bugün
- kent lokantası niye bedava değil demek9
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- ilk buluşmada çorumlu olduğunu ağzından kaçırmak8
- evlilik12
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır15
- icardi190518
- anın görüntüsü15
- ali erbaş18
- türkiye işçi partisi11
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- arda güler10
- karınıza range rover alır mısınız21
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss23
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi18
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak11
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
hakkinda uretilen efsanelerden biri de soyledir, klasik olarak densize haddini bildirme iceriklidir:
"1950'lerin başında bir gece beyoğlu meyhanelerinden birine, elinde bir ney muhafazası taşıyan, 25-30 yaşlarında,iyi giyimli bir genç girer.
şöyle bir etrafı kolaçan ettikten sonra,boş bulduğu bir masaya ilişip,havalı bir el hareketi ile garsonu çağırır;
-şişşşt,bakar mısın buraya.
garson seyirtir hemen masaya doğru;
-buyrun beyim?
-bir fahrettin kerim bana.biraz buz,az da badem.
fahrettin kerim,o zamanların istanbul valisinin adı ile anılan minik rakı şişesi.
büyüklerim bilir, hani "mini mini valimiz,ne olacak halimiz" sözleriyle anılan.
-başüstüne beyim.
sipariş gelmeden daha,mekanın sahibi gelir masaya;
-delikanlı,bakar mısınız?
delikanlı afili bir bakış atar;
-buyurun?
-o masadan kalkmanızı rica edecektim,şu arkadaki masaya alsak sizi.
-ne münasebet efendim,boştu masa ben geldiğimde.
-üstadın masasıdır bu,buraya gelen herkes bilir,kimse oturmaz!
-ne üstadı imiş bu?
patronun gözü masadaki neye ilişir ve gözüyle işaret eder;
-üstad neyzen tevfik,tanıyor olmalısınız.
-ben benden başka üstad tanımam, benim üstad diyeceğim adam bu aleti benden iyi üflemeli...
patron sinirlenmeye başlar,iki de fedai hareketlenir masaya doğru.
tam o sırada,az önce meyhaneye girip tartışanların haberi olmadan duruma şahit olan neyzen tevfik el eder patrona"bırak kalsın" anlamında.ne de olsa son demleridir artık hayatının,durulmuştur artık gençlik ateşi.yavaşça ilişir arkadaki boş masaya,bir fahrettin kerim de o söyler,az da badem.
delikanlı ikinci şişeyi de bitirdikten sonra,neyi çıkartır muhafazasından,dudaklarına götürür.
patron artık dayanamaz acele seyirtir masaya;
-delikanlı ayıp yahu,üstadın yanında..herşeyin bir edebi,usulü var yahu!
arka masadan kısık bir ses duyulur;
-şşşşt bırak efendi,tamamdır.
patron üstada hürmetten,geri geri çekilir karanlığa doğru,delikanlı başlar bir taksim üflemeye.herkes bırakır çatalı,bıçağı,kadehi;kulak kesilir.ustadır delikanlı hakikaten. ustadır da,çok tizden girmiştir,hem caka satma merakı,hem de içkinin tesiri ile.tıkanır kalır..
tam fısıltılar başlamışken,ilahî bir ney sesi duyulur üstadın masasından,delikanlının çıkamadığı perdeden almış,devam etmektedir.şaşırır delikanlı,hem zordur o perdeye çıkmak,hem de alıcı gözle baktığı halde,ney görememiştir üstadın elinde o ana kadar.
arkasına döner...bakar...gördüğü yeter ona..
alelacele,kıpkırmızı bir suratla.. çeker gider.
üstadın elinde ney değil,boş bir fahrettin kerim şişesi vardır,ona üflemektedir ney yerine."
"1950'lerin başında bir gece beyoğlu meyhanelerinden birine, elinde bir ney muhafazası taşıyan, 25-30 yaşlarında,iyi giyimli bir genç girer.
şöyle bir etrafı kolaçan ettikten sonra,boş bulduğu bir masaya ilişip,havalı bir el hareketi ile garsonu çağırır;
-şişşşt,bakar mısın buraya.
garson seyirtir hemen masaya doğru;
-buyrun beyim?
-bir fahrettin kerim bana.biraz buz,az da badem.
fahrettin kerim,o zamanların istanbul valisinin adı ile anılan minik rakı şişesi.
büyüklerim bilir, hani "mini mini valimiz,ne olacak halimiz" sözleriyle anılan.
-başüstüne beyim.
sipariş gelmeden daha,mekanın sahibi gelir masaya;
-delikanlı,bakar mısınız?
delikanlı afili bir bakış atar;
-buyurun?
-o masadan kalkmanızı rica edecektim,şu arkadaki masaya alsak sizi.
-ne münasebet efendim,boştu masa ben geldiğimde.
-üstadın masasıdır bu,buraya gelen herkes bilir,kimse oturmaz!
-ne üstadı imiş bu?
patronun gözü masadaki neye ilişir ve gözüyle işaret eder;
-üstad neyzen tevfik,tanıyor olmalısınız.
-ben benden başka üstad tanımam, benim üstad diyeceğim adam bu aleti benden iyi üflemeli...
patron sinirlenmeye başlar,iki de fedai hareketlenir masaya doğru.
tam o sırada,az önce meyhaneye girip tartışanların haberi olmadan duruma şahit olan neyzen tevfik el eder patrona"bırak kalsın" anlamında.ne de olsa son demleridir artık hayatının,durulmuştur artık gençlik ateşi.yavaşça ilişir arkadaki boş masaya,bir fahrettin kerim de o söyler,az da badem.
delikanlı ikinci şişeyi de bitirdikten sonra,neyi çıkartır muhafazasından,dudaklarına götürür.
patron artık dayanamaz acele seyirtir masaya;
-delikanlı ayıp yahu,üstadın yanında..herşeyin bir edebi,usulü var yahu!
arka masadan kısık bir ses duyulur;
-şşşşt bırak efendi,tamamdır.
patron üstada hürmetten,geri geri çekilir karanlığa doğru,delikanlı başlar bir taksim üflemeye.herkes bırakır çatalı,bıçağı,kadehi;kulak kesilir.ustadır delikanlı hakikaten. ustadır da,çok tizden girmiştir,hem caka satma merakı,hem de içkinin tesiri ile.tıkanır kalır..
tam fısıltılar başlamışken,ilahî bir ney sesi duyulur üstadın masasından,delikanlının çıkamadığı perdeden almış,devam etmektedir.şaşırır delikanlı,hem zordur o perdeye çıkmak,hem de alıcı gözle baktığı halde,ney görememiştir üstadın elinde o ana kadar.
arkasına döner...bakar...gördüğü yeter ona..
alelacele,kıpkırmızı bir suratla.. çeker gider.
üstadın elinde ney değil,boş bir fahrettin kerim şişesi vardır,ona üflemektedir ney yerine."
güncel Önemli Başlıklar