bugün

bedelli askerlik

başbakanın bir tv kanalına verdiği mülakatta yeniden ülke gündemine sokulan mevzu.
efendim elinde silahı olan ordu silah zoruyla ancak, belli milli kaideleri olan ve ilahi bir tesadüfle sıklıkla ceplerinde parası olmayan ailelerin çocuklarını askere alabiliyor. şimdi bu ülkenin, ceplerinde parası olanların sermayeleri ve ceplerinde parası olmayanların oyuyla iktidarı da ,silah zoruyla yapılamıyanı, para yoluyla yapılmayacak olana çevirme gayretinde.
yine fakirin çocuğu ölecek, yine fakirin çocuğu sürünecek, yine fakir fakru zaruret içinde harap ve bitap düşecek, buna mukabil teşvikiye de ünlülerin cenaze şovları dışında bir cenaze görmeyecek.bebeğin sahillerinde son model arabasıyla saatte ikiyüz kilometre hızla otobüs durağına dalacak bir züppe, temizlikçi kadınları arabasıyla o kadınların oğullarını da askerde parasıyla öldürecek. yine zengin yaşayacak, fakririn sırtında gezdirecek servetini, kanı beş para etmez adamlar , yirmilik kuzularının kanlarına paha biçecek maaş ödeyecek.
askerlik ya profosyenelliğe tamamıyle dönüştürülmelidir, ya da eğitim ve ekonomik açıdan bu ülkede doğmuş olmanın dez avantajını yaşayan çocuklara bir de askerde hizmetkarlık yaptırılmamalıdır.herkes paşa paşa askere alınmalıdır. alınmalıdır ki ülkenin istikbalinin yegane tayincisi görevini kendi kendilerine üstlenmiş olan otoritenin , üzerine vazife olmayan işleri bırakıp kendi işini yaptığını görelim. ordu evlerinde, kuaför salonlarında kendi işlerine koşturdukları fakir fukara çocuklarının vebalide dağlarda gerillanın karşına atılan kuzuların vebalinden daha önemsiz değildir.