bugün

sado mazoşizm

aslında sadizm ile mazohizmin bu birlikteliğine inanmak büyük bir yanılgıdır. bu aslında üstün körü yapılmış bir sendrom tanımlamasıdır.

gerçek bir sadist, gerçek bir mazohiste asla katlanamaz. justine'de işlediği günahlar için rahipler tarafından acı çektirilmeyi gönüllü olarak kabul eden kurbanları rahipler reddetmiştir.

gerçek bir mazohist ise, gerçek bir sadiste katlanamaz. kürklü venüs'te severin, wanda'sını kendi yaratır, onu kendi şekillendirir ve onu acı çektirmeye kışkırtarak içinde ki dürtüleri harekete geçirir. gerçek bir sadistle karşılaştığı zaman bu planlar suya düşecektir.

mazohizm de ki sadist, sadizmde ki sadist ile aynı değildir; tıpkı sadizmde ki mazohistin, mazohizmde ki mazohist ile aynı olmaması gibi. bu iki akımda, kendi içlerinde öznellikten ayrılalarak öğeleri oluşturur. aslında kürklü venüs'ün wanda'sı mazohizmin içersinde oluşturulan bir öğedir, sadist değil. yatak odasında felsefe kitabında ki madam de saint ange ise, sadizmin yarattığı bir öğedir, bir mazohist değil. her iki akımda da ihtiyaç duyulan bu öğelerdir. her iki akımda yaratılan öğelerde (işkenceci kadın* - kurban*) mevzu bahis akımın bir özü, bir esansı bulunur. işin en ironik tarafı ise aslında hiç birinin tam olarak olarak kendi aıkımına ait olmamasdır.

masosh, romanlarında her daim, aslında mazohist tarafından eğitilmeye açık, kendi dddoğasını reeden, davetkar bir esansa sahip olan kadınlardan bahseder.

sigmund freud, sado mazohizm için üç önermede bulunmuştur:

birinci önerme - iç karşılaştırma - : bu önermeye göre, her sadist aslında bir mazohisttir ve bu, seks esnasında bu yanlardan her hangi birinin baskın çıkmasını ya da sosyal profilini oluşturmasına mani değildir.

ikinci önerme - deneyim özdeşliği - : bu önermeye göre, sadist, daha önceden yaşadığı bir mazohist deneyimle edindiğini acı hissi ile hazzı birbiriyle bağdaştırmasıdır, ki; bu, sadizmin mazohizmden önce gelmiş olduğunu öne süren ilk önermesinin gölgesinde yapıldığı için, kocaman bir ironidir. ancak ikinci önermesinde freud, iki farklı sadist tanımlar; birincisi: iktidar unsuru olmak isteyen ve hükümran bir sadizm. ikincisi: zevk için yapılan sadizm.

aslında freud'un deneyim özdeşliği süreci: hükümran sadizm -> kendine dönüş -> mazohist deneyim -> şehvani sadizm. ancak bunun fikir babası kendisi değildir. sade'ın dilinden, madam de noirceceuil: libertenlerin; kendi zevklerine hizmet eden öğeleri kendi etkilendikleri yolları kullanarak heyecanlandırmayı akıl etmelerini, yetenek olarak nitelendirip, bunun doğal bir şey olduğunun altını çizer.

üçüncü önerme - dönüşümcülük - bu önermeye göre, cinsel dürtüler yer değiştirir, kendi karşıtına döner ya da kendine karşı döner.* ancak freud, bu konuda oldukça ihtiyatlı davranmıştır; zira, ben ve id kitabında, aşın nefrete ve nefretin aşka doğrudan dönüşmesi varsayımını, bu iki olgunun farklı dürtülere bağımlı olmasından dolayı reddettiği için, yine kendisiyle çelişmektedir.

freud'un, sado-mazohizm üzerinde ki önermeleri arasında çelişkiler apaçıktır. zira, iki ayrı akımı basite indirgeyerek, ve bazı notkalarda oedipus ile bağdaştırarak belli bir şablon üzerine oturtup karşılaştırmaya çalışmak bir hatadır. kendi öznelliklerinden sıyırıp, analojik bir karşılaştırma yapmak bir hatadır. sadizm içersinde ki mazohizm ya da tersi, her ne kadar tencere kapak gibi görünse de, ya da mantığa yatkın gibi gözüksede aslında birliktelikleri, ancak ve ancak öz-kavramlarımlarından ayrıştırılarak oluşan bir dikotomiye dayalıdır.

yani, ikisini tek bedene koyduğunuz da, bir göz bir yöne bakarken diğer göz diğer yöne bakar.

bkz: deleuze, freud, sade, masosh, ebing