bugün

ahmet yildiz olmedi

anlaşılması nedeniyle oldukça kısa cümlelerle anlatmaya çabalayacağım..ahmet yıldız ölmedi, yazar..evet, eşcinsel bir yazar..takip ederdim, etmiştim..hem de severek ve ilgiyle..yazdıklarına inanıp inanmama konusunu hiç düşünmedim, sadece okudum..farklıydı, bir çok sığ düşünceye sahip hakaretler içeren entrylere göre çok farklı, akıcı bir dil de kullanıyordu üstelik..ama yazım dilindeki farklılıktan ziyade yaşama şeklindeki farklılıktı asıl kendisini takip ettiren nezdimde..çünkü farklıyı, farklı olanı ve doğasında farklı olması gerektiği gerçeği yatan insanı severim..insanlar farklılıklara, kendilerinin veya çoğunluğun yapmadığı- yapamadığı davranışları sergileyenlere karşı baskıcı tutum sergilemekten vazgeçmedikçe sığ olmaya, bağnaz ve evet gerici olmaya mahkumdurlar..

bir yazar hazretleri buyurmuş, kardeşim neden haykırıyorsun eşcinselim ben diye çıkışmış..e be canım ciğerim, ahmet yildiz farkında değil mi sanıyorsun bu haykırmanın bir çok yazarın umrunda olmadığını, bilmiyor mu sanıyorsun..farkında değilsin bunun bir haykırma değil bir itiraf, kendisiyle bir hesaplaşma olduğunu, kendisini kendi içinde aklama mücadelesi olduğunu..senin umrunda değilmiş, çok da skindeydi ahmet yildizin..sen bu sığlıkla kesinlike hiç bir zaman anlayamayacaksın kendine, bir insan nasıl itiraf eder..farklı bir açıdan bakıldığında ise evet bir haykırıştır.." ben sizler gibi değilim" haykırışı..toplum içinde hor görülmenin verdiği baskının, insanın psikosomatik bir tıp disiplini olduğu gerçeğini unutmadan yorumlamanız gerek ama ahmet yildizin dediği gibi, evet sığsınız..bu baskının dışa vurumuydu uludag sözlük platformu..bu açıdan, evet bir haykırış ve meydan okumaydı.." ben eşcinselim" diyerek rahatlıyordu sanal bir alemde..ne kadar sığ bir toplum olduğumuzun başka bir göstergesidir de bu..eşcinsel bir insan, bunu toplum içinde, gerçek insanların bulunduğu bir toplulukta değil de sanal bir ortamda haykırıyor..nasıl bir baskıcı topluma sahip olduğumuzu gördükçe aslında utanç duyulası bir ülke olduğumuzu düşünüyorum..,

aynı yazar hazretleri buyurmuş yine, bu arkadaşımızın toplumsal değerlerle pek arası yok anlaşıldığı üzere diye kendince ne kadar yine sığ bir çıkarım yaptığının farkında olmadan çıkışmış.. toplumsal değer, ahlak...nietzche'nin sevdiğim bir lafı vardır : ahlaksal olay yoktur olayların ahlaki yorumlamaları vardır...sen, sana yutturulan saçma-sapan ahlak denilen yaşam düzenleme formuyla hareket edersen zaten anlayamazsın..empati nedir bildin mi??? bundan bihaber yazdıkların da kimsenin skinde olmaz..eşcinselliğin bir seçim olduğu ve insanların başkalarının seçimlerine sadece ve sadece saygı duyması gerektiğinden bihber ahlakın yetiştirdiği dünyadan ve dünya düzeninden bihaber bir yazarsın...suçlunun baba figürü olması gerekirken ahmet yildiz ölmediye yüklenmek , kendisinin de dediği gibi sığlıktan başka bir şey değildir...çocuğun doğmasına etken bir şekilde neden olması sonucunda çocuğun bütün geleceği ve düşünce ile isteklerinin de babanın hakkı olduğunu savunanlar orta çağın karanlık dönemlerinde kalmıştır..baba figürünün yapması gereken tek şey saygı duymaktır..evladının hormonlarındaki farklılıklar sonucunda doğası gereği yapmış olduğu seçime ne diyebilir ki bir baba..empati nedir bildin mi??? geçiniz...

yine aynı yazar hazretleri buyurmuş düşünce sisteminin ne kadar gerilerde kaldığını ıspatlamak istercesine: bu memlekette buyurmuş, hiç bir zaman eşcinsellik hoş görülmeyecektir..tam bir komedi..bilmez ki osmanlı dönemlerinde anayasada bile hakları olan erkek fahişelik mesleği vardır kendisi, biz hepimiz böyle bir toplumun çocuklarıyız..hani övünürler ya, osmanlı torunlarıyız ulen biz, yakarıızzz...bilmez, daha bilmediği o kadar çok şeyin farkındalığını yaşayamaz..ancak kendisine erkek egemen bir toplumun yutturduğu içi boş erkeklik nağaraları atar...

hoş görüyorum arkadaşım, ahmet yıldız ölmediyi hoş görüyor ve destekliyorum...eşcinselliğin bir hastalık olduğunu iddaa eden hasta beyinlilere karşı her zaman bu haykırışımı da dile getireceğimdir...eşcinsel arkadaşlarımın, gerçek hayatta yaşadığı zorlukları en azından sözlük platformuna taşıyarak belki de bunların hiçbirinden, bu zulümlerden ve haksızlıklardan haberi olmayan bir çok yazarı bilinçlendirmesini ve bu sığ insanlardan olmamamları için uyarmalarını sonuna kadar destekliyorum..

amacımız insanların, hangi alanda olursa olsun, herkesin seçimine saygı duyması gerektiğinin bilincinde olan bir toplum yaratmak...saygılar..