bugün

dragunov

adını aldığı rus tasarımcı Yevgeny Fyodorovich Dragunov tarafından 1958 yılında tasarlanan akabinde o yıl katıldığı bir silah tasarım yarışmasını kazanarak seri üretime geçen ve 1963 yılında resmen sovyet ordusunda kullanılmaya başlanan sovyet/rus yapımı yarı-otomatik keskin nişancı tüfeği. gerçek adı svd'dir. sovyetlerin meşhur 7.62x54mm R cephanesini kullanır ki burda "r" harfi "rimmed" kelimesini sembolize eder. mermi kovanın altındaki o daire(rim), balkon gibi dışarı doğru çıkıksa "rimmed" deniyor. 1964 yılından beri rusya'nın mke'si diyebileceğimiz izhmash fabrikalarında üretimi devam etmektedir. birazdan değineceğim çin malı svd kopyaları da çin'de norinco fabrikalarında üretilir.

Tüfek yandan bakıldığında oldukça korkutucu bir görünüme sahiptir ki bu da onun tasarımının aslında son derece muhteşem olmasından kaynaklanır, zaten bakıldığında direk klasik ak-47/akm tasarımı üzerinden geliştirildiğini görebilirsiniz.

teknik özelliklerine gelirsek; gaz tepmesiyle ve yarı-otomatik olarak çalışır, namlusunun ucundan dipçiğin arkasına kadar olan tam uzunluğu 1225 mm, namlu uzunluğu 620 mm, standart dürbünü 4x yakınlaştırabilen pso-1 takılıyken boş şarjörle ağırlığı 4.31 kg, standart şarjör kapasitesi ise 10 mermidir. Bu tüfek gavurların tabiriyle bir "true sniper rifle" değildir, hareketli birliklere uzun mesafeli ateş desteği sağlamak için tasarlanmıştır, dolayısıyla en ideal ve yüksek isabet oranının yakalandığı menzil 600 metre civarıdır. Sniper grade değil de Dandik makineli tüfek cephanesiyle bile bu mesafede 2 moa ve altında isabet oranına ulaşılabilir. Usta nişancılar sniper grade mermi kullanarak 1000-1200 metre mesafeden de nokta atışı yapabilir ancak düzenli birlikler tarafından hiçbir şekilde bu mesafelerde tercih edilen bir silah değildir. Bunun yerinde .338 lapua magnum cephanesi kullanan tüfekler tercih ederler mesela (Fransız pgm mini-hecate gibi). Yani bazı arkadaşların atıp tuttuğu gibi öyle 4000 metre mesafeden falan hayatta vuramazsınız bir şey zaten silahın bırakın etkili menzilini, komple menzili neredeyse bu kadardır.

orjinal tasarımında ahşap bol bol kullanılmasına karşın, Günümüzde üretilen dragunov'ların tutamaç'ları (? o ne demekse) ve dipçikleri sentetik malzemeden üretilir. Dragunov'un kısa namlulu, katlanır dipçikli ve komando birliklerine uygun görülmüş versiyonu svd-s'dir. Rusların kendi ürettiği sivil/av versiyonları vardır ve "tiger" denir onlara. ayrıca Çoğu Sovyet silahı gibi bu silahın da sayısız modifikasyonu vardır. Millet bu tasarımı almakta çok da haksız değil hani en dayanıklı silahlar hep Sovyet silahlarıdır; yağmur,çamur,kar,soğuk dinlemez zaten Vietnam'da ve ırak'ta kimi amerikan askerlerinin ellerindeki dandik m-16, m-4 veyahut sr-16 gibi silahları bırakıp yerdeki ak47'leri, dragunovları, pkm'leri falan aldığı bilinir. en başta Çinliler bu fırsatı kaçırmamış ve komunizm kardeşliği ayağına type-85 (7.62x54r) ve ndm-86 (7.62x51 nato) adı altında birebir svd kopyalarını üretmiştir. Bir de type-79 vardır ki o da sivil svd'dir diye biliyorum. Irak yapımı "al-kadesiah" ise yine aynı şekilde birebir svd kopyasıdır. Bir de Romen yapımı romak-3/psl (fpk da denir) ve zastava m76,m91 (yugoslavya) vardır ki bunlar görünüşüyle az biraz oynanmış dragunov modifikasyonları olarak görünse de iç mekanizmaları oldukça farklıdır. Sırpların Özellikle zastava m76 ve m91'leri 90'lı yıllarda bosna hersek'te yaşanan iç savaşta belki de binlerce boşnak'ın ölümüne sebep olmuş, kan kusturmuş silahlardır. (bkz: Pazi snajper) (bkz: sırp keskin nişancıları)

Dragunovlar aynı zamanda pkk'nın da favori silahlarındandır. Özellikle Karakol baskınları ve her türlü pusuda, örgütün kilit silahlarından biri olmuştur ve pkk'nın maalesef bu aletleri oldukça etkili kullanması sonucunda güneydoğu ve doğu'da sayısız yiğidi şehit olarak vermişizdir. (bkz: Kanas leyla)

Ayrıyeten yurdumda anlaşılamayan bir sebeple bu silaha "kannas", "kanas" gibisinden garip isimler takılmıştır. türkiye'den başka hiçbir yerde bu silaha böyle hitap eden yoktur ki türk insanı zaten dürbünlü her türlü şeye direk "aha kanas'a bah la" diye yapıştırverir. Hakkında çıkarılan pek çok sallama hikaye ise cabası, mermisi sesinden hızlı giden tek silah falan denmiş hakkında ki direk geçiniz efendim. Bazı vatandaşlar ise bu aletin 3500-4000 metre mesafeye kusursuz nokta atışı yaptığını falan iddia eder ki böyle bir şey görürseniz de okumadan geçiniz. Yazmaktan sıkıldım ve bitiriyorum burada; Sonuç itibariyle silahlar kötü şeylerdir. kullanmayınız ve kullandırtmayınız efendim, esen kalın...