bugün

up in the air

noelin amerikalilar arasindaki yeri onemlidir. cunki amerikan aile yapisinda genellikle fertler
arasinda baglar oldukca zayiftir, herkes kendini isine adamistir ve noel ailenin sene icinde bir araya gelme firsati buldugu bir iki tatilden birisidir. ailenin, sevdiklerinin insanin hayatindaki onemine deginen "up in the air" in noel zamaninda gosterime girmis olmasi da sanirsam tesaduf olmamali.

goerge clooney bu filmde benim ilk kez gordugum bir meslegi icra ediyor. calisanlarinin islerine son vermek isteyen isverenler, onlarin bu durumu olabildigince makul karsilamalarini, fazla sorun cikarmamalarini saglamak amaciyla, bir firmadan isten insan cikarmanin erbabi olmus elemanlar kiralayip, bir nevi kirli islerini onlara yaptiriyorlar. iste clooney* bu "kovucu" larin en tecrubelilerinden. hayati bir sehirden digerine seyahat edip insanlari islerinden kovmakla geciyor. yogun is trafigi yuzunden kendi evine senede sadece 40 gun ugrayabiliyor. havaalanlarini ve otelleri evi olarak benimsemis artik iyice. ailesinden kopmus, neredeyse hicbir dostu yok, ama kendini bir sekilde bu yasamin ideal olduguna inandirmis. sevdiklerinin, deger verdiklerinin ona yuk olacagini, onlardan ne kadar uzaklasirsa o kadar rahat olacagini dusunuyor. havaalanlari, oteller ve insanlari islerinden kovmaktan ibaret yasaminda kendisini surekli insanlarla cevrili goruyor ve kalabaliklar icinde yalniz oldugunu kabullenmiyor.

filmde yer yer insani gulumseten sahneler olsa da karamsarlik duygusu daha hakim. bircok iscinin kovulma sahnesi uzun uzun islenmis ki ozellikle ekonomik darbogazin hakim oldugu su gunlerde bu isten cikarilma sahneleri daha da stres verici olabilir. ayrica clooney nin bir sure sonra icinde bulundugu yalnizligi fark etmesi, yasadigi hayal kirikliklari ve bunun uzerine duydugu umitsizlik oldukca inandirici bir sekilde ekrana yansitilmis. hem clooney nin haline hem de kendinizi yalniz hissedip kendi halinize uzulebiliyorsunuz.

genel olarak bakildiginda clooney ve basrollerdeki diger iki kadin oyuncu rollerinin hakkini cok iyi vermisler, senaryo ise bircok kliseyle dolu olmasina ve sonunun tahmin edilebilir olmasina ragmen vermek istedigi mesajlari sikmadan, dogal bir yolla izleyiciye gecirebilmesi acisindan oldukca basarili. 2009 un one cikan filmlerinden ve bana gore sinemada olmasa bile izlenmesi gereken bir film. ayrica clooney icin en iyi erkek oyuncu oscari getiren film de olabilir.