bugün

breaking bad

4x01'i az önce izledim ve hala nefesimi düzenlemekle uğraşıyorum.

--spoiler--
ne walter, ne jesse arkadaş, gus fring!

lab'da o 5 kişi * * * * * hep birlikteyken, gus'ın üzerini değiştirmesiyle başlayan o gerilimli atmosfer, gus'ın harika bir soğukkanlılıkla has adamının gırtlağını bir çırpıda kesmesiyle doruk noktasına ulaştı. bu arada, gus ile jesse'nin orada birbirlerine bakışı, birini öldürmüş olmanın nasıl bir psikolojiye, nasıl bir bağa yol açtığının apaçık ve mükemmel bir göstergesiydi. zaten, gale'i öldürdükten sonra bölüm boyunca sus pus olan jesse, diğer elemanın mort olmasıyla kendine geldi. bu bana, jesse ile alakalı ağır psikolojik problemlerin işleneceği bölümler izleyeceğimiz izlenimini verdi 4. sezonda.

hank ve marie cephesinde ise hank'in sağlık durumunun izleri devam ediyor. hank "altından alınan" bir kişi durumuna gelmiş ve doğal olarak, hele o yapıdaki bir adamı düşünürsek fazlasıyla rahatsız bu durumdan.

skyler konusunda değişen bir şey yok, yine aynı kadın sinir bozuculuğu.

gale saf bir karakter gibi gözükse de, rahmetli aslında fazlasıyla akıllıydı ve o lab notes kapaklı dosyanın orada rastgele bırakıldığını hiç zannetmiyorum, bunu da belirteyim. vaktiyle gale'in lab'ın ilk kuruluşunda makineleri çevreleyen kolileri açmak için kullandığı falçatanın, aynı lab'da, onun öldürülmesi yüzünden başka birinin canını almak için kullanılıyor olması da breaking bad'i farklı yapan şeylerden biri olsa gerek...

--spoiler--

breaking bad, piyasadaki tartışmasız en iyi dizi olduğunu, 1 senelik bir ara vermiş olsa da 4. sezon prömiyeriyle gösterdi.

10/10