entry'ler (63)

hilmi yavuz

''kemalist müslümanlik" ya da "gardrop islami" köse yazisiyla cok faydali bir tartisma acmis yazar.

kürk mantolu madonna

tek solukta okunan kitaplardan.

özdemir asaf

"bıyıklarını yaktirmadan anlamayacakti / ilk kez gördüğü mumun yakmasina inanmayacakti" demis sasir mum alevi ile oynayan kedinin öyküsü'nde...

günün tek cümlelik özeti

durgun ve bol bol acı kahve.

burcu esmersoy

insanı burcu esmersoy'u güzel bulmayanlar derneği kurmaya itebilecek kişi.

ben bu yazıyı kendime yazdım

Ben dedemi pek sevmezdim. Hiç sevdirmedi çünkü kendini. Hep böyle gaddar, baskıcı, anlayışsızdı. Çok çok üzdü bizi bu zamana kadar. Ama bugün hastalandığı haberi geldi, kendimi bi hayli kötü hissediyorum. şekeri ve tansiyonu olan birinin özensiz yaşadığında nelere mal olabilceğini gördüm bi kere daha. Ilk defa bütün gün televizyon izledim, tivitir'a girdim, sözlük'e girdim kafa dagıtmak için. Insan ne kadar sevmese de çokca üzülüyormuş.

Her şey son bir aya yığıldı sevgili sözlük. Bütün sıkıntılar, stresler, problemler... Haydi hayırlısı bakalım.

türkiye de solcu denilince akla gelen isimler

pek tabii temizlikçisinin maaşı kadar fiyatı olan ayakkabılar almaktan imtina etmeyen ece temelkuran.

sözlük yazarlarının anlayamadıkları şeyler

anlayamadım, anlam veremedim işte hiç. Başka türlüsünü yorgunum anlatmaya.

küreselleşme

git gide dünya'ya daha çok bağlanma, dünyevi olandan kopamama, ona benzeme diyebiliriz farklı bir bakış açısı olaraktan?

Hem Ne diyor büyük şair; " küçümsenecekse / memnuniyet küçümsenmelidir / dünyanın dönmekten memnuniyeti / insanların utancı dünyaya dönüşmekten"

sözlük yazarlarının itirafları

Aslında bu bir itiraf değil. Ya da itiraf, bilmiyorum. Evimiz bu kadar kalabalık, misafirler var, muhabbet var, gülen var eğlenen var, çay var, şartlar iyi yani gayet. Her zamanki gibi arayan soran mesaj atan eş dost var.

Ama gel gör ki ben kendimi çok "yabancı" hissediyorum. Konuşulanlar, insanlar hiç de bir şey ifade etmiyor gibi bana. Uzaktan bakınca çok düşünceli gibiyim, ama pek bir şey de düşünmüyorum sanki. Onu bile bilmiyorum daha.

Böyle bir kalabalıkta o tarifi mümkün olmayan "yabancı"lıkla sözlükte dolaşırken bu başlığa rastladım, daldım. O yüzden bir itiraf olmasa da "ben neden böyleyim" sorusunun düşünüldüğü bir yazıdır bu ey talip...

arif ay

uzun zamandır şiirin kandilleri'ni bulamıyordum. Can sıkıntısı, gecenin huysuzlugu gibi şeylerden uzaklaşmak için kitapları kurcalarken rastgele elime geldi, bi okudum baştan sona.

Şu güzel mısraları yazmış güzel şair: "sevinç mi telaş mı / tahtaya kalkmış çocuk gibiyim karşında"

"sevgimiz bankalarda mevduat / ne soysuz aşk bu / caddelerde sokaklarda tabelalar tabelalar / tabelalar gibiyiz"

"en tetik yerindesin sabahın / kuşlar uçuruyor bakışların"

eh şimdilik bu kadar yeter.

ben bu yazıyı kendime yazdım

yoruldun sen fisnecurugu.

canın yanınca susmayı tercih edecek kadar hem de.

susunca belki de tümüyle yanlış anlaşılacağını bildiğin halde yorgunluk.

işte bu yüzden susmak elbette zehirlidir. ve susunca tutulan çetele simsiyahtır.

diyabet

rastgele denk geldiğim, aslında hep de kaçmak, entryleri okumak istemediğim başlıktı tip 1 diyabet.

okudum. okurken üç, dört, beş sene gerilere gittim. kardeşimin ilk hasta olduğunu zamanı yaşadım tekrar. o hastaneye kaldırılınca orda burda kaldığım yarım yamalak günleri, uyumadığım geceleri hatırladım. artık canımın çikolata çekmediğini farkettim mesela. o'nu düşündüm, kendimden çok o'nun geleceğini. sonra daha çok çalışmam gerektiği geldi aklıma. bu zamana kadar hiçbir arkadaşıma, hiçkimseye bu durumdan bahsedemeyişimi insanların ''bu yaşta ne hastalığıymış'' gibi lakayt bir tepki verme ihtimallerinin hep yüksek oluşuna bağladım.

Kalktım onun yanına gittim. Ve hep kaçtığım bu entryi girdim...

erkeklerden kızlara tavsiyeler

dar pantolon ve arka cepte telefon... olmuyor.

ertuğrul özkök

entel maganda.

fisnecurugu

hiçbir özel mesaja cevap vermediğini belirten, hiçbir entry'i oylamadığını söyleyen, ve buna mukabil tepki alan... nedense "twitter'da niye bu kadar insan bu fişne'yi takip ediyor" sorularına muhattap kalan ve tüm hepsine twitter'ından cevap veren az ünlü yazar. ayrıca hoşbulduk!

türklerin kürtçe öğrenmeme inadı

iki dil bir bavul adlı belgesel filmde güzel anlatılmış durumdur.

özel mesaj atılınca cevap vermeyen yazar

fisnecurugu'dur. Her türlü artı, eksi ve bilumum oylama faaliyetleriyle tık'ını heba etmeyen, ve kolay kolay özel mesajlara geri dönmeyen hatta özel mesaj da atmayan yazarımdır. Prensip.

bir siyasal simge olarak türban

velev ki diye başlayan bir cümle kurmayacağım. Zira kemalist jargonun ağzına sakız yaptığı türban diye bir şeyin varlığını kabul etmiyorum. Başörtüsüdür, o kadar.

fehmi koru

gün itibariyle zaman'dan ayrılan star'a geçen yazar. büyük ihtimalle de genel yayın yönetmeni olur star'da.