bugün

tanri ya tapmak

kendinden güçlü bir yaratıcı varsayıp sığınma ihtiyacından kaynaklanan güdüsel bir eylemdir.

tanrı insanı yarattı ve başından savdı. belli kurallar koydu, cennet vaadetti, cehennemle ürküttü. mükemmel insanı mı hedefledi? peki niye ağzınıza biber sürerim dedi de dilinizi bu denli mühürledi?

korkutarak tek bir yol göstermek ve o yola itmek ne kadar adaletli. tanrı, bunu bilmiyor muydu. kılıf için minarenin beden ölçülerini alırken bunlar hiç önemli değildi. kitleleri korkutarak ve mükafatlandırarak kendine bağlama, edimsel bir deney aracı olarak kullanmaktan ibarettir. peki onu tatmin etti mi bu bağlılık. biz tanrı'nın sadık metresleriyiz!

karnımın doyduğu her an ona şükrediyorsam, bana yaşamım için elverişli bir dünya vermişse de, hepimiz için, hayatta olmamızın sorumlusu olduğunu değiştirmez ve bu suçu taşıması affedilir değil. bizler tanrı'nın nankör çocuklarıyız. korkularından dolayı korkuttuğu zavallılarız.

bir varlığa, kendisinden daha güçlü olduğu için tapmak karaktersizliktir, kendinden ödün vermektir, senin hiç bir sorumluluğun yoktu, yaratılmayı seçmedin, sorumluluklarına da katlanmak zorunda değilsin! biz tanrı'nın yeryüzünde unuttuğu piçleriyiz!

daha önce de yapmadı mı? adem'i üstün kıldığı gün... merhametini kanıtlamadı mı? korkularını kaderinle bir çizip...

not: kimseyi rencide etmek, inançlarını küçük düşürmek, hakaret etmek, olta atmak amacıyla yazılmamıştır.