olmanıza rağmen kız arkadaşınıza yavşakça davranabilir. bir şey olmaz şikayet etseniz bile çünkü şikayetinizin iletileceği bir üst tabaka da en az onlar kadar pisliktir.
bir zamanların en çok kaza yapan şirketlerinden birinde yaşanmış rezalettir. kamil koç hiçbir zaman düzgün bir şirket olmadı ve hâla da değil.
bende geçen sabah nilüfer turizm'in otobüsüyle Ankara'ya yolculuk yaptım. muhtemelen muavinin birini şoför diye oturtmuşlar adam çok genç bursa-eskişehir arasında o kullandı tam eskişehir garajına giriyoruz sağa yanaşmadığından bir tır'ın önünden otogara girmek istedi tabi bu arada kaza olma noktasına geldik adam kornaya uzun uzun basarak ne anlatmak istediğini bir güzel özetledi ama allah korudu tır bize ortadan girseydi muhtemelen ailelerimiz bizi hastane morglarından toplayabilirlerdi. neyse efendim çok değil bu olayın üzerinden 5 dakika geçmedi bu kezde o kadar ani bir fren yaptı ki otobüsteki herkes ön koltuğa geçti bende ön koltuğa çarptım sağ elimi koltuğa çarpmışım acısı bütün gün devam etti ama allah'a binlerce kez şükür olsun iki olayı da kıl payı atlattık ama bu kadar düşüncesizlik olmaz madem iş yapıyorsunuz işinizi adam gibi yapın.sonuçta insanları bedava taşımıyorsunuz ben 45 tl para veriyorsam karşılığında hizmet beklerim.
10 eylül 2014 tarihinde kamil koç turizm firmasında yaşanmış rezalettir.
kamil koç bu işi bozdu diyenlere katılıyorum, eskiden böyle değildi. geçtiğimiz temmuz ayında ankara-bursa seferindeydim. bursa il sınırını geçmeden önce pek bir sorun yoktu, sadece yol güzergahındaki her ilin otogarında yarım saat mola verildi, o kadar. ancak otobüs bursa çevre yolu ayrımına geldiğinde çevre yoluna girmeyerek kestel-gürsu istikametine ilerledi.
bunda ne var şimdi diyebilirsiniz, otobüslerin, tırların ve benzeri araçların çevre yolunu kullanmaları zorunludur. bu, oradaki tabelada da apaçık bir şekilde belirtilmiş olmasına rağmen şoför arkadaş öyle yapmadı, devam etti.
tamam, "sana ne yani ne fark eder ha ordan gitmiş ha burdan gitmiş" diyorsunuz şimdi. evet, benim açımdan da hiçbir farkı yok ancak asıl olay bundan sonra başladı. otobüs belediye otobüsüne döndü, her 50 metrede bir durup durakta bekleyen birilerini aldı, birkaç durakta bir de aldığı kişileri bıraktı.
şimdi, "ya kardeşim sana ne oradaki şoför, muavin vs. de ekmek parası kazanıyor, ne yapsın, en kötü 1-2 dakika geç gidersin" diyebilirsiniz. o halde ben de soruyorum, farz-ı misal, dışarıdan alınan rastgele adamlar yüzünden o otobüse bilet alıp binen yolculardan birinin bir şeyi kaybolsa mesela, bunun hesabını kim verecek? patron ve resmi makamlar kimi muhattap alır böyle bir olayda, otobüs şoförünü ve oradaki firma personelini veya biletli yolcuları. değil mi?
bir de yolun ortasında bir mahallenin içinde durup 20 dakika boyunca birinin bagajdaki bavullarının indirilmesini bekledik. hesaplarıma göre, saat 00:00'da varmamız gereken bursa otogarına otobüsün saatine göre 1:05'te vardık.

şimdi istisnasız her girdiğim entry'de belirtiyorum, ben kimseyi karalamak falan niyetinde değilim. naçizane, buradan bizatihi yaşadıklarımı, izlenimlerimi bildiriyorum ki firmalar-kurumlar da kendilerini, verdikleri hizmetleri iyileştirebilsinler. onun dışında bu şirketten bir yetkili ulaşırsa otobüsün plakasını da seve seve kendilerine iletirim. kalın sağlıcakla.
şu an itibariyle kamil koç firmasını bırakmama neden olmuş hadisedir.
kim Ne derse desin pamukkale turizm yine de en iyisi. Ah bir de karadeniz'e seferi olsa.
kamil koç rezalet bir otobüs firmasıdır maalesef. otobüsteki televizyonları bile bozuktur. ayrıca krolar biner ve ayaklarını gece havalandırırlar. leş otobüslerdir.
bu firma tamamen dolmuş zihniyetiyle çalışır. pamukkale varken başka firmaya binmeyin. gideceğiniz yere yoksa aktarmalı gidin.
yazarımıza canı gönülden üzüldüğüm hadisedir ve doğruluğuna da inanırım, kamil koç müşteri her zaman haklıdır nezaketini gömmüş bir firmadır.
Burdan mafya amcalara selam olsun.
Tek çekici yanı cevizli küçük kurabiyeleriydi hıhh onu da yemeyiveririm nolucak.
Dua etsin de pamukkalenin gitmediği yerler var yoksa her şehirde 2. Tercihe atılması garantidir.
Eskiden sakarya vib şimdi sadece vib turizm olan firma da asla yaşanmayacak hadise.
söz konusu kamil koç olunca pek şaşılmayacak durumdur. vakti zamanında muavinleri yüzünden vazgeçmiştim bu firmadan. insanlarla uğraşan bir mesleğin zorluluğunun elbette farkındayım. para veriyorum hizmet görücem tabii gibi kibirden de hoşlanmıyorum lakin bir tane mi muavin kardeşlerden saygı çerçevesinde tepki gördüğüm kamil koç yolculuğu olmaz. hiç unutmuyorum bir yolculuğum sırasında dizlerimi önümdeki koltuğun arkasına koymuştum, ayakkabım hiçbir şekilde koltuğa gelmiyordu. muavinden direk yanıma gelerek "evinde de mi böyle oturuyorsun" gibi bi ayar. ben tabii şok swh. neyse efendim kamil koç artık eski kalitesini kaybetmiş ismiyle prim yapan bir firma. en iyisi için (bkz: nilüfer turizm)
pamukkale kullanıp, kamil koça geçmeyi düşünen biri olarak vazgeçmiş bulunmaktayım pamukkale devam, en azından buradan pamukkale hakkında bir entry yazmıştım adamalar geri döndü açıklama yaptı umarım aynı açıklamayı kamil koç mağdur yazarımıza yapar.
bundan sonra kamilkoç a binmemeye sebep olmuştur.

geçmiş olsun.
Adi ustunde rezalettir. Olayi siyasete baglamiyim diyorum ama farkindaysaniz memlekette herkes birbirini bagirip cagirarak bastirmaya, karsi tarafi geri itmeye ve ezmeye calisiyor. Boyle yaparak kendilerini hakli gostermeye calisiyor... neden? Cunku sesi cikan, guclu olan bu ulkede degerli ve hakli. Neden? Cunku bu ulke 12 senedir celladina asik oldu. Neden? Cunku bu ulkenin celladi millete bagirip cagirip hakaret ederek bir kesimi kendisine inandirdi ve o kesim simdilerde tipki liderleri gibi davranmaya ve isin kotu tarafi bu olayi asiri ciddiye almaya basladi.

Sozun ozu, yapilan orospu cocuklugudur.

Bu arada soz konusu reziller "kadinlar hamami" dedigine gore olayi yasayan bir kadin. Bu yuzden yapilan kat kat orospu cocuklugudur. Net.